Komando İbrahim’in acıklı öyküsü
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Komando İbrahim’in acıklı öyküsü

08.04.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

İbrahim Karagül’ü kıskanıyor muyum? Evet. “Nesini” diyorlar, “saçlarını” diyorum.
Baba nasihati, müdür yasağı, mahalle baskısı, kellik korkusu derken o treni kaçırdık. İsmet Özel’in “matarasındaki tuzlu su”yduk. Başımız açık kaldı. Saçlarımızı ortadan ikiye ayırdık. Kimin ülkesinden geçsek şakaklarımızdaki dövmeler bizi ele verdi.
İnsanın saçlarının uzaması hürriyettir. Otoriteye başkaldırıdır.
Balyoz kumpasının ardından ziyarete gittiğim komutanların birçoğu saç uzatmıştı. Çekincemi yenip sorduğumda, aynı şeyi duyuyordum. Neredeyse 40 yıl taşıdıkları üniforma üstlerinden çıkarılınca saçları serbest kalmıştı.
Kutsal kitaplara bile uzanır...
Leonard Cohen’den dinlerken sevgilinin gözüne bakarak söyleriz: Hallelujah.
“Seni bir sandalyeye bağladı, tacını kırdı, saçlarını kesti ve dudaklarından yakarışı aldı” sözleri ne anlatıyor? Bir şarkının içine “Samson ve Delilah”ın Tevrat’a ve İncil’e giren hikâyesi sığmış. Güzel Delilah, bütün gücünü saçlarına borçlu Samson’u aşkıyla kandırmış. Örgülü saçlarını kesmiş ve onu esir etmiş. “Hallelujah” ya da “elhamdülillah”, Samson’un yakarışıdır.
Uzun saç, kudretin ve baş eğmezliğin de sembolüdür.

Samson Karagül’den Komando İbrahim’e
Yeni Şafak’ı yöneten İbrahim Karagül geçen hafta “31 Mart darbesi” dedi ya. Belediye başkanı değişirse köprünün iş makineleriyle kesilip iktidarın devrileceğini söyledi ya. AKP dışında oy verenleri neredeyse “örgüte yardım ve yataklık eden” durumuna getirdi ya.
Türk Dil Kurumu’nun 6 yıl önce “darbe” tanımına “demokratik yollardan yararlanarak” ifadesini soktuğunu görmüştüm. Yine de “bu kadar da olmaz” dedim.
Sadece ben değil. Eski arkadaşlarıyla konuştum. Bir zamanlar birlikte mücadele ettikleri “İbrahim”i tanıyamıyorlardı. Bir zamanlar otoriteyi sorgulayan sol esintili İslamcı dergiler çıkarmışlardı. Kimisi de Afganistan’da ya da Irak’ta AKP politikalarını Karagül’le birlikte yerden yere vurmuştu. Hrant Dink’le Nihat Genç’in, Ertuğrul Günay’la Fikret Başkaya’nın yan yana geldiği Doğu Toplantıları’nı hatırlayanlar da vardı.
Çorlulu Ali Paşa Medresesi’nin taburesindeki o yokluk günleri, yerini makam arabasının penceresinden hayata bakmaya bırakınca neler olmadı ki? Uçağa binip Rusları da vurdu, tankla Şam’a da girdi. Amerika’ya füze de salladı, Mısır’a gemilerle de savaş açtı. Kâbe’ye savunma siperleri de kazdı, sınır boylarına birlikleri de gönderdi. Samson’un Filistin’i yerle bir ettiğini biliyorduk da Karagül’ün ülkenin yarısına açtığı savaş sizce de fazla olmadı mı?

Albayrak’ın İstanbul işleri
Şimdi ne Tanrı ne din ne de yıkmak istedikleri Cumhuriyet.
Tek yıkılmaz tabuları var: Patron ve parası.
Gazetelerinde herkesi eleştirebilirsiniz. İşverenler aleyhindeki fısıltınıza işaret parmaklarıyla sus işareti yaparlar. Nereye gitti Yeşilçam’ın yoksul evlerden yeşeren filmleri. Şimdi onların televizyon dizilerinde, saray evlerdeki topuk seslerinin yankısından konuşulan replikleri duyamıyoruz.

Karagül, girdiği son İstanbul savaşının sahibini, Yeni Şafak’ın patronu Albayrak Grubu’nu yazabilir mi?
Aldıkları İstanbul metro ihalesini anlatabilir mi? Yasalar delinerek bir seçim öncesi damatlarına verilen VIP otobüs ihalesini irdeleyebilir mi? İSKİ’nin ve İGDAŞ’ın sayaç okuma işlerinden, belediyenin araç kiralama ihalelerinden söz edebilir mi? 169 villalık Hilal Konakları’ndan ya da 121 villalık Başakşehir Villaları’ndan bahsedebilir mi? Halkalı’daki Güneş Park ya da Esenler’deki Kemer Park... Binlerce konutluk inşaat projelerinin maliyetini hatırlatabilir mi? Bayrampaşa Ticaret Merkezi ya da İETT Ayazağa Garajı inşaatını? İstanbul’da katlı otopark ihaleleri alıyorlar, hastaneler inşa ediyorlar. Belediyenin reklamlarını kapıyor, binlerce gazetelerini satıyorlar.
Albayraklar’ın kırık dökük bir otobüsle başlayıp holdinge uzayan hikâyeleri hep İstanbul Belediyesi ile kesişiyor. Belediye yolsuzluklarında “olağan şüpheli” oluyorlar. Mustafa Albayrak, 2001 yılında, yani AKP iktidarda bile değilken DGM’de verdiği ifadede ne demişti: ‘‘1994 yılından bu yana Büyükşehir Belediyesi’nden 33 ihale aldım.”
Sonraki yılları siz düşünün. Sadece damatlarının, bir yılda, bir şirketiyle, belediyeden 250 milyonluk ihale topladığını biliyoruz.

Gülen’in Yeni Şafak’taki fedaileri
15 Temmuz’un ardından “Fethullah Gülen Hocaefendi’nin Fıkhını Anlamak” isimli kitabını savcılara anlatan yazar Yeni Şafak’ta. Pensilvanya’ya el öpmeye giden öbürü de Yeni Şafak’ta. FETÖ’nün Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı yöneticisi de Yeni Şafak’ın kalemi. Ama 31 Mart’ta sandığa gidenler terörist, öyle mi?
Ülkemizin her fikirden yurttaşının emperyalizmi sorgulamasından, bağımsız bir ülke istemesinden mutlu oluruz. Ama Albayrak’ın ihaleleri vatan değildir. Albayrak’ın otobüsleri ordu değildir.
Samson girdiği savaşın sonunda kendisiyle birlikte herkesi yok etmişti.
Keşke İbrahim Karagül patronunun kapısını çalsa. “Sizin ihalelerinizin fedailiği için taşıdığım bu komando kıyafeti bana artık dar geliyor” dese. Kapıyı çekip çıkarken masanın üzerine de bir tutam saç bıraksa.
İpek takım elbiselerinden, lüks arabalardan, deri koltuklardan başka kaybedeceği bir şey yok. Kazanacağı bir dünya var.

Yazarın Son Yazıları

İddianame aşamasında bir anda dosyadan çıkan fezleke!

İnsan ne anlatırsa anlatsın ancak eylemiyle anlaşılır.

Devamını Oku
18.12.2025
Askerlerin 175 milyonu nereye gitti

“Senin” dediklerinin akıbetini sorunca senin sandığının senden ne kadar uzakta olduğunu görürsün.

Devamını Oku
15.12.2025
Ne olduğunu görmüyor musunuz?

Her “Bak” dediğimizde gözler kapanıyorsa işaret ettiğimizi gösterebilir miyiz?

Devamını Oku
11.12.2025
Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025