Tanrı var ve adı da Petrunya
Sungu Çapan
Son Köşe Yazıları

Tanrı var ve adı da Petrunya

08.11.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Ortodoks Hıristiyanların, suya atılan kutsal haçın herkesten önce yakalanıp çıkarılmasına dayanan, önemli geleneksel, dinsel ritüellerinden olan Teofanya bayramında, genç erkekler suya atlayıp haçı çıkarmak için kıyasıya yarışıyorlar yüzyıllardan beri. Çünkü kazananın bir yıl boyunca Tanrı tarafından korunup kollanacağına, şans ve berekete gark olarak mutlu olacağına inanılıyor bilindiği gibi. İşte bugün başlayacak Makedon filmi “Gospod postoi, imeto i’e Petrunija - Onun Adı Petrunya” işte bu dinsel ritüelden hareket ederek anlatıyor hikâyesini. 

Ortodoks nüfusun ağır bastığı, Kuzey Makedonya’daki küçük İştip kasabasında ana babasıyla yaşayan, üniversitede tarih eğitimi almış, işsiz ve evde kalmış, 32 yaşındaki tombik ama cesur tarih doktoru Petrunya (Zorica Nusheva), hakaretlerin yanı sıra elle-sözle ağır tacize uğradığı bir iş görüşmesinden dönüşünde, anlık bir kararla bir yığın çıplak erkekle birlikte nehre atlayıp haçı ilk çıkaran olursa görün bakın neler olur? Meraklısının “Veta”, “Titov Veles” gibi eski filmleriyle bildiği Makedon sinemacı Teona Strugar Mitevska’nın, 2014’te ülkesinde gerçekten yaşanmış bir olaydan esinlenerek çektiği, haçı sudan çıkaran genç kadının ise halen Londra’da yaşadığı bilgisini de verdiği, Berlin’in yarışma bölümüne seçilmiş “Onun Adı Petrunya” 2019 Berlin Film Festivali’nden Ekümenik Jüri Ödülü’nü kazanarak dönmüştü bilindiği gibi.

Yönetmen-senarist Mitevska bu olayın kilise, polis, medya ve yargıdaki yansımalarına bakarak kemikleşmiş dinsel inanışların hüküm sürdüğü, cinsiyet ayrımcılığının tavan yaptığı, yoğun (hem de faşo zihniyetli) erkek egemenliğindeki Balkan ülkesi Makedonya’daki kadınların dik durmasının öneminin vurguladığı, öfkeli olduğu kadar hüzün de içeren bir feminist hikâye anlatıyor “Onun adı Petrunya”da. Kadınların bu törene katılmasının geleneklere, kurallara aykırı olduğunu savunup Petrunya’nın elindeki haçı isteyen, ayrıca bir kadına yenilmenin kızgınlığı içindeki hırslı erkeklere polis de söz geçiremiyor. Aslında yaşlı anasının dilinden çok çeken ancak aydın kafalı babasından sevgi, ilgi, anlayış gören, şişman ama yürekli kız kurusu Petrunyamızın, yasalar ve polis tarafından gelenek-göreneklere hakaret etme, kaos çıkarma suçlamasıyla sorgulanıp tutulduğu karakolu ablukaya alıyor faşo gençler. Olayın tanığı başpapazın (Suad Begovski) haçı verdiği Petrunya, polis şefinin (Simeon Damevski) baskı ve tehditlerine, hatta bir ara genç kalabalık tarafından linç edilme tehlikesine karşın kazandığı haça sahip çıkıyor. Genç polis memuruna (Stefan Vujisic) ifade vermesinin ardından gözaltında tutulmasının da yasal bir gerekçesi olmadığından salıverilirken bu benden çok size lazım diyerek zor durumdaki papaza veriyor haçı Petrunya. Bir özel TV kanalı sunucusunun (Yönetmenin kız kardeşi ve filmin yapımcılarından biri olan Labina Mitevska), futbol fanatiği gerzek kameramanıyla (Cevdet Jasari) birlikte olayı tüm ülkeye duyuruyor bu arada.

Dini gericiliği, yüzyıllardır süregelen faşizan erkek baskısını, orta çağa özgü cinsiyet ayrımcılığını teşhir eden, sıra dışı bir cesaret olayını aktaran, Teona Strugar Mitevska-Elma Tataragic imzalı sağlam bir senaryodan iyi bir oyuncu kadrosuyla çekilmiş, neşeli, gırgır bir anlatıma sahip, görsel bakımdan da başarılı “Onun Adı Petrunya”, uluslararası seçiciler kurulunca biraz es geçilmiş olmasına, sonuçta sadece Ekümenik Jüri Ödülülü’yle yetinmesine karşın bu yılki Berlinale’nin özü ve biçemiyle en ilginç ve iz bırakan filmlerinden biriydi genel değerlendirmede. Haftanın film nitelemesini kuşkusuz Hollywood’un sıkı tüccar yapımcı-yönetmenlerinden Ron Howard imzalı, gösterişli “bio-pic” “Pavarotti”den daha çok hak eden bu alçak gönüllü ama iz bırakan Makedonya yapımını salık veririm bütün sinefillere.

