Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları
Ahmet İnsel
Son Köşe Yazıları

Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

07.04.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Tayyip Erdoğan, son halkoylaması öncesinde, kendisinin tek adam rejimi kurduğu eleştirilerine karşı, birkaç gün ara ile birbirine taban tabana zıt yanıtlar vermişti. 19 Mart 2017’de “İkide bir tek adam, tek adam. O zaman Gazi Mustafa Kemal’e hakaret ediyorsun” diyordu, yanılmıyorsam Kemal Kılıçdaroğlu’na. Böyle bir yanıtın Atatürk’ün de ‘tek adam’ olduğunu zımnen ifade etmek anlamına geldiği sonradan kulağına fısıldanmış olmalı ki, kurduğu “millet ittifakı”nda çatlak yaratmamak için, üç gün sonra bu defa Cumhuriyet tarihini bütünüyle tek adam rejiminden arındırıyordu:
Bunların dillerinden düşürmedikleri ‘tek adam rejimi’ bambaşka bir şeydir, o 1923’te kapandı. Artık ‘tek adam rejimi’ diye bir şey söz konusu değil. Cumhurbaşkanlığı Hükümeti sistemi demokratik bir sistemdir.
Ne var ki bu sefer de bu iddiasının ‘bunlar’a yönelik eleştiri kapısını kapattığını fark etmiş olmalı ki, ertesi gün gene fikir değiştirmiş olarak halkın karşısına çıkmıştı. Bir gün önce “tek adam rejimi 1923’te kapandı” demişken, ertesi gün “Ey Kılıçdaroğlu, senin partinin genel başkanlığını yapmış olan tek adamdır. İnönü tek adamdır” demişti.
Böylece birkaç gün içinde, tek adam rejiminin 1923’te bittiğini, Mustafa Kemal’i böyle tanımlamanın ona hakaret olduğunu ama 1923’te bitenin bitmediğini, İnönü cumhurbaşkanı iken tek adam rejiminin geçerli olduğunu art arda dile getirmişti. Bir günden diğerine değişen bu tarihi gerçekleri televizyonda gün boyu dinleyen, gazetelerde okuyan genç zihinlerin kafasında milli ve yerli bir bulamaç oluşmaması pek zor. Üstelik Türkiye’de Atatürk hakkında yazılmış en önemli yerli biyografilerden birinin başlığı da Tek Adam!
Tayyip Erdoğan bir yıl sonra bu tek adam rejimi konusuna bu kez başka bir açıdan dönüş yaptı. İki gün önce, faizlerin düşürülmesi kararı aldıklarını ama kendisi yurtdışındayken Merkez Bankası’nın faizi artırdığını, arkasından iş çevrildiğini söyledi. “Bir de tek adamlık derler, bu nasıl tek adamlık, karar alıyoruz, uygulamıyorlar” diye bu durumdan şikâyet etti. Belli ki Cumhurbaşkanı için doğru olan, kendisi tak faizlerin düşmesi kararı verince, “özerk” Merkez Bankası’nın da şak faizleri düşürmesiydi. Tek adam rejimi özleminin bu denli açıklıkla dile getirdiği başka örnekler de bulunur ama bu örnek gerçekten anlamlı. Cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemi tam anlamıyla yürürlüğe girdiğinde, Merkez Bankası da tak-şak sistemine resmen dahil olacak mı? Dile getirilen özlem bu.
Cumhurbaşkanı mutlak otoritesini para politikası alanında kısmen uygulayamıyor olmaktan şikâyet ediyor ama tek adam rejiminin pratikleri başka alanlarda var güçleriyle çalışıyor. Üniversitede savaş güzellemesi yapan bir gruba karşı tepki gösteren öğrencileri herkesten önce hedef gösterip, ne anayasada ne de başka bir yerde olan bir yetkiyi, bir kişiyi ölene kadar eğitimden mahrum etme yetkisini kendine atfeden bir tek adamlık bu. Üstelik bu sefer şikâyet edemeyeceği biçimde yargı anında harekete geçiyor. Barış için imza veren akademisyenler konusunda ve daha birçok ceza davasında, eğitim politikalarında, sanıklara tek tip elbise uygulamasında vs… olduğu gibi.
Cumhurbaşkanı bir yandan “bu nasıl tek adamlık ya!” diye şikâyet ediyor. Belli ki gönlünde dört dörtlük bir tek adam rejimi yatıyor. Diğer yandan geçmişteki tek adam rejimlerinin eleştirisi malzemesini de kaybetmek istemiyor. Bir gün vardı derken, ertesi gün yoktu, diyor. Seçim meşruiyetine sahip olma gereğinin on yıllardır yerleştiği ve halen gücünü büyük ölçüde koruduğu bir toplumda, seçimli otokrat olmak kolay değil elbette.

