Ara Gözbek: Futbolun fay hatlarını kaşımayın
Spor yazarı Ara Gözbek, Spor Toto Süper Lig'de tamamlanan 2021-2022 sezonunu değerlendirdi. Gözbek, " Ligin kaderi netleşmişken hakemlerin hala felaket kötü maç yönetiyor olması zaten Türk futbolunun iflas ettiğini tescilidir" dedi.
Spor yazarı Ara Gözbek, Spor Toto Süper Lig'in 2021-2022 sezonunu değerlendirdi. Gözbek, "Ligde şampiyon belli, ikinci belli, küme düşecek takımlar belli iken bu gerginliğe ve tansiyonun yükselmesine gerçekten anlam vermek mümkün değil. Ligin kaderi netleşmişken hakemlerin hala felaket kötü maç yönetiyor olması zaten Türk futbolunun iflas ettiğini tescilidir" diye konuştu.
Gözbek'in değerlendirmesi şu şekilde:
"STSL 2021-2022 sezonu resmi olmasa da fiilen sona ermiştir. Trabzonspor'un 38 yıldır hasret çektiği, çok hak edilmiş, bir o kadar da gecikmiş şampiyonluğunu bir kez daha kutlayalım. Ligde şampiyon belli, ikinci belli, küme düşecek takımlar belli iken bu gerginliğe ve tansiyonun yükselmesine gerçekten anlam vermek mümkün değil. Ligin kaderi netleşmişken hakemlerin hala felaket kötü maç yönetiyor olması zaten Türk futbolunun iflas ettiğini tescilidir.
Türkiye'de sosyal anlamda çok ciddi fay hatları vardır. Bu fay hatlarının bazıları doğal devinimle oluşmuştur, bazıları ise kimi güç ve zümreler tarafının mühendisliğiyle hayata geçmiştir. “Sağ-sol”, “Türk – Kürt”, “Alevi – Sünni” gibi birçok sosyal fay hatları zaman zaman bazı odaklar tarafından organize bir şekilde kaşınmaya çalışılmıştır. Hala bu olası çatışmalarla değil, bunu kaşıyan güçlerle mücadelemiz devam ediyor. Birey olarak, ülke olarak, devlet olarak...
Türk futbolunda bir “3 Temmuz” gerçeği yaşanmıştır ve artık kabul edebiliriz ki bu olayın ardından hiçbir şey eskisi olmamıştır ve her şey sonsuza kadar değişmiştir. Bu süreçte bir toplumun içine bir fay hatta daha oluşmuştur veya oluşturulmuştur. Bu fay hattının adı “Fenerbahçe – Trabzonspor”dur. Bu 3 Temmuz süreci sadece Fenerbahçe'yi birçok yönden zarara uğratmamıştır. Bu süreç aynı zamanda Trabzonspor'un istikametini bozmuştur. Hatta bu iki takımın taraftar gruplarının, camialarının ayarlarını bozmuştur. Komplo teorisyenliğinin muazzam popüler olduğu bir ülkede yaşıyoruz zaten ve bu oluşturulan psikolojik enkaz ve kaos Türk futboluna uzun yıllar kambur olmuştur ve olmaya da devam ediyordur.
Trabzonspor takımının bu sezon başarıdaki en büyük anahtarından birinin başkan Ahmet Ağaoğlu'ndan başlayarak bu psikolojik enkazın sınır bölgesinden biraz uzaklaşmış olmalarıdır. Tamam, Trabzonspor'un ligin en iyi kadrolarından birini söyleyebiliriz, iyi bir hocası olması büyük bir faktördür, rakiplerinin kötü gidişi de etkili olmuştur muhakkak bu şampiyonlukta ama asıl temel dinamiğin bütün takımın, şehrin, camianın bu olumsuz psikolojik bölgeden uzak durmasıdır. Çünkü bu psikolojik travma zaten Trabzonspor'a uzun yıllar bedel ödetmiştir. Bu konuda başta başkan Ahmet Ağaoğlu'nu kutluyorum, çünkü her şey “yönetmek” ile başlıyor.
Bu fay hatları bu kadar kaşınmaya müsait olduğu ortamda “8inci şampiyonluk” sloganları, tribünlere açılan koreografide namlunun ucuna bir kanarya konması tam bir rezilliktir. Bütün bu gerginliği geride bırakma çabasındayken bu işler olmadı. Yine başa dönmüş oluyorsunuz. Yine daha defalarca düşmüş olduğunuz yanlışlara yeniden dolanmış oluyorsunuz. Sonuç olarak taraftar her ne kadar kafasına göre iş yapmaya kalksa da Trabzonspor yönetiminin haberi olmadan o pankart, yazılar asılamaz. Hiçbir ihtimal vermiyorum. Diyelim ki kötü niyetli bir durum yok, tamamen tesadüf; Trabzonspor camiasından biri de çıkıp “Fenerbahçe camiasından özür diliyoruz, tamamen bir tesadüf” ya da “bir yanlış anlama oldu” demez mi?
Tam sular durulacakken Trabzonspor Asbaşkanı Ertuğrul Doğan çıkmış “Seneye inşallah 9uncu şampiyonluğumuzu kutlayacağız” sözleri söylüyor. Ya bunu meyhanedeki Yorgo abi veya kır kahvesindeki Süleyman abi söyleyebilir. (Düş Sokağı Sakinleri'ne bir atıftır) Futbolu yöneten insanların tribün liderleri gibi konuşma lüksü yok. İnsanları provoke etmek yöneticilik değil, liderlik hiç değil. Ne kadar da meraklısınız insanları sokağa dökmeye. 2 yıl önce Radyo Gol'deki programımda sayın Ali Koç'un bu tür söylemleri yüzünden eleştirmiştim. İnsanları sokağa dökme ve kaos yaratma kültürünü desteklemiyorum.
Toplumsal dinamiklerle insanların sokağa dökülmesi başka bir konudur, bir katalizör etkisiyle birileri tarafından harekete geçirilen kalabalıkları başka bir meseledir."
Spor Haberleri
- Premier Lig ekibinden Vitor Pereira sürprizi!
- Rıza Çalımbay'dan hakem tepkisi!
- ÇBK Mersin, deplasmanda 48 fark atarak galip
- Ankara'da uyuşturucu operasyonu!
- Beşiktaş'ın Adana Demirspor maçı kadrosu açıklandı!
- Derbide kazanan Fenerbahçe Opet!
- Beşiktaş'ta flaş sakatlık: Kadrodan çıkarıldı!
- Hatayspor ile Göztepe yenişemedi!
- TFF'den Fenerbahçe ve Kasımpaşa kararı!
- Spor Toto, deplasmanda hata yapmadı
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi