Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu’nda çıkan kavga, Siyah-Beyazlı futbol takımının arka arkaya aldığı yenilgilerden sonra ortaya çıkan kaosun ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Yeni oluşan yönetimlerin gelmesinden sonra sürekli antrenör değişimiyle ilgili bir yazı yazmıştım. Teknik direktörler değil futbolcular oynar demiştim. Evet; Başakşehir’le oynanan karşılaşma gösterdi ki Siyah-Beyazlı kulüp bu yükün altında ezildi. Beşiktaş’ın beğenilmeyen mevcut kadrosu istediği zaman oynuyor! Yönetimin antrenör ve oyuncularla iletişimi kötü. Galatasaray ve Fenerbahçe’yi yenen takım, Konyaspor, Göztepe ve Başakşehir mağlubiyetleriyle durumun kaotikliğini göstermektedir. 

Divan kurulunda yaşanan yumruklaşma, geçmişte başarısızlığı gideren gençlerin savaş verdiği dönemi hatırlattı. Ancak o zaman deplasmanlı gençler ligi vardı. Gelmiş geçmiş federasyonların en doğru kararlarından biri uygulanıyordu. Beşiktaş taraftarının gençlerini izlemek için tribünleri doldurduğu günleri hatırlıyorum. Sonrasında o dönemki gençlerin çoğu A takımı oluşturdu ve çok başarılı oldular. Aslında benim İngiltere’de olduğum dönemde çalıştırdığı takım küme düşmesine rağmen Sir Bobby Robson tarafından gönderilen Gordon Milne gençlerle Beşiktaş tarihine geçti. 

Acaba bu gerçekler unutuldu mu? Yönetimin bir gün evvel yaptığı açıklamaya rağmen divan kurulunda yumruklaşmaların yaşanması, hakaretlerin havada uçuşması ve her yenilgiden sonra hoca değişimi Beşiktaş’a zararlı oldu. Bu kültürün içinden gelen Rıza Çalımbay’ı hemen değiştirmek yerine daha uzun süre kendisiyle çalışılsaydı farklı olabilirdi. Sezon ortası getirilen Solskjaer’e de sabır gösterilmeli, ceza ona kesilmemelidir. 

Bu gerçekler ortadayken Türk futbolunu sahiplenen Beşiktaş yok edildi. Yönetimin bir gün öncesinde sadece mali konuları açıklamaları yanlıştır. Kötü gidişatın sorumlusunun kendileri olmasına neden oldu! Ama gerçek, maçları arka arkaya kaybeden Beşiktaş takımının koşmadan, mücadele etmeden oynama arzusudur. Efendi Beşiktaş’ın, Süleyman Seba’ların Baba Hakkı’ların değerleriyle birlikte herkese örnek bir kulüp olması gerekir. Divan kurulundaki görüntüler, camiaya, takıma ve taraftara karşı son derece yanlıştır.