Aleksander Boris de Pfeffel Johnson (3)

13 Ağustos 2019 Salı

İngiltere’nin, Avrupa Birliği (AB) üyeliğinden ayrılması anlamına gelen “Breksit (Bre-Britanya, eksit-çıkış)” için verilen süre doldu. Ancak ülkedeki “ikilemin” etkisiyle, İngiltere iki kez erteleme istedi, son olarak da, yeni ayrılık tarihini 31 Ekim 2019 olarak belirledi.
İngiltere Başbakanı Aleksander Boris de Pfeffel Johnson, AB’nin yeni bir “Breksit” anlaşmasını müzakere etmemesi durumunda, “Seçeneğinin 31 Ekim’de, anlaşma olmadan birlikten ayrılmak olduğunu” söylüyor. İngilizler ise şimdi bu kararın olanaklı olup olmadığını tartışıyor!

***

İngiliz gazetelerine göz atalım:
The Daily Telegraph; Johnson’un danışmanı Dominic Cummings, “parlamentoda olası bir güvenoylamasının kaybı durumunda bile, İngiltere’nin 31 Ekim’de anlaşma olmadan AB’den ayrılabileceği” görüşünde... Gerekirse, o tarihten sonrasındaki erken seçimde, başbakan olarak ülkeyi AB’den çıkarabileceğini söyledi.
Guardian, İngiltere’yi bir anlaşma olmadan, AB’den çıkarmanın ülke tarihinde “kasten yapılmış en tehlikeli atak” olacağını yazdı. Gazete, “küstah bir kumar” olarak yorumladığı, bu girişimin, bir an önce durdurulması çağrısında bulundu.
Johnson’un bir azınlık hükümetinin başında olduğunu anımsatan gazete, anlaşma olmadan, AB’den ayrılma seçeneğinin, demokratik ve ahlaki temeli olamayacağını savundu, “31 Ekim’den önce ‘erken seçimin’ gündeme gelebileceğini” de öne sürdü...
Buna karşılık, Johnson’un parti sorumlusu James Cleverly ise partisinin 31 Ekim’den önce erken seçime gitmeyeceğini söyledi.
Johnson’un kararı, İngiliz ekonomisini de etkiledi ve İngiliz Sterlini değer kaybederek dolar karşısında, son 7 yılın en düşük düzeyini gördü.

***

Osmanlı’da, Damat Ferit Paşa hükümetinde İçişleri Bakanlığı da yapan, İstiklal Savaşı düşmanı Ali Kemal Bey’in torunu olan Boris Johnson’ın babası Stanley Johnson, oğlunun İngiltere’nin AB’den çıkması yönündeki düşüncesini, “siyasal yaşamını sonlandırmaya yönelik bir adım” olarak nitelendirdi, ayrıca şöyle konuştu:
“Uzun bir düşünme süresinin ardından Boris’in bu kararı verdiği kanısındayım. Bunun, siyasal yaşamını düşünerek verilmiş bir karar olduğunu söylemek gülünç olur. Siyasal yaşamını sonlandırmak için daha fazla ne yapabilirdi, bilemiyorum!”
Baba Johnson sürdürüyor: “Boris’e katılmıyorum. İngiltere’nin egemenliğinin, AB’nin parçası olarak olumsuz etkilendiğini savunuyor. Bunu kabul ediyorum, ama küçük bir havuzda büyük balık olmaktansa, büyük bir havuzda, küçük balık olmayı tercih ederim!”

***

Johnson, 2005’teki röportajında “Türkiye’nin AB üyeliğine sempatiyle baktığını” dile getirmiş, “Türk yanının zayıf olduğunu” belirtse de “Türkiye’yi seviyorum” demişti. Daha sonra sorulduğunda, bu tür açıklamalar yaptığını inkâr etmişti.
Nisan 2016’da yaptığı bir konuşmada ise “Son derece Türk yanlısı biriyim; ancak 77 milyon Türk ahbabımın ve Türk kökenlilerin buraya herhangi bir kontrol olmadan gelmelerini, hayal bile edemiyorum. Bu çılgınca olur! İşe yaramaz!” demişti.
Gelelim Johnson-Breksit-Türkiye etkileşimine:
Johnson, her zaman Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediğini, ancak AB’nin “serbest dolaşım” konusunu gözden geçirmesi gerektiğini, sınırsız dolaşımın sorunlara neden olduğunun görüldüğünü söylemişti...

***

Birleşmiş Milletler’in (BM) hazırladığı rapora göre, Türkiye dış satımında yıllık 2.4 milyar dolarlık kayıp yaşayarak, Güney Kore ve Pakistan’ın ardından en kötü etkilenen 3. ülke olacak.
AB ile İngiltere arasında ticaret anlaşması sağlanana değin Türkiye ve İngiltere birbirlerine gümrük vergisi uygulamak zorunda olacak. 2018’de 18.6 milyar dolar seviyeye gelen ticaret hacmi için, bu “son derece kötü” bir haber! Her iki ülke de birbirinin pazarına serbest erişimi yitirecek...
Breksit’in anlaşmasız gerçekleşmesi durumunda, ekonomik ve ticari ilişkiler bakımından “Türkiye, son derece olumsuz” etkilenecek... Özellikle otomobil ve tekstil alanında ciddi bir ekonomik kayıp Türkiye’deki iş dünyasını vuracak. Her yıl, Türkiye’de üretilen 170 bin otomobil İngiltere’ye gidiyor. Tekstil ve giyimde de yıllık ihracat rakamı 2 milyar dolar düzeyinde.
Eğer İngiltere, AB ile bir anlaşmaya varamaz ve gümrük birliği dışında kalırsa Türkiye de uzun bir süre boyunca, en büyük 2. ihracat pazarını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalacak!

***

Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri ise konuya ilişkin şöyle konuştu:
“Eğer anlaşmasız bir Breksit olursa; Türkiye ve Britanya ticaret anlaşmalarını, ancak AB’yle yapılması gerekenden sonra gerçekleştirebilir. Bu da yıllar alır!”
Not: Son...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları