Ethem Sancak nasıl Müslüman oldu?
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Ethem Sancak nasıl Müslüman oldu?

25.11.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Bazen siz ne kadar konuşsanız, hikâyeyi yaşayan kadar güzel anlatamazsınız.

Ethem Sancak hem yaşıyor hem anlatıyor…

Meşhur konuşması biliniyor. Ama nerede yaptığı unutuluyor: Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda. Türk Savunma Sanayii Zirvesi’nde kürsüye çıkan Sancak, “Eski bir sosyalist, yeni bir Müslümanım” diyerek BMC’yi alış hikâyesini anlatmıştı:

Liderimiz bana dedi ki, ‘Sen o otomotiv şirketinin altından kalkabilir misin?’ Vallahi ne emrederseniz onu yaparım. Ama buna gücüm yetmeyebilir. (…)Katar’la neredeyse tek millet iki devlet haline geldik. Allah da gani gani para vermiş Katar’a. Emir de sizi kırmaz. Katar devletini ve silahlı kuvvetlerini bana ortak ederseniz bu işin altından kalkarız. Sağ olsun, sayın Emir’i aradı, o da kırmadı. BMC’nin yüzde 50 eksi birini Katar ordusuna sattım. Tek başına yapmak istemiyordum. Benim gibi deli bir Laz ortak da önerdi bana Sayın Cumhurbaşkanım. Onu da yanıma aldım: Talip Öztürk, eşit bölüştük.

BMC’nin 5 yıl önceki satış hikâyesini böyle “samimi” bir dille anlattı Ethem Sancak. BMC’yi 752 milyon liraya aldığında?şirketin sadece 220 dönümlük kıymetli arsasının 1 milyarın üzerinde olduğu düşünülüyordu. Şirket borçlarının 800 milyonunu devletin üstlendiği hatırlanırsa devlet bu işten pek kârlı çıkmadı. BMC’nin geçen yılki satışlarının 2 milyar 676 milyon TL olduğu hatırlanırsa, Sancak için “bedavadan ucuza” aldığı fabrika altın doğurdu.

Devlet zengin ediyor

Mal sahibi mülk sahibi hani bunun ilk sahibi” diyoruz ya. Kimi servet sahipleri de hep “çalıştım kazandım” hikâyeleri anlatıyor. Oysa devletin sermaye yaratma modelinde Sancak, tipik bir örnek. Yalnız BMC Sancak’a verilmekle kalmıyor, Sakarya’daki tank-palet fabrikası da BMC’ye devredilerek savunma sanayiinde bir tekel yaratılıyor. Bir zamanlar Türkiye’nin dev sanayi kuruluşları arasında olan MKE gibi kamu savunma kuruluşları kasıtlı bir şekilde küçültülerek yerlerini Sancak’lar alıyor.

Üstelik böyle de bitmiyor. Resmi Gazete’yi taradığınızda bedelsiz atölye ve arazi desteği, KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, KDV iadesi, kurumlar vergisi indirimi, sigorta primi desteği, gelir vergisi desteği, nitelikli personel desteği, faiz ve/veya kâr payı desteği, enerji desteği gibi bir dizi ayrıcalığın Ethem Sancak’a verildiğini görüyorsunuz.

Kısacası devlet, kendi imkânlarıyla bir “patron” yaratıyor. Ona ortak buluyor. Hatta dışarından fon temin ediyor. Ardından bu patronu, hiçbir vatandaşına tanımadığı ayrıcalıklarla donatıyor. Bu “başarı” hikâyesi öyle bir hale geliyor ki Ethem Sancak, “geçen gün bir kuvvet komutanı ‘Sana gazilik unvanı vereceğim’ dedi” ifadesiyle, kendisine gösterilen teveccühü özetliyor.

Kuşkusuz bunda Ethem Sancak’ın Erdoğan’a “tanıdıktan sonra gördüm ki, böyle bir ilahi aşk iki erkek arasında olabiliyor” diyecek kadar bağlı olmasının payı var. Kuşkusuz, Ethem Sancak’a duyulan güvende AKP MKYK’ye girecek kadar iktidar partisinin içinde olmasının etkisi var. Kuşkusuz, bu yükselişte Ahmet Hakan’ın anlattığı o “işini bilme” öyküsünün payı var: “Ethem Sancak, Aydın Doğan’a o kadar yakın bir adammış ki… ‘Babamsın, sen benim babamsın’ diye Aydın Doğan’ın elini öpermiş.”

