Uğur Mumcu... Gazeteci gerçeğe âşıktır!
Mustafa Balbay
Son Köşe Yazıları

Uğur Mumcu... Gazeteci gerçeğe âşıktır!

23.01.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Yazarımız Uğur Mumcu’yu, düşünce ve ifade özgürlüğünün alabildiğine kısıtlandığı, yolsuzlukların Sayıştay raporlarına sığmadığı, liyakatin yerini riyakatin aldığı, gerçekleri yazmanın sadece bilgi değil, yürek de istediği bir ortamda anıyoruz.

29 yıl önce katledilen Uğur Mumcu’nun ömrünü verdiği gündem konularının tümü güncelliğini koruyor. Bir o kadar da gerçeğin peşindeki gazetecilik güncelliğini koruyor. 

Uğur Mumcu’nun da yazılarında, söyleşilerinde yeri geldikçe dile getirdiği gibi halka verebilecekleri tükenen iktidarlar çareyi korku salmakta, düşman üretmekte buluyorlar.

İktidar, telefonun tuşlarına rastgele basıp, aradığı kişinin karşısına çıkacağını iddia eden bir kişi kadar doğruları söylüyor. Buna karşın gerçekleri söyleyenler, Sedef Kabaş örneğinde olduğu gibi gece yarısı gözaltılarına son diye çıkarılan yargı paketlerinin gölgesinde gece yarısı gözaltına alınıyor. 

***

24 Ocak 1993’te aracına konan bombayla alçakça katledilen Uğur Mumcu’dan günümüze gerek gazetecilik gerek iktidar anlayışı bakımından çok şey değişti. Bir şey değişmedi:

Gerçeği aramak...

Uğur Mumcu, gerçeğe âşık bir gazeteciydi. O ünlü söz, Uğur Mumcu için şöyle değiştirilmişti:

Selam verdim almadı, belge değildir deyü!

80 yaşına giren Uğur Mumcu bugün de örnek olmaya, yeni kuşak gazetecilerin gerçeğin peşinde koşmasını sağlamaya devam ediyor. 

1990’lardan günümüze değişen durumlardan biri şu:

Gerçek değersizleştirildi!

İktidar pek çok şeyi olduğu gibi gerçeği de çürüttü, kendince kıymetsiz hale getirdi. Osmanlı dönemi dahil tarihimizin en büyük resmi soygunları yapılıyor. Bir açıklama ile geçiştiriliyor:

Yalandır.”

Belge açıklanıyor. Yanıt hazır:

Bu casusluğa girer... Yazan vatan hainidir...

Ardından haber gazetede çıktıysa, önce Basın İlan Kurumu’ndan reklam cezası, sonra mahkemesini bulup tekzipleme! Televizyondaysa RTÜK...

Ödünsüz, korkusuz, inatla gerçeklerin üstüne giden Uğur Mumcu’nun bu durum karşısında da kendine has yöntemleri muhakkak olurdu. Gerçeğin üzerinin örtülmemesi için her yola başvururdu. 

Onu öldürebilirlerdi ama yenemezlerdi. 

Zaten onun için alçak yolu seçtiler.

Örneğin bugün Uğur Mumcu 80 yaşında bile olsa Birleşik Arap Emirlikleri’ne, Katar’a gider, petro-dolarların, saray-dolarların izini sürerdi. Belki onu uyarırlardı:

- Gidersin ama dönemezsin!

Şu karşılığı verirdi:

- Cesur bir kez, korkak bin kez ölür!

***

1985 yılında Milliyet’ten Cumhuriyet’e geçişle birlikte Uğur Mumcu ile yüz yüze tanışıklığımız başladı. Yazları geldiği Ayvalık’tan yazısını zaman zaman telefonla İzmir Bürosu’na yazdırırdı. Daktilo ile ben alırdım. Tank gibi Erika daktilomun sesini bastıran Uğur Abi’nin sesi hâlâ kulaklarımda. 

Kendisinden dinlediğim bir anlatımı paylaşalım...

Uğur Abi tanınmış bir kişi hakkında belge bulmuş, yazacak. Önce kendisini arıyor. O da, “Yazma, ben Nadir Nadi’yi tanıyorum. Yazsan bile söylerim, koydurmaz” karşılığını veriyor. 

Uğur Mumcu yazıyı yazıyor. Yayımlandığı gün gazetenin imtiyaz sahibi ve Başyazarı Nadir Nadi telefon ediyor. Diyor ki:

Uğur yazını okudum, ellerine sağlık. Sen daha yazmadan konudan haberim vardı. O kişi beni aramıştı...

Karşılıklı gülüşmelerden sonra Nadir Nadi şöyle devam ediyor:

Bir şey bulursan benim hakkımda da yaz...

Ölümsüz gazeteci Uğur Mumcu’nun 80 yaşına selam olsun...

100. yıla yürüyen gazetesi Cumhuri-yet’in yolu açık olsun...

Yazarın Son Yazıları

Mr. Tom Barrack... Bu üslubu bırak!

Sayın Büyükelçi, göreve geldiğiniz günden beri Türkiye ve bölge üzerine tezler ortaya atıp geçmişten geleceğe aklınıza geleni söylüyorsunuz.

Devamını Oku
06.12.2025
İktidar, halkın İMF’si oldu!

Dün sabah saat 10.00’da enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla birlikte art arda buna paralel haberler döküldü:

Devamını Oku
04.12.2025
Tarım ‘şap’a otururken!

Uzunca bir süredir tarımdan gelen olumsuz haberler zincirine sonunda iktidarın TÜİK’İ de katıldı.

Devamını Oku
03.12.2025
Papanın ziyareti!

Papa 14. Leo’nun Türkiye ziyareti sona erdi, tartışmaları devam ediyor.

Devamını Oku
02.12.2025
Yeni siyasal yelpaze ve CHP!

CHP’nin 39. olağan kurultayı Ankara için sık kullandığımız şu tanımın gölgesinde başladı...

Devamını Oku
29.11.2025
İtirafname!

İBB iddianamesi İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.

Devamını Oku
27.11.2025
Parçalar birleşmiyor!

Uzun süre tartışıldıktan sonra ansızın gerçekleşen İmralı görüşmesinin yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu dün vurgulamıştık.

Devamını Oku
26.11.2025
Süreç yeni başlıyor!

Kritik haftalardan bir hafta daha başladı.

Devamını Oku
25.11.2025
CHP milleti dinledi...

Son birkaç gündür uzun süredir konuşamadığımız, Anadolu’nun pek çok yerinden eski-meyen dostların sesini duyduk.

Devamını Oku
22.11.2025
İşi İmralı’ya sürdüler!

Kamuoyunda “Terörsüz Türkiye” diye bilinen komisyonun tam adı şöyle...

Devamını Oku
20.11.2025
Erdoğan’la Bahçeli’nin Öcalan sorunu!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dün partisinin grup toplantısındaki konuşması bir süredir kulislerde dalgalanan pek çok olasılığın doğruluk payını arttırdı.

Devamını Oku
19.11.2025
Akdeniz’de ABD kuşatması!

Güney yelpazemizde birbirinden farklıymış gibi seyreden gelişmeleri birleştirince ortaya Türkiye’nin etrafını saran bir yay çıkıyor.

Devamını Oku
18.11.2025
İddianamenin satırları!

Satır sözcüğünün ikinci anlamı şu...

Devamını Oku
15.11.2025
AKP’nin bitmeyen Atatürk zikzakları!

Bir 10 Kasım’da daha Mustafa Kemal Atatürk’ün unutulmaz, unutturulamaz olduğunu yaşadık.

Devamını Oku
13.11.2025
Bana her şey Ergenekon’u hatırlatıyor!

Dün sabah iktidar medyasının haber vermesiyle gündeme düşen İmamoğlu iddianamesi saat 15.00 sıralarında kamuoyuna ulaştı.

Devamını Oku
12.11.2025
45. yıl…

7 Kasım 1980 Cuma günü. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde günün sonuna yaklaşıyoruz.

Devamını Oku
11.11.2025
Hukuksuzluk Tayfun’u!

1293 gündür hapiste olan Tayfun Kahraman’la ilgili Anayasa Mahkemesi’yle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki asimetrik çatışma Türkiye’nin hukuksuzlukta geldiği noktanın yeni bir ivmesi oldu.

Devamını Oku
08.11.2025
New York’ta sosyalizm!

Dünyanın Trump krampına girdiği bir süreçte ABD’nin kalbi New York’ta belediye başkanlığı seçimlerini Müslüman kökenli sosyalist Zohran Mamdani’nin kazanması, içinde büyük umutlar taşıyan önemli bir başlangıç olabilir!

Devamını Oku
06.11.2025
Pazarlık!

Her şeyin pazarlığa tabi olduğu bir dönemdeyiz.

Devamını Oku
05.11.2025
Anayasa oyunları!

Dün AKP iktidarının 23. yılıydı. Çeyrek asra yaklaşan süreci şöyle özetlemek mümkün:

Devamını Oku
04.11.2025
Sürecin şifreleri...

Birinci yılını dolduran, yolda “terörsüz Türkiye” adını alan süreçte şaşırtıcı olmayan bir “deltalaşma” aşamasına gelindi.

Devamını Oku
01.11.2025
Prof. Özer hapiste fikirleri iktidarda!

Bugün Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’e yönelik operasyonun birinci yıldönümü!

Devamını Oku
30.10.2025
Cumhuriyet yurttaşlık bilincidir!

Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılın ikinci yılına yine en temel değerlerin tartışma konusu olduğu bir ortamda giriyor.

Devamını Oku
29.10.2025
Tükenmişlik saldırısı!

Korkunun gözleri o kadar çoktur ki insanın üzerine çöktü mü, artık her şeyi korku olarak algılar. İmamoğlu, hapiste de olsa... Özgürce siyaset yapamasa da... Ondan korkuyorlar!

Devamını Oku
28.10.2025
Ca-sus!

Dün sabahtan akşama dek sözcüğün tam anlamıyla yargı fırtınası esti!

Devamını Oku
25.10.2025
Kıbrıs dersleri!

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde geçtiğimiz pazar günü yapılan cumhurbaşkanı seçimlerinin yankıları devam ediyor.

Devamını Oku
23.10.2025
İddianame turşusu!

İBB soruşturmasında aylardır beklenen iddianamenin bir bölümü çıktı.

Devamını Oku
22.10.2025
Kışlalı ile haftaya bakış!

Sevgili Kışlalı, Bugün alçakça bir saldırıyla aramızdan koparılışının 26. yılı!

Devamını Oku
21.10.2025
Suriye denklemi!

Suriye Devlet Başkanı Şara’nın Moskova’ya gidişi, İsrail’le Türkiye arasındaki bu ülkenin nasıl bir geleceğe evrileceğine ilişkin soru işaretlerini biraz daha artırdı.

Devamını Oku
18.10.2025
Bitime hazırlık mı?

22 Ekim 2024’te MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik çağrısıyla başlayan, devamında “terörsüz Türkiye” diye adlandırılan süreçte sonbahar havası hissediliyor.

Devamını Oku
16.10.2025
Gazze harap olduktan sonra!

O bilinen “Basra harap olduktan sonra” deyişi ne yazık ki Gazze’ye de uyuyor. Yüzde 85’i harap olmuş, her 20 kişinden biri ölmüş ya da kaybolmuş, bebekleri ölüme doğmuş Gazze’de barışa giden yola ilişkin bir iyi niyet anlaşması yapıldı.

Devamını Oku
15.10.2025
Yavaş’ın en büyük projesi: Huzur-güven!

Seçeneğini aşağı çekmekten başka seçeneği kalmamış bir iktidarın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı da hedef alacağı aşikârdı.

Devamını Oku
14.10.2025
Tuğla...

1990’lı yılların faili meçhul cinayetler sürecinde dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın Uğur Mumcu cinayeti için kullandığı “tuğla” sözcüğü Ekrem İmamoğlu ve zafer arkadaşlarının iddianamesinde de gündeme geldi!

Devamını Oku
11.10.2025
Nadir toprak elementleri!

Sanayi Devrimi’nde kömür, demir, çelik neyse bugünün iletişim devriminde nadir toprak elementleri o!

Devamını Oku
09.10.2025
Eğitimde yeni bir bozum mu?

Klasik söylemdir, “Eğitim yapboz tahtasına döndü” denir ama her değişiklik sorunları çözmek yerine katladığı için “yap” kısmı yok...

Devamını Oku
08.10.2025
Meclis zemini!

21 Ekim 1999’da alçakça bir saldırıyla aramızdan koparılan Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Siyaset Bilimi kitabında Meclis’in birleştiriciliğini şöyle özetler:

Devamını Oku
07.10.2025
Silivristan!

Önceki gün Silivri’ye giderken Ayşe Barım’ın serbest bırakıldığını öğrendik.

Devamını Oku
04.10.2025
Hakan Fidan tartışılan o sözlerini bilerek mi söyledi?

Ava giderken av olmak diye bir deyim vardır.

Devamını Oku
02.10.2025
Amer-İslam!

Önceki akşam Gazze’deki en hafif anlatımla “soykırım” denebilecek felaketin sona erebileceği umuduyla Trump-Netanyahu görüşmesini bekledik.

Devamını Oku
01.10.2025
ABD ile kapitülasyon!

Erdoğan’ın Trump görüşmesinden çıkan sonuçların açıklanan kısmını başlıktaki gibi özetleyebiliriz. Kapitülasyonun anlamı şöyle:

Devamını Oku
30.09.2025