Türkiye İsrail mi oluyor? Türkiye’nin SDG politikası zorda
Ahmet Süha Umar
Son Köşe Yazıları

Türkiye İsrail mi oluyor? Türkiye’nin SDG politikası zorda

29.01.2025 04:01
Güncellenme:
Takip Et:

Türkiye’nin ısrarına karşın, ABD destekli SDG’nin lağv edilmesi veya Suriye ordusu içine alınması olasılığının azaldığı görülüyor. Irak Cumhurbaşkanı Reşit’in ve Barzani grubunun, SDG ile yapılan görüşmelerin, HTŞ-SDG arasında arabuluculuk girişimlerinin başarısız olduğu; HTŞ’nin, SDG ile arasında anlaşma olmadığı, Suriye’nin bölünebileceği açıklamaları, Türkiye’nin, Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye sınırına bitişik bölgede, Irak’takine benzer bir Kürt oluşumunun ortaya çıkmasının önüne geçmesinin giderek zorlaştığını gösteriyor.

Türkiye’nin Suriye’de, içinde, artık etkisini kaybettiği düşünülen PKK unsurlarını da barındıran SDG ile mücadele amacıyla kurduğu ve donatıp eğittiği SMO’nun, Suriye’nin yeni ordusunun içine alınması önerisinin de HTŞ tarafından sıcak karşılanmadığı anlaşılıyor.

TÜRKİYE, İSRAİL Mİ OLUYOR?

Bu gelişmeler ışığında, Türkiye’nin yakın bir gelecekte, Irak ve Suriye’de ortaya çıkan Kürt oluşumlarının, gerek dışarıdan Türkiye’ye yönelik harekâtları gerek bu yeni Kürt yapılanmasının Türkiye’nin içinde özendireceği, cesaretlendireceği, geçmiştekinden daha güçlü bir ayrılıkçı Kürt etnik milliyetçiliği tehdidi ile karşılaşması sürpriz olmaz.

Bu görüntü, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Filistin’de Batı tarafından yaratılan ve yayılmacı politikası nedeniyle, kurulduğu günden beri, etrafını çeviren düşmanlarla savaşan İsrail’e benzemektedir. Türkiye’nin bu konuma düşürülmesi, içeride ve dışarıda sorunlarla boğuşarak güçsüzleşmesi ve Ortadoğu’da etkili olmaktan çıkarılması amacını güden, başta ABD ve İsrail olmak üzere bazı güçlerin bilinçli bir planı gibi görünmektedir. Bu konuda Türkiye ile İsrail arasındaki önemli fark, Türkiye’nin güvenebileceği müttefiklerinin, ABD gibi bir desteğinin olmamasıdır. Aksine, Irak’ın kuzeyinde olduğu gibi Suriye’nin kuzeyinde de bu Kürt oluşumunun ve onun Türkiye içinde özendirebileceği ayrılıkçı Kürt hareketinin, güçlü bir dış desteğe sahip olacağını gösteren belirtiler az değildir.

YANLIŞ SURİYE POLİTİKASININ SONUÇLARI

Türkiye’nin “Yeni Osmanlıcılık” ve “dinmezhep ağırlıklı” olduğu izlenimini veren Suriye politikası, öncelikle birlikte hareket etmek, en azından Türkiye’ye karşı tutum almamalarını sağlamak zorunda olduğu Ortadoğu ülkelerini ama Batı’yı da tedirgin etmiş ve Türkiye’yi yalnızlaştırmıştır. Türkiye’nin, daha ilk günlerden başlayarak Suriye’nin geleceğinden uzak tutulmak istenmesi bunun çarpıcı bir göstergesidir. Son günlerde bu dışlanmanın, siyasi alanla sınırlı kalmayabileceğini, ekonomiye ve ticarete de yansıyabileceğini hatta yansıdığını gösteren adımlar, yeni Suriye yönetiminden bile gelmiştir. Bir ölçüde düzeltildiği açıklanmış olsa da Türkiye’nin Suriye’ye ihraç ettiği ürünlerden alınan verginin çok büyük ölçüde artırılması buna bir örnektir. Türk ihracatçılarının, Suriye’nin bu kararını, Kürt bölgesi Kobani sınır kapılarını kullanarak aşma planı ise Türkiye’nin geçmişte Irak’ın kuzeyindeki Kürt bölgesinin ekonomisine destek olmasının, o bölgede bir Kürt özerk yapısının oluşmasına katkısını düşündürmektedir.

TÜRKİYE İÇİN DOĞRU OLAN

Türkiye için doğru olanın, güçlü bir ekonomiye ve laik, demokratik, sosyal hukuk devleti niteliklerine sahip olmak ve ayrılıkçı hareketlere ve teröre karşı ülke savunmasını, başka ülkelerde değil, kendi sınırları içinde yapmak olduğu anlaşılıyor. 1960’lı yıllarda NATO stratejileri belirlenirken savunmanın en verimli ve en az bedelle, bir ülkenin kendi sınırları içinde yapılabileceği kararına varıldığı da unutulmamalıdır.