Yazarın Son Yazıları

Polanski eski yarayı kaşıyor

Polanski eski yarayı kaşıyor

Devamını Oku
04.09.2020
Savaşın dehşetinde büyümek

Savaşın dehşetinde büyümek

Devamını Oku
22.08.2020
Elia Suleiman’ı özleyenler için

Filistinli ünlü sinemacı Elia Suleiman’ın(ES’nin), 2009 yapımı “The Time That Remains-Geride Kalan”dan beri süregelen suskunluğuna artık son verdiği ve başrolünü üstlenerek kendini oynadığı yeni filmi “It Must Be Heaven-Burası Cennet Olmalı”, ES’nin Nasıra’daki evinde oturup dışarıyı seyrettiği, konuşmasız sahnelerle açılıyor.Pişkin bir komşusu bahçesindeki ağaca çıkmış, limon araklıyor, avcılığa meraklı bir başka komşusu da başından geçen kartal-yılan hikayesini anlatıyor.Yalnız yaşayan bir dünya vatandaşı olan kahramanımız, Filistin hakkında çekeceği bir film tasarısını Fransız yapımcısıyla görüşmek üzere Paris’e uçuyor ama önerdiği senaryo reddolunca bu kez yine sinema münasebetiyle çağrılı olduğu New York’a geçiyor, gözlemciliğini otel odalarında sürdürüyor.

Devamını Oku
21.02.2020
Sevgililer günü münasebetiyle

Çağdaş, Fransız oyun yazarı, tiyatro rejisörü, komedyen (ve muhtemelen 1960-70’lerin, yaşlandıkça arada bir yönetmenlik de yapan oyuncusu Guy Bedos’nun oğlu) Nicolas Bedos’nun senaryosunu da yazıp çektiği ikinci yönetmenlik denemesi olan “La Belle Epoque-Yeni Baştan”, gösterildiği son Cannes festivalinde seyirciye “hem eğlendirici, hem düşündürücü, hem de duygu dolu” dakikalar yaşatıp yarışma bölümünün en ilginç filmlerinden biri olarak dikkat çekmişti.

Devamını Oku
14.02.2020
Banliyöde ayaklanma var

005’te Fransa’yı günlerce birbirine katan banliyö ayaklanmalarından esinlenerek çekilmiş ve son Cannes festivalinde jüri ödülüne değer bulunmuş “Les Miserables-Sefiller” Cannes’ın sürprizlerinden biriydi.

Devamını Oku
07.02.2020
Arı vız vız vızz... (31.01.2020)

Kotevska ve Stefanov’un yönettiği En İyi Belgesel ve En İyi Yabancı film Oscar’larına aday ‘Honeyland-Bal Ülkesi’ bugün gösterimde.

Devamını Oku
31.01.2020
Sevimli bir film

Yönetmen Lulu Wang’ın kendi hayatından (yani kendi babaannesinin hastalığından) esinlenerek senaryosunu yazıp Changchun’da (Çin) çektiği “The Farewell-Elveda”, New York’ta beklediği Guggenheim bursunu alıp eğitimini sürdürmek isteyen ama akciğer kanseri teşhisi konmuş...

Devamını Oku
24.01.2020
Kesik El’le göçmen gencin arayışı...

Korku sinemasının ender kullanılan ama vazgeçilmez figürlerinden olan ve ait olduğu bedeni inat ve ısrarla arayan bir “kesik el”in başrolünde olduğu, bu kesik el’in yanı sıra dokunaklı bir kırık aşk hikâyesinin de beyazperdeye yansıtıldığı, Jeremy Clapin imzalı, 81 dakikalık Fransız animasyonu “J’ai Perdu Mon Corps-Bedenimi Kaybettim”, bilindiği gibi son Cannes festivalinin Eleştirmenlerin Haftası bölümünde gösterilip eleştirmenler kadar seyirci kesiminin de gönlünü fethederek büyük ödülü kazanmıştı 2019’da.

Devamını Oku
17.01.2020
‘Ben kimim?'

Quebec’in Montreal kentinde 1989’da doğan, öğretmen Genevieve Dolan’la oyuncu-şarkıcı Manuel Tadros’un oğlu olan yönetmen Xavier Dolan, bilindiği gibi son 10 yılda Kanada sinemasının, (1.68 cm boyundaki) harika çocuğu olarak yükselen yıldızı, malum.

