Ömür yiyen dava
Pınar Öğünç
Son Köşe Yazıları

Ömür yiyen dava

23.12.2015 03:49
Güncellenme:
Takip Et:

Salonda çıt yok. Az önce birbirine bağlı altı-yedi klasörü tutan sicimi çözdü mahkeme başkanı. “Ana dosyayı bu sabah getirtebildik” dedi. Yargıtaydan ancak gelmiş İstanbul Çağlayan Adliyesi'ne karış kalınlığında dev klasörler. “Adalet mülkün temelidir” yazısının önünde mahkeme başkanı ve iki üye, dokunulmaktan yıpranmış kâğıtları çeviriyor birer birer. 21 yılın düğümüydü o sicim.

İnanmak zor. İlhan Çomak 21 yaşındayken cezaevine girmişti, 21 yıl 4 aydır cezaevinde. Ömür yarısı. Arasanız kırtasiyelerde o dosyaların bazılarını bulamazsınız, üretimi yoktur. Çomak da bir yazısında cep telefonu denilen aleti ilk cezaevi personelinde gördüğünden, internet cahili oluşundan bahsetmişti kinayeyle. Nereden bilsin? 21 yıllık dosyasını inceleyen heyetin tam arkasında bir ekrandan görüyoruz onun yüzünü. İzmir Kırıklar Cezaevi'nin beyaz badanalı duvarının önünde artık kırlaşan saçları daha da belli oluyor. Konuşurken cezaevine mahsus o yankıyı işitiyorsunuz; sesi başka türlü dağıtıyor, emiyor cezaevi duvarları. Bir yakını görevliye soruyor sessizce “O da bizi görüyor mu?”

Biz onu görüyoruz ama adalet sistemi 21 yıldır İlhan Çomak'ı görmüyor. 1994'te İstanbul Üniversitesi'nde okurken gözaltına alınmıştı. Dönemin Devlet Güvenlik Mahkemesi 'PKK adına orman yakma' ve 'bölücü faaliyette bulunma' suçlarından tutukladı. 16 gün süren işkencenin ardından imzalatılan ifadesi hâlâ bu davanın temeli. Verilen iki ifade var ki biri ölmüş. Diğeri Fikret Çalağan salonda, sadece Çomak'ın ablası Reyhan ve abisi Nazım Çomak'ı tanıdığını söylüyor. Onun dışındaki ifadenin işkenceyle alındığını söylüyor. Ölen yok, yaralanan yok, silah yok. Söz edilen yangınların da hiç gerçekleşmediği yıllar içinde kanıtlanmış. Dosyada talimat verene dair emare yok, örgüt bağı ortaya koyan ilişki, tanık yok.

DGM ruhu burada

Çomak'ın davası Türkiye'de hukuk sisteminin ruhu. DGM'ler kalkıyor, Özel Yetkili Mahkemeler yine aynı yoldan... Yargı paketleri niyeyse ona uğramıyor. 2000'de müebbet hapis cezası alıp karar Yargıtay tarafından onanınca AİHM’e başvurdular. AİHM 2007'de adil yargılama olmadığına hükmetti. Lakin DGM'lerden kurtulmakla övünen hukuk sistemimiz, artık heyette asker üyenin bulunmamasını yeterli “adil” koşul sayıyor. “DGM ruhuyla” yapılan 21 yıl önceki soruşturmada sorun yok yani. Neredeyse 40 hâkim değişmiş yıllar içinde. 2013'te Çomak'ın tekrar yargılanma süreci başladı ama ne değişti, anlayan da yok.

Dört ay sonraya atılan duruşma günü ve gerek görülmeyen tutuksuz yargılama kararı sonrası kapının önünde aile açıklama yapıyor. Bu aslında kamuoyuyla ilk buluşmaları. Balyoz ve Ergenekon sürecinde tutuklu yakınlarının itirazlarına kadar İlhan Çomak sesini yükseltmeyi düşünmemiş bile. Belki Kürt ve Alevi bir aileden gelmenin, adalete güvenin eksikliği hissiyle... Tuhaftır, hükümlüyken yeniden yargılama kararı alınan örneğin Balyoz sanıkları, Salih Mirzabeyoğlu, Aziz Yıldırım tahliye edilirken, onun için bu uygulanmadı. Ekrandan yine sordu: “Neden tahliye edilmiyorum gerçekten anlamıyorum.” Avukatı Fırat Aydınkaya da dedi mahkeme heyetine: “İlhan Çomak İBDA-C'ye ya da Hizbullah'a üye olsaydı, tahliye edilmişti”.

Ablası Reyhan Çomak da tutuklu olduğundan İlhan Çomak'ın kardeşi Suna, Türkiye'yi cezaevleri üzerinden tanıdığını anlatıyor. Abisi Cengiz Çomak artık “adalet” demekten yorgun. Ne annenin ne babanın artık duruşma salonlarına gelecek takati var. Açık görüşlerde yaş almış koca bir aile bu.

İlhan Çomak bir şair. Sadece bu haksızlık hissinin öfkesine kendini teslim etseydi dört duvar arasında yok olurdu muhtemelen. Galiba en büyük direnişi inceliklerini yitirmemek için yapıyor; şiir yazıyor.

Yazarın Son Yazıları

Bugünün ‘esası’ savunmada

Bugünün ‘esası’ savunmada

Devamını Oku
28.07.2017
Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Devamını Oku
02.05.2017
Bir tava bir kepçe

YSK’nin mühürsüz pusula kararına, şaibe iddialarına karşı Beşiktaş’ta buluşanların sayısı on bine yaklaşıyordu. Kimdi bu insanlar, ne istiyordu?

Devamını Oku
19.04.2017
‘Hayır’a baskı tarihe geçecek

.

Devamını Oku
17.04.2017
Kadınlar haykırıyor: Hayat bizim senin mi sandın?

Kadınlar birçok kentte ‘Hayır’ demek için sokaklardaydı. ‘Kadınların direnişi o sarayı mühürleyecek’ yazısı dikkat çekiyordu bir pankartta.

Devamını Oku
14.04.2017
Hitler'li iki tespit

Hitler'li iki tespit

Devamını Oku
04.04.2017
Evet ve hayır diye iki seçenek varsa, bu ne?

DİB, sahadan tecrübe paylaşıyor. Hayırcıların başına gelenler, Evet’in tasviri aslında.

Devamını Oku
01.04.2017
Aliyev’den Türkiye’ye başkanlık uyarıları: Yapmaz demeyin her şeyi yaparlar

Azerbaycan’da muhalif fikirleri yüzünden cezaevinde iki yıl tutulan insan hakları avukatı İntigam Aliyev, acısını çektikleri başkanlık sistemini anlatıyor, uyarıyor: “Başkanlıkları kendi arşınınızla ölçmeyin”

Devamını Oku
20.03.2017
Paker: Psikososyal dengemiz bozuldu

Derin bir toplumsal kriz yaşıyoruz

Devamını Oku
15.03.2017
Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Devamını Oku
22.02.2017
Kadın, göçmen, Müslüman ve Trump’a kafa tutuyor

Kasımda Minnesota Temsilciler Meclisi’ne seçilen ilk Müslüman olan Somali kökenli İlhan Omar İstanbul’daydı. Trump’ın başkanlığıyla Omar’ın işi zorlaştı ama koltuğu daha da manalı hale geldi.

Devamını Oku
05.02.2017
'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

Devamını Oku
03.02.2017
‘Bu koşullarda meşru bir referandum olmaz’

Tarihinin en güçlü temsiliyle Türkiye’ye gelen PEN heyeti, ifade özgürlüğü çerçevesinde hem siyasilerle hem mağdurlarla görüştü, başkanlık referandumuna dair uyarılarda bulundu.

Devamını Oku
28.01.2017
‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

Devamını Oku
20.01.2017
Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Devamını Oku
04.12.2016
‘Her yıkılmış ev bizim için mezar’

Avukat Ramazan Demir, 8 ay sonra sokağa çıkma yasağı kaldırılan Şırnak’ta evini, kardeşinin test kitabından buldu. Demir, yıkımı “Yıkımın büyüklüğü karşısında sen ufacık kalıyorsun. Şırnak’ta 92’yi yaşadık. Ama bu seferki başka bir şeydi” diye anlattı.

Devamını Oku
28.11.2016
Özgür Gündem nöbetçi yayın yönetmenleri yine adliyede... Suçları dayanışma!

Çağlayan’dak i Adalet Sarayı’nda dün Özgür Gündem’le dayanışma amacıyla bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlenmiş gazeteciler vardı. Necmiye Alpay, Yıldırım Türker, Hasan Cemal, Jülide Kural, Murat Uyurkulak, Faruk Balıkçı ve birçok gazeteci daha.

Devamını Oku
25.11.2016
Bertrand: Gazeteci taraf seçmek zorunda değil

Geçen cuma Gaziantep’te gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edilen Fransız gazeteci Olivier Bertrand, ‘Kafkaesk’ dediği o üç günü anlattı.