Bu konuda Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu güçlük ise son yirmi yılda ülke varlıklarının elden çıkarılmış; tarım ve hayvancılığının öldürülmüş; madenleri talan edilirken ormanlarının, su kaynaklarının yok edilmiş; denizlerinin, koylarının perişan edilmiş olmasıdır. Aynı dönemde silahlı kuvvetlere karşı yürütülen operasyonların, Türkiye’nin savunma gücü üzerindeki olumsuz etkileri de dikkate alınmalıdır. Görünen odur ki Türkiye bir kez daha, Atatürk’ün Geçliğe Hitabe’sinde ifadesini bulan koşullarla karşı karşıyadır.

Ancak umutsuz olmamak ve Atatürk’ün, Hitabe’nin son bölümünde yer alan şu sözlerini anımsamak yeterlidir: “Ey Türk istikbalinin evladı! İşte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

Yazarın Son Yazıları

Ukrayna ateşle oynuyor!

Türkiye, Gambiya bandıralı iki tankerin Karadeniz’de, Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesi (MEB) içinde vurulduğuna dikkat çekerek Rusya-Ukrayna savaşının tırmanışının durması çağrısında bulundu.

Devamını Oku
03.12.2025
Kıbrıs’ta sağlam durmak

Osmanlı’nın Venedik’ten aldığı (1571) Kıbrıs Adası, Rusya’ya karşı destek arayışında, egemenliğin Osmanlı’da kalması kaydıyla yönetimi geçici olarak İngiltere’ye bırakılıncaya (1878) kadar barış içinde yaşamıştır.

Devamını Oku
26.11.2025
Stratejik ortak!

Yıllardır Türkiye ile ABD’nin “stratejik ortak” oldukları söylenir.

Devamını Oku
19.11.2025
Casus belli*

Yunanistan ve GKRY, Türkiye’nin, AB-Avrupa için Güvenlik Girişimi (SAFE) Programı’na katılmak istiyorsa...

Devamını Oku
12.11.2025
Papa 14. Leo’nun Türkiye ziyareti

Vatikan, Papa 14. Leo’nun, İznik Konsili’nin 1700. yılı olan bu yıl 27-30 Kasım tarihlerinde Türkiye’yi ziyaret edeceğini duyurdu.

Devamını Oku
05.11.2025
Tarih tekerrür mü ediyor?

Cumhuriyet Bayramı’mız kutlu olsun.

Devamını Oku
29.10.2025
II. Abdülhamit’in durumuna düşmek!

“Kıbrıs sorunu”, Kıbrıs Barış Harekâtı ile çözülmüştür.

Devamını Oku
22.10.2025
Ortadoğu tamam, sıra Batı Balkanlar’da!

“Bölge ve dünya dengelerinin ne yönde değişeceğini bilemeyiz. Koşullar oluştuğu takdirde Sırbistan, Kosova’yı tanımamızın karşılığını, bizi çok yakından ilgilendiren Kürt ayrılıkçılığı konusunda vermekten kaçınmayabilir.

Devamını Oku
15.10.2025
Korsanlar, haydutlar ve devlet başkanları

İsrail’in kendi karasuları dışında seyreden silahsız Sumud Filosu’na saldırısı, “deniz haydutluğu-korsanlık”tır.

Devamını Oku
08.10.2025
İktidar hesap vermektir

İktidar hesap vermektir

Devamını Oku
01.10.2025
Diplomasi notları

Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani, Washington Büyükelçiliği’ni açarken “Yıkılmamış bir vatanı temsil ediyorum.” demiş.

Devamını Oku
24.09.2025
Türkiye-Çin dostluk bağı: Uygurlar

Uygur Türkleri, Türkiye ile Çin arasında dostluk bağıdır.

Devamını Oku
17.09.2025
Kılavuzu Trump olanın!

Trump’ın göreve geldiği Ocak 2025’ten bu yana dünyada olanlar bu başlığı hak ediyor.

Devamını Oku
10.09.2025
Balkanlar’da Yugoslavya, Avrupa’da Türkiye

Türkiye’nin Belgrad Büyükelçisi olarak atandığımda, Başbakan Danışmanı Ahmet Davutoğlu, “Belgrad’a atanmanızdan memnun oldum Süha Bey” demişti.

Devamını Oku
03.09.2025
Kardeşim Hakan Fidan

Haberlerde gördüm. “SDG, İsrail ile işbirliği yapıyor.

Devamını Oku
27.08.2025
Biz bu haltı neden yedik?