Yazarın Son Yazıları

Hınç politikaları ve nihilizm

Hınç politikaları ve nihilizm

Devamını Oku
04.09.2018
Bir otokrat prototipi

Bir otokrat prototipi

Devamını Oku
01.09.2018
Kayırma ekonomisinin bedeli

Kayırma ekonomisinin bedeli

Devamını Oku
28.08.2018
Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Devamını Oku
25.08.2018
Trump ve yeni otoriterizm

Trump ve yeni otoriterizm

Devamını Oku
21.08.2018
Büyük kriz gözüktü

Büyük kriz gözüktü

Devamını Oku
14.08.2018
İş Allah’a kalınca....

İş Allah’a kalınca....

Devamını Oku
11.08.2018
Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Devamını Oku
07.08.2018
Yeni-patrimonyalizm üzerine

Yeni-patrimonyalizm üzerine

Devamını Oku
04.08.2018
Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Devamını Oku
14.07.2018
Erdoğanizm Türkiyesi

Erdoğanizm Türkiyesi

Devamını Oku
10.07.2018
Post-komünist otoriter kapitalizm

Post-komünist otoriter kapitalizm

Devamını Oku
07.07.2018
Otoriter kapitalizmin geleceği

Otoriter kapitalizmin geleceği

Devamını Oku
03.07.2018
Kindar nesil böyle yetiştirilir

Kindar nesil böyle yetiştirilir

Devamını Oku
30.06.2018
Durum budur…

Durum budur…

Devamını Oku
26.06.2018
Yarın ve ötesi

Yarın ve ötesi

Devamını Oku
23.06.2018
Paçalardan akan ne?

Paçalardan akan ne?

Devamını Oku
19.06.2018
Kibrin otokrat hali

Kibrin otokrat hali

Devamını Oku
16.06.2018
Siyasette yalan ve yanlış

Siyasette yalan ve yanlış

Devamını Oku
12.06.2018
Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Devamını Oku
05.06.2018
Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Devamını Oku
02.06.2018
Dindaş/ırktaş demokrasisi

Dindaş/ırktaş demokrasisi

Devamını Oku
29.05.2018
Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Devamını Oku
26.05.2018
Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Devamını Oku
22.05.2018
HDP’nin alacağı oyun önemi

HDP’nin alacağı oyun önemi

Devamını Oku
19.05.2018
AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

Devamını Oku
15.05.2018
Enkaza işaret etmek yeterli değil

Enkaza işaret etmek yeterli değil

Devamını Oku
12.05.2018
Diktatörler seçimle gider mi?

Diktatörler seçimle gider mi?

Devamını Oku
08.05.2018
HDP kilit parti olabilir

HDP kilit parti olabilir

Devamını Oku
05.05.2018
Seçim öncesi 1 Mayıs

Seçim öncesi 1 Mayıs

Devamını Oku
01.05.2018
Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Devamını Oku
24.04.2018
Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Devamını Oku
21.04.2018
Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Devamını Oku
17.04.2018
Trump’ın kuyruğundaki Macron

Trump’ın kuyruğundaki Macron

Devamını Oku
15.04.2018
Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Devamını Oku
14.04.2018
Satranççıya karşı tavlacı

Satranççıya karşı tavlacı

Devamını Oku
10.04.2018
Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Devamını Oku
07.04.2018
Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Devamını Oku
03.04.2018
Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Devamını Oku
31.03.2018
Irkçılığı besleyen yalan haberler

Irkçılığı besleyen yalan haberler

Devamını Oku
27.03.2018