Akar hakkında konuşmamız lazım
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Akar hakkında konuşmamız lazım

08.05.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Senin ter döktüğün yere, başkası yürüyerek geliyor. Adalet işte orada ölüyor.

Geçen haftaki yazımın ardından İYİ Parti Genel Başkan Danışmanı Ahmet Zeki Üçok aradı. FETÖ’ye karşı soruşturmalar yapan eski askeri hâkim Üçok, emekli olduktan sonra yaptığı açıklamalar nedeniyle Hulusi Akar’la davalıktı. Gelgelelim... Bu kez anlattığı konu, askeri değildi. Bir diploma usulsüzlük hikâyesiydi.

Hulusi Akar artık bakandan çok, AKP Kayseri milletvekili adayıydı. Üçok, doğal olarak seçmeninin bunları bilmesi gerektiğini söylüyordu.

DİPLOMA İNCELEMESİ 

Yine Üçok’un anlattığına göre Hulusi Akar, 2000-2002 arasında tuğgeneral rütbesi ile İtalya Napoli’de Güney Avrupa Müttefik Komutanlığı Plan ve Prensipler Dairesi başkanı olarak görev yapmıştı. Bu sırada kızı S. Akar ise Şikago İllinois’deki DePaul Üniversitesi’nde, biological sciences (biyoloji bilimleri) okuyordu. Akar, 29 Ağustos 2002’de tümgeneralliğe terfi ederek Kara Harp Okulu komutanı sıfatıyla Türkiye’ye döndü. Bir yıl sonra, Hulusi Akar, kızı adına yurtdışında görev yapan kamu görevlilerinin çocuklarına sağlanan haktan yararlanmak için, Hacettepe Üniversitesi’ne başvurdu.

Üçok’un anlatımıyla bundan sonra doğal olmayan şeyler olmuştu. Biyoloji ile tıp fakültesinin denk olmadığı bilinmesine rağmen, 16 Temmuz 2003’te, S. Akar, Hacettepe Tıp Fakültesi’ne kabul edildi. 2009’da okulu bitirip doktor oldu. TUS’a girdi ve Ankara Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi kadın hastalıkları ve doğum uzmanlığını kazandı. Bir vatandaş, S. Akar’ın eğitimindeki usulsüz işlemden şikâyetçi oldu. O sırada Akar, Genelkurmay 2. başkanı olmuştu. Üçok devamını şöyle anlatıyor: “Şikâyet üzerine şu andaki Hacettepe Üniversitesi rektörü, o zamanların YÖK Denetleme Kurulu üyesi olan Prof. Dr. Mehmet Cahit Güran, müfettiş olarak görevlendirilir. Hacettepe Üniversitesi’ne yazı yazar. Biyoloji bilimleri okuyan birisinin nasıl olup da tıp fakültesine sınavsız olarak yatay geçiş yaptırıldığını sorar. Tıp fakültesi dekanlığı, 26 Ocak 2012 tarihli yazısında, ABD DePaul Üniversitesi Biyoloji Bilimleri Fakültesi’nin tıp fakültesine eşdeğer olmadığını söyler. 2003 yılında, mevzuata aykırı bir şekilde yatay geçişe uygunluk raporu verdiğini kabul eder.”

Üçok’un elinde inceleme raporları da var. Müfettiş raporu, geçişteki usulsüzlüğün kolayca bilinebileceğini söylüyor: “ABD’de tıp fakültesine öğrenci olarak kabul edilebilmek için gerekli şartların hiçbirisinin adı geçen tarafından sağlanmadığının değerlendirmeyi yapan birimce bilindiği veya bilinmesinin gerektiği, buna rağmen eşdeğer koşulunun sağlanmış olduğuna ilişkin belgenin düzenlendiği ve böylece öğrenciliğe kabul edildiği...”

ZAMANAŞIMI KARARI

Peki sonuç? Üçok’un elindeki müfettiş incelemesinin sonuç bölümü, olaylar zamanaşımına uğradığı için hem Hacettepe’dekiler hem Hulusi Akar hem de S. Akar’ın diploması için “Yapacak bir şey yok” diyor. Üçok, “zamanaşımı” denilerek kabul edilen usulsüzlüğü masum bulmuyor:

“Ortada organize bir suç var. Bu kurullarda toplam yirmi bir kişi var. Hepsi yılların akademisyeni, hepsi profesör ama ne tesadüftür ki hiçbirisi bu usulsüzlüğü görmüyor. Bu düpedüz kasıtlı bilinçli yapılmış bir sahtekârlıktır, hukuksuzluktur, kul hakkı yemektir.”

Üçok, Hacettepe Tıp Fakültesi’nin verdiği diplomanın, ortaya çıkan usulsüzlük nedeniyle yok sayılabileceğini düşünüyor. Peki Hulusi Akar’ın o dönem bunu bilmemesi mümkün mü? Üçok yanıt veriyor: “Sayın Akar, o dönem, YÖK’ten mühendislik, işletme, ekonomi vb. diplomalar veren Kara Harp Okulu Komutanı olarak, fakülte dekanı düzeyinde görev yapan bir kişi. Biyoloji fakültesi ile tıp fakültesinin eşdeğer olmadığını bal gibi de bilir. Çocuğu üniversitede okuyan her sıradan insanın bilebileceği bir şeyi Hulusi Akar gibi yüksek lisans, doktora eğitimi yapmış dekan düzeyinde görevli birisinin bilmemesi hayatın olağan akışına aykırı.”

Yıllardır başta TSK olmak üzere, sınavlardaki usulsüzlükleri tartışıyoruz. Öyle ki AKP’nin bu seçimdeki vaatlerinden biri de bu hataların son bulması. Ancak önümüzdeki dönemin Kayseri milletvekilinin kızının, sınavlarda ancak derece yapanların girebildiği Hacettepe Tıp Fakültesi’nde hak etmeden okuduğu, daha da önemlisi “bile bile lades” dendiği devlet tarafından kabul ediliyor. Vatandaş oy kullanırken isyan etmesin de ne yapsın!

Adalet diyerek bir gelecek arıyoruz. Peki, sınavda ter döken 18’lik çocuklara bile inandıramayacaksak kime nasıl anlatacağız?

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025