Devamını Oku
18.11.2016
'Otoriteryanizm yükseliyor'

Trump’ın başkan seçilmesi tartışmaları devam ediyor. Doç. Dr. Evren Balta insan haklarının, özgürlüklerin baş tacı edildiği 90’lar döneminin kapandığını söylüyor. Balta “Trump lider olarak bunların hiçbiriyle ilgilenmediğini söylüyor. Trump gibi liderlerin, Türkiye’de Erdoğan’ın, Macaristan’da Orban’ın yaptığı en önemli şeylerden biri kurumsuzlaştırma” diyor.

Devamını Oku
13.11.2016
Delirmiyorsak o da inattan

Delirmiyorsak o da inattan

Devamını Oku
05.11.2016
‘OHAL hatırası’

‘OHAL hatirası’

Devamını Oku
03.11.2016
Denizde orman kanunları

Su ürünleri mühendisi Mehmet Özdinar’ın TÜİK için balıkçılardan veri toplarken ölümü, gözleri vahşi kapitalizm belgeseline benzeyen balıkçılık sektörüne, büyük balıkçıların hırsına ve rekabet arttıkça ortaya çıkan şiddete çevirdi.

Devamını Oku
31.10.2016
Devletin ‘üvey’ çocukları

Devletin ‘üvey’ çocukları

Devamını Oku
15.10.2016
'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

Devamını Oku
01.10.2016
‘Ellerimiz yakalarında’

‘Ellerimiz yakalarında’

Devamını Oku
25.09.2016
‘İşimi bitireyim sonra öldürün’

‘Öldürün ama işimi bitireyim ondan sonra’

Devamını Oku
24.09.2016
Göbeklitepe'ye yazık

Göbeklitepe'ye yazık

Devamını Oku
28.08.2016
El yakmadan yazılmaz

El yakmadan yazılmaz

Devamını Oku
23.08.2016
Bu önlemlerle kâr özelleştiriliyor, zarar toplumsallaştırılıyor

İktisatçı Doç. Dr. Ümit Akçay, AKP’yi iktidarda tutan en önemli faktörlerden birinin her şeye rağmen ekonomik büyümenin sürmesi olduğunu söylüyor. Akçay, “Büyüme durduğunda olabilecekleri kimse bilmiyor. O nedenle “ne pahasına olursa olsun büyüme” ruhu hâkim” diyor.

Devamını Oku
19.08.2016
'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

Devamını Oku
24.07.2016
Darbeciye işkence demokrasi getirmez

Darbecilerin cezalandırılması gerektiğini söyleyen TİHV Genel Sekreteri Bakkalcı, insanlık onurunun korunmasına yönelik değerlerin polemik konusu yapılamayacağını söyledi.

Devamını Oku
23.07.2016
Taksim'de bir 'şölen'

OHAL ilanı, Taksim Meydanı’ndaki Demokrasi Şöleni’nde canlı dinlendi. Sonra kornalarla sabaha kadar sürecek ‘olağanüstü’ bir kutlama başladı.

Devamını Oku
22.07.2016
Hepiniz aynı tanktasınız

Hepiniz aynı tanktasınız

Devamını Oku
16.07.2016
‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

Devamını Oku
10.07.2016
'Taksim’in içine etmek mümkün'

Prof. Sayın’ın Bilgi Üniversitesi’yle ilişiğinin kesilmesini protesto ederek istifa eden Prof. Neumann, Batı’nın Erdoğan’ı sultan olarak göstermeyi sevdiğini, Erdoğan’ın da kendini Osmanlı motifleriyle sunduğunu söyledi

Devamını Oku
07.07.2016
‘Sadece özgürlük istiyoruz’

‘Sadece özgürlük istiyoruz’

Devamını Oku
20.06.2016
Fuarda biten umutlar

Fuarda biten umutlar

Devamını Oku
11.06.2016
Örgütlü kötülüğün davası

Kadıköy’de öldürülen Bahadır Grammeşin’in kardeşi Başak, bugünkü duruşma öncesi Cumhuriyet’e konuştu.

Devamını Oku
08.06.2016
“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

Devamını Oku
29.05.2016
‘İnadına o evde yaşayacağım’

Yüksekova’da yatak odalarına bir özel harekâtçının “Yüksekova’da aşk başka yaşanıyor” yazdığı Uzunköprü çifti Cumhuriyet’e “Bu neyin kinidir çözemiyoruz” dedi.

Devamını Oku
27.05.2016