Trump ile Putin’in, “merak uyandırarak” reklamı yapılan Alaska buluşması bazılarının beklediği sonuçları vermedi.

Devamını Oku
20.08.2025
Hayali koridorun düşündürdükleri

Trump, Azerbaycan ile Nahçıvan’ı ayıran Ermeni topraklarındaki, henüz adı var kendi yok Zengezur Koridoru’nun işletmesini aldı.

Devamını Oku
13.08.2025
Karagöz ile Hacivat

Bugünlerde dünyayı parmaklarında oynatmaya çalışanları gördükçe, çocukluk yıllarımda Hayali Küçük Ali’nin Karagöz ile Hacivat gösterilerini anımsıyorum.

Devamını Oku
06.08.2025
Neredeeen nereye...

Dünyada ve çevremizde, Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren hatta devletin geleceğini şekillendirme potansiyeli taşıyan değişimler oluyor.

Devamını Oku
30.07.2025
Şarkılar seni söyler...

Güftesi Müzeyyen Hanım’a, bestesi Muzaffer İlkar’a ait...

Devamını Oku
23.07.2025
Anlayana sivrisinek saz...

Bir ülkede kargaşa, anarşi, terör, iç çatışma ortamını yaratan, insan hak ve özgürlüklerinin, demokrasinin olmaması, hukuka uyulmamasıdır. “Terörsüz Türkiye”, Türkiye’de demokrasinin olmadığını, devletin, “demokratik, laik, sosyal hukuk devleti” niteliğinin kaybolduğunu gösteren bir tanımlamadır.

Devamını Oku
16.07.2025
Trump neyin peşinde?

“Tarzan” Johnny Weissmuller zora düşünce, “Tarzan müşkül durumda!” derdik.

Devamını Oku
09.07.2025
Aile fotoğrafı

Herkes, NATO Lahey Zirve Toplantısı aile fotoğrafındaki, gece tuvaleti görünümünde açık yeşil elbisesiyle göz kamaştıran, alımlı ve güzel kadın Hollanda Kraliçesi Maxima’ya odaklanmış ama o fotoğrafta bulunmaması gereken kişiyi, sevgili Emre Kongar atlamamış.

Devamını Oku
02.07.2025
Zaman hızla tükeniyor

ABD, uluslararası ilişkilerin ve hukukun tüm ilkelerini yok sayarak İran’a saldırdı.

Devamını Oku
25.06.2025
Türkiye’yi ne bekliyor?

2002 yılına kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin Ortadoğu politikası, bölge ülkelerinin iç işlerine ve aralarındaki sorunlara karışmamaktı.

Devamını Oku
18.06.2025
Köşe yazarı sorumluluğu

Yıllar önceydi. Amman’dan bindiğim THY uçağında, bir gazeteci-köşe yazarı arkadaşımla karşılaştım.

Devamını Oku
11.06.2025
Ateş çemberi

Rus ve Ukrayna heyetleri arasında gerçekleşen, ikinci Dolmabahçe buluşması beklediğim gibi yine göstermelik bir görüşme oldu.

Devamını Oku
04.06.2025
Dünya lideri!

Arada bir de olsa, Türkiye’ye dışarıdan ve dışarıdakilerin gözüyle bakmak yararlı olabiliyor.

Devamını Oku
28.05.2025
Bıçak sırtında

Her şey o kadar şaka gibi ki ciddi bir yazı yazmak zor.

Devamını Oku
21.05.2025
Silahlara veda!

Silahlara veda!

Devamını Oku
14.05.2025
Büyük Kürdistan’a doğru

Büyük Kürdistan’a doğru

Devamını Oku
07.05.2025
Emperyalizmin Kemalizm saplantısı

Emperyalizmin Kemalizm saplantısı

Devamını Oku
30.04.2025
Büyük kuşatma. Ege, Kıbrıs ve Suriye

Büyük kuşatma. Ege, Kıbrıs ve Suriye

Devamını Oku
23.04.2025
İsrail Türkiye’den uzak durmalıdır

İsrail Türkiye’den uzak durmalıdır

Devamını Oku
16.04.2025
Beterin beteri varmış!

Beterin beteri varmış!

Devamını Oku
09.04.2025
Türkiye ve Kırk Haramiler

Türkiye ve Kırk Haramiler

Devamını Oku
02.04.2025
Görünen köy

Görünen köy

Devamını Oku
26.03.2025
Türkiye yol ayrımında

Türkiye yol ayrımında

Devamını Oku
19.03.2025
Türkiye bedel ödüyor

Türkiye bedel ödüyor

Devamını Oku
12.03.2025
Çöken dünya düzeni: Fırsatlar ve riskler

Çöken dünya düzeni: Fırsatlar ve riskler

Devamını Oku
05.03.2025