Global Krizin Eşiği Geçildi! Türkiye ise Beklemede!
Türkel Minibaş
Son Köşe Yazıları

Global Krizin Eşiği Geçildi! Türkiye ise Beklemede!

02.09.2008 11:46
Güncellenme:
Takip Et:

Geçen haftalarda üst üste yayımlanan veriler krizin hem global niteliğini kesinleştirdi. Hem de ABDyle sınırlı kalmayıp AByi de sarmaladığını gösterdi.

Perşembe günü ABDnin ikinci çeyrek GSYH rakamlarıyla moral bulanlar yine mi felaket tellallığı?” diyebilir, ama... Amerikan ekonomisindeki büyüme ve istihdamla ilgili kıpırdanmaları hiç abartmamak gerek.

Öncelikle, ABDnin GSYHsi ekonomide iyimser eğilimler yaratmak için 1.9dan 3.3e revize edilmiş bir veri. İşsizlik maaşı için başvuranların sayısının beklentilerin altında gerçekleşmesinde ise, geçici iş bulma olanakları gibi mevsim özelliklerinin etkili olduğu kesin. Dolayısıyla, bu tür geçici iyileşmelerin piyasaya para girişini sürekli özendirmesi beklenmemeli!.

Kaldı ki, global ekonomiye revize edilmemiş rakamlarla baktığımızda:

ABDde tüketici fiyat endeksi yüzde 4.3le 27 yıl öncesindeki Körfez Savaşı seviyesinin de üstünde! 2.52 trilyon dolarlık borcuyla en borçlu ülkeler arasında. Kişisel gelirler düşüşte!

Enflasyonun temmuzda yüzde 7.1e yükseldiği Japonyada ekonomi daha şimdiden yüzde 2.4 küçüldü!

Euro bölgesinde TÜFE 3.8le hedefin üzerinde!..

AB ekonomilerinin en güçlülerinden olan Almanyada ikinci çeyrekte ekonomi binde 5 küçüldü. İş dünyasında güven endeksi geriledi. Başta otomotiv olmak üzere sanayinin motoru olan sektörlerde kârlar düşerken işsizlik 3 milyon kişiye çıktı ve... Ekonomi daralırken sadece temmuz ayı enflasyonundaki artış yüzde 3.5e ulaştı!

Yılın ikinci yarısında ancak binde 3 oranında da büyüyen İtalyada ise perakende satışlar sürekli düştüğünden sanayi üretimi, dolayısıyla istihdam gerilemekte!

İngilterede emlak ve bankacılık temelli kriz yaygınlaşmakta.

ABD ve ABde sorunlu banka sayısı hâlâ artmaya devam ediyor.

Ağustosböceği rehavetiyle hâlâ, bunun global nitelikte bir kriz olmadığını söylemenin bir anlamı yok. Türkiye bir başka planette konuşlanmadığına göre kriz genleştikçe Türkiyedeki etkisi daha ezici olacak. Global piyasalardaki gelişmeleri borsa endeksi üzerinden takip etme alışkanlığındakilerin bunu anlaması tabii ki zor.

Ne yapmalı?

Cari açığın daha nisandan yıllık bazda 42.5 milyara dayandığı bir ülkede yapılması gerekenler aslında belli. İhracata dönük sanayileşme stratejisine uygun politikalar doğrultusunda:

1- Kâr marjlarını korumak için emek maliyetini aşağı çeken politikalar yerine... üretimi ithalata bağımlı kılan kur politikalarından vazgeçilmesi;

2- Büyümeden feragat etmeden enflasyonu kontrol altında tutabilmek için üretim ile fiyat ve gelir politikalarının gelir farklılıklarını ortadan kaldıracak şekilde düzenlenmesi;

3- Başta ihracata yönelik olanlar olmak üzere krizin her bir sektör üzerindeki etkisinin tek tek hesaplanarak üretim planlamasının yapılması;

4- 37 milyar doları kısa vadeli olmak üzere toplam dış borcu 158 milyar dolara ulaşan özel kesimin borç ödeme sorunlarına şimdiden çözüm yaratılması ve... Sendikasyon kredilerinin yenilenmesi için yapılması gerekenler ile borçlarını geri ödeyemeyen firmaların faturasının kime ödetileceğinin hükümetçe ilanı lazım.