Üstelik Sancak’a bu imtiyazlar yeni de değil…

Ergenekon kumpasında yargılanan Adnan Akfırat, Tuncay Güney’in ifadelerinde adı geçen Sancak’la ilgili bölümlerin iddianameden çıkarıldığını duruşmada anlatmış, “Tayyip Erdoğan’ın en yakın işadamlarından olan Sancak, Başbakan’ın müdahalesi ile dava dosyasından belge sahteciliği suçu işlenerek çıkarıldı” demişti.

Sancak’ın İslama dönüş öyküsü

Ben başka bir şeye takıldım…

Hani kendisini “eski bir sosyalist, yeni bir Müslüman” diye tanıtıyordu ya. Acaba “Ethem Sancak nasıl Müslüman oldu” diye düşündüm. Hafızam beni yanıltmıyorsa bunu bir yerde anlatmıştı. Nerede mi? FETÖ’nün medyadaki tetikçilerinden Ekrem Tufan Aytav’ın 2013 sonunda çıkan “Aydınlık’tan Kaçanlar” kitabında.

Oral Çalışlar, Şahin Alpay, Halil Berktay, Gülay Göktürk, Büşra Ersanlı gibi isimlerin FETÖ’nün proje kitabına mermi olmayı kabul ettiği dosyada Ethem Sancak da vardı.

Sancak, “Döndün diye suçluyorlar seni, onu kabul etmiyorum. Arayıştan dönmedim ben. Benim özgürlük ve eşitlik arayışım hâlâ sürüyor. Ben çok şükür şimdi İslam öğretisinde görüyorum kendimi ve aradığım değerleri” diyerek çizgisini anlatmıştı.

Peki, nasıl dönüşmüştü?

Sancak’ın 2013 Kasımı’nda çıkan kitaptaki anlatımından okuyalım:

Fethullah Gülen Hocaefendi’yi ABD’de ziyaret gittim. Gittiğimde kendisine dedim ki ‘Ben adalet ve özgürlük arayışı peşinde solcu oldum’ ve hakikaten öyleydik, öyle düşünüyorduk. Bana çok enteresan bir şey dedi, ‘Beni 72’de hapse attılar, yanı başımda hücrede solcu gençler vardı, onları gözledim, bunların içinde sahabe hayatı yaşayanlar vardı’ dedi. Sahabe hayatı yaşamak çok zor bir şey… Yani dürüst olmak, kanaatkâr olmak, yalan söylememek, baskıya boyun eğmemek, despotizme karşı hakkı savunmak, haklıyı savunmak. Mesela ben acayip şekilde sempati duydum bu objektif ve güzel değerlendirmeye. Çok saygınlık uyandırdı bende Hocaefendi. Biz Hocaefendi’nin dediği gibiydik, herkes bir değildi ama gerçekten bazılarımız öyleydi.

Sancak, kitapta “ait olduğu hareketi” şöyle açıklıyordu:

“Başında Hocaefendi’nin bulunduğu hareketi ahlaklı Müslüman bireyi inşa etmek ve bunu bütün dünyaya yaymak ve örnekler oluşturarak insanlığı sürece çekmek noktasında fikri ve içtimai bir topluluk inşa etti. Kendimi bu harekete ait görüyorum.”

“Kendini bu harekete ait” olarak tanımlayan birinin kamuda çay ocağında bile çalışamadığını biliyoruz. Haliyle “devlet desteği” ile fabrika sahibi olan, ardından kendisine ülkenin savunma sanayiinin en kritik köşeleri teslim edilen Ethem Sancak’a birilerinin sorması gerekmiyor mu:

Başında Hocaefendi’nin bulunduğu hareket” dediğinize ne zaman ait oldunuz, ne zaman vazgeçtiniz?

Herhalde birileri sormuştur!

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025