Devamını Oku
10.01.2020
Bir Judy Garland vardı

Devamını Oku
03.01.2020
Mutlu olma ‘idefiksi’ne dair...

Devamını Oku
27.12.2019
Sinemada yıldökümü: 2019’dan akılda kalanlar

Devamını Oku
22.12.2019
Mutlu olma iştahı üstüne

Devamını Oku
13.12.2019
Ressamla modelinin aşkı

Son dönemin en nefis filmlerinden biri gösterimde: Alev Almış Bir Genç Kızın Portresi

Devamını Oku
06.12.2019
Kimin evinde yok ki

Devamını Oku
29.11.2019
‘Oyun’un devamı ‘Kraliçe Lear’ gösterimde

Pelin Esmer, sinemamızda eşine pek rastlanamaz cinsten bir “güçlenme, güven duyma ve dayanışma” hikâyesini perdeye taşıyor.

Devamını Oku
22.11.2019
Kendini ve cinselliğini keşfetmek...

Devamını Oku
15.11.2019
Tanrı var ve adı da Petrunya

Makedonya YAPIMI ‘Onun Adı Petrunya’ haftanın kaçırılmayacak filmi

Devamını Oku
08.11.2019
Bu ‘Kız’ımız kaçmaz

Lukas Dhont’un yazıp yönettiği, ilk uzun metrajlı filmi ‘Kız’ı Filmekimi’nde ıskalayan tüm sinemaseverlere salık veriyorum.

Devamını Oku
03.01.2019
Terry Gilliam’ın yıllardır beklenen filmi gösterimde

Çağdaş bir Don Kişot çeşitlemesi...

Devamını Oku
07.12.2018
İstanbul film festivalinden notlar: ‘Utanç’tan ‘Canavar’a...

İstanbul film festivalinden notlar: ‘Utanç’tan ‘Canavar’a...

Devamını Oku
12.04.2018
Dehşetin soluk kestiği bilimkurgu: ‘Life’

Dehşetin soluk kestiği bilimkurgu: ‘Life’

Devamını Oku
23.03.2017
Mustang görücüye çıktı

Yönetmen Deniz Gamze Ergüven imzalı, Fransa’nın 2016 En İyi Yabancı Film Oscar adayı Mustang filmi, önceki gün İstanbul Galatasaray’daki Fransız Sarayı’nda verilen özel bir davet ile kamuoyuna tanıtıldı. Etkinliğe filmin genç başrol oyuncuları da katıldı.

Devamını Oku
24.10.2015
Sınırdaki uyuşturucu savaşları...

Sınırdaki uyuşturucu savaşları...

Devamını Oku
18.09.2015
Pasolini’yi kimler katletti? (20.03.2015)

Pasolini’yi kimler katletti?

Devamını Oku
20.03.2015
Underground bir gençlik

Underground bir gençlik

Devamını Oku
13.03.2015
Firavunlar diyarında

Usta sinemacı Ridley Scott’ın Kitabı Mukaddes’teki göç anlatısından uyarladığı ‘Exodus: Tanrılar ve Krallar’, görselliğiyle öne çıkan bir tarihsel epik

Devamını Oku
12.12.2014
Koca karısını aldatırsa...

Koca karısını aldatırsa...

Devamını Oku
10.10.2014
Derdin devası sevgi...

Derdin devası sevgi...

Devamını Oku
03.10.2014
20 bininci günde uyanınca… (26.09.2014)

20 bininci günde uyanınca…

Devamını Oku
26.09.2014
Bir peri masalı gibi...

Son Cannes festivalinin açılış filmi olan ‘Monako Prensesi’ bugün gösterime giriyor

Devamını Oku
19.09.2014
Çekici yıldızlar geçidi (29.08.2014)

Çekici yıldızlar geçidi

Devamını Oku
29.08.2014
Hortum artık bize de geldi (22.08.2014)

Hortum artık bize de geldi

Devamını Oku
22.08.2014
‘Fazla zekâ insanı bozar’

‘Fazla zekâ insanı bozar’

Devamını Oku
15.08.2014
Bir kirli polis portresi

Bir kirli polis portresi

Devamını Oku
27.06.2014
Ustaya şapka çıkaralım (13.06.2014)

Ustaya şapka çıkaralım

Devamını Oku
13.06.2014
Sıkı bir hapishane draması: ‘Yüksek Risk’

Sıkı bir hapishane draması: ‘Yüksek Risk’

Devamını Oku
06.06.2014
Beylik bir suç filmi

Beylik bir suç filmi

Devamını Oku
30.05.2014
Çekici bir dolandırıcı işbaşında...

Çekici bir dolandırıcı işbaşında...

Devamını Oku
23.05.2014
Maskenin ardındaki yaşamlar

Maskenin ardındaki yaşamlar

Devamını Oku
16.05.2014