Hâlâ, Nasılsa büyüme yavaşlıyor, büyüme yavaşlayınca üretim gerileyecek, dolayısıyla girdi ithalatı da düşecek; kısacası cari açığa kafanı takmadiyorsanız... Acı haber, büyümenin yavaşlaması cari açıkta her zaman daraltıcı etki yapmaz. Özellikle de dış borç ve harcama kaynaklı büyüyen ekonomilerde!..

Yıllardır cari açık Türkiyenin yumuşak karnıdiye debelenmemiz de zaten bu nedenleydi!

Cari açık sorununa şimdi enflasyon da eklendi. Malum, elektrik ve doğalgaza gelen zamların sanayi ürünleri üzerindeki etkisi eylülle birlikte belirginleşecek. Kafkaslardaki paylaşım giderek kızışacağına göre petrol fiyatları da artmaya devam edecek. Petrol fiyatlarının artması enflasyon ile dış ticaret açığını eşzamanlı yukarı çekecek.

Ramazan ve Şeker Bayramı nedeniyle eylülde gıda ve dayanıksız harcamaların artacağını da hesaba katarsak... 2008in son çeyreğinin zorlu geçeceğini bilmenin zamanı geldi de geçiyor bile.

Fotoğraf bu kadar net, ama... AKP hükümeti her nedense hâlâ beklemede!..

turkmini@superonline.com

www.turkelminibas.net

Yazarın Son Yazıları

ABD Gerçekten Resesyonda!

Devamını Oku
03.02.2009
Barack Neyi Değiştirecek?

Devamını Oku
27.01.2009
Faiz İndirimi İşe Yarar mı?

Devamını Oku
20.01.2009
Mali Sektörden Bumerang Etkisi!

Devamını Oku
13.01.2009
Doğalgaz 2009'un Korkulu Rüyası

Devamını Oku
06.01.2009
Çin Küçülüyor Umutlar Kırılıyor!

Devamını Oku
30.12.2008
Resesyonun Ardı Deflasyon mu?

Devamını Oku
23.12.2008
Deflasyon Tehlikesi Büyürken...

Devamını Oku
16.12.2008
AKP'nin Gönüllü Kurbanlıkları

Devamını Oku
09.12.2008
IMF'yle Anlaşsalar Ne Olacak?

Devamını Oku
02.12.2008
Otomotiv Sektörü Sallanıyorsa...

Devamını Oku
25.11.2008
Tüketici Kredileri ile Kartlarından SOS!

Devamını Oku
18.11.2008
Devletçilikle Sosyalizmi Yine Karıştırıyoruz!

Devamını Oku
11.11.2008
Fed Yükselen Piyasaları Niye Öptü?

Devamını Oku
04.11.2008
Ciddiyet Beyler!

Devamını Oku
28.10.2008
2008 Bütçe Açığı Risk mi?

Devamını Oku
21.10.2008
Acil Eylem Planı!

Devamını Oku
14.10.2008
ABD Paketi Krizin Ateşini Söndürmez, Erteler!

Devamını Oku
07.10.2008
Sürü Etkisine Dikkat!

Devamını Oku
30.09.2008
Güven Fonu Piyasaları Yatıştırır mı?

Devamını Oku
23.09.2008
Brezilya 6.1-Türkiye 1.9

Devamını Oku
16.09.2008
Misillemeyle Rus Pazarı Korunamaz!

Devamını Oku
09.09.2008
Global Krizin Eşiği Geçildi! Türkiye ise Beklemede!

Devamını Oku
02.09.2008
Bölgesel Asgari Ücret Plağı!

Devamını Oku
26.08.2008
Cari Açıktaki Sorumluyu Bulduk: IMF!

Devamını Oku
17.08.2008
Allianoi'ye de Elveda!

Devamını Oku
11.08.2008