Vakıa vakası!

10 Mart 2024 Pazar

Bu gece sahur. Yarın “11 ayın sultanı ramazan”.

Neden 12 ayın değil?

1 eksiği Erdoğan doldursun diye olamaz.

Kendisi 7/24/365 x 22 yıldır meşgul.

Ramazanda meşguliyeti daha artanlar var: müktesebatı kendinden menkul tarikat ve cemaat erbabı hacı hoca takımı.

Bu makuleden olduğu anlaşılan Giresun Bulancaklı Fazlı Tonar Hoca ramazan arifesinde şok edici bir zenginlik yöntemi önerdi: “Zengin olmak istiyorsun, okuyabileceğin kadar, Vakıa suresini oku. Nokta.”

Önünde Kuranıkerim, göğsüne kadar beyaz sakalı, cüppesi ve sarığı ile yaptığı açıklama liderlerin nutuklarından, belediye başkanı adaylarının vaatlerinden daha çok ilgi çekti.

“Vakıa suresi”ni sabah akşam okumak milyonlarca emekliyi, işsizi ve yoksulu iş bulma külfetlerinden kurtaracak bir yöntem.

Aslında bu tababette de geçerli bir tür: “meşguliyet terapisi yöntemi”

Seçimlere daha üç hafta var. Ucuz kıyma ve pide kuyruğuna girmekle vakit geçmiyor; zaten para deseniz para yetmiyor.

Tüm yapman gereken, akıllı cep telefonundan “Diyanet Kuran meali Vakıa suresi”ni bulup okumak:

- Her gün 41 defa okuyanın her arzusu olur. 

- Her gece Vakıa suresi okuyan kişi fakirlikten kurtulur.

- Gündüzleri okuyanı da Allah kimseye muhtaç etmez.

Özetle Vakıa suresi zenginliğe yönelmenin suresidir. Denemesi bedavadır.

***

Vakıa suresi, kırk elli yıllık okul arkadaşlarını bir araya getiriyor. “Vakıa suresini oku yoksulluktan kurtul” önerisi de bizim Mülkiye WhatsApp grubuna fazla mesai yaptırıyor.

Çoğu maliye, Hazine ve bankacılık alanında üst düzey kamusal deneyim sahibi. Onların sözlerinin üstüne söz etmek adaba edebe uygun düşmez. Ancak söz konusu Vakıa suresi olunca, ilkokul son sınıf günlerinde edindiğim müktesebatımı konuşturmak hem farz hem sünnet oluyor. Bendeniz de Mülkiye Maliye İktisat Şubesi mezunuyum. Üstelik başarılı olduğum için Maliye Bakanlığı bursiyeri olarak okudum. Ama Vakıa suresi vakasında topa girme cesaretimi Nuruosmaniye Camisi Kuran kursu kursiyeri sıfatımdan alıyorum.

Kurs hocamız, cennet mekân Hacı Hafız Hasan Akkuş Efendi huzuru ve saadeti, iyi düşün ki iyi olsun ilkesinde arayan bir muhterem zat idi. Yine de Vakıa suresinden hiç mi hiç söz etmemişti. Ama bize 24 ayar altın kıymetindeki “vak’a hadisi şerifi”ni öğretmişti, belletmişti. Bu hadis beni zengin etmedi ama beni kâfi miktarda mutlu ve huzurlu etmeye yetti de arttı bile.

11-12 yaşındaydım. 5. sınıfta ikmale kaldığım için sınıfta kalmaktan çok korkuyordum. Zira Kemah kazası müderrislerinden dedem Numanoğlu Mustafa Çavuş’un da telkin ve etkisiyle babam mahalle arkadaşlarımın yazıldığı Vefa Lisesi ortaokuluna değil de karşısındaki ve İstanbul’un o dönem yegâne imam hatip okuluna yazdırmaya karar vermişti. (Ki daha sonra ümmetin önderi ve dünya lideri olarak tanınacak Tayyip Bey de buradan mezundur.) Ancak ilkokulda bütünlemeye kaldığım Türkçe ve matematikten sınıfı geçmiş diploma almıştım. Dünya liderimizin mektep arkadaşı, AKP’nin önden giden bakanlarından biri olma şansımı ebediyen kaçırmıştım. Bu hayat boyu sürecek mutsuzluk yarasının ilacını Kuran kursunda Akkuş Hocamız “vak’a hadisi şerifi” ile açıkladı: “El hayru fî mâ vaka’a” (Vuku bulanda hayır vardır.) 

“Vak’a” sözcüğünü öyle bir vurguyla söylemişti ki onlarca yıldır hâlâ kulaklarımda küpedir. Yani istenen olmadı diye üzülmeye gerek yok. Bir şey gerçekleşmedi ise inanmış bir Müslüman için onda da bir hayır vardır..

Üç pazar sonra seçim var. Geçen defa İstanbul’u kaybedince dememişti. Bu defa yetmiş yaşın olgunluğu ve tevekkülü ile dileyelim diyecektir. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hasetle hasretle Demirel 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları