Teğmenler kararı nasıl değiştirildi
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Teğmenler kararı nasıl değiştirildi

03.07.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Zaman, anı bir atom yoğunluğunda biriktiriyor.

Ne kolay konuşup geçiyoruz. Sanki her yeni olay bir eskisini dibe bastırarak unutturuyor.

Oysa daha dün konuştuk. Üstüne kavgalar ettik. Geçen yıl, 30 Ağustos’ta, Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyerek kılıç çattıktan, anayasaya bağlılık andı içtikten sonra üniformaları üzerlerinden sökülen teğmenlerden söz ediyorum.

Önümde yeni çıkan bir kitap duruyor. Gazeteci Ersin Eroğlu, son dönemde sıkça konuştuğumuz “teğmenler” konusunu Cumhuriyet için baş veren Kubilay’dan bugüne ele almış. Elbette son bölümü geçen yılki hadiseye ayrılmış.

ATATÜRK HARBİYE'DEN SİLİNİYOR

Eroğlu’nun kitabında, soruşturma dosyası ayrıntılarıyla yer alıyor. Biliyorsunuz, her yıl edilen yemin, bir anda programdan kaldırılmıştı. Teğmenler buna rağmen geleneği tekrar ettirmişti. Teğmenlerin hassasiyetinin nedenini, Teğmen İzzet Talip Akarsu savunmasında şöyle anlatmış:

“Tören provalarının başlaması sonrası, tören yönetmeliğinde yemin üzerindeki değişiklik üzerine arkadaşlar bu metnin tekrardan değiştirilmesinin teklifi yönünde bana telkinlerde bulundular. Ben de bunun üzerine sıralı amirlerime silsileyi atlamaksızın gerekli tekliflerde bulunmak için kendileri ile görüştüm. Sonraki süreçte taburdaki arkadaşlarım bu konu üzerinde daha da ısrar ettiler. Bu ısrarın nedeni benim de katıldığım okulun kültür ve geleneklerinde süregelen değişiklikler ve özellikle kurucu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ismini, değerini hafızalardan silmeye yönelik değişiklikler olduğunu düşünüyorum. Bunu açacak olursak 2019’dan itibaren eğitim-öğretim gördüğümüz Kara Harp Okulu’nda özellikle Atatürk ile özdeşleşmiş marşların (İzmir Marşı, Biz Atatürk Gençleriyiz Marşı, 10. Yıl Marşı vb.) ve yürüyüş kararlarının (En Büyük Türk Atatürk, Sarı Saçlı Mavi Gözlü vb.) yasaklanması bizi derinden üzen ve hayal kırıklığına uğratan olayların başında gelmektedir. Bu olaylar eski okul komutanımız G.Y. döneminde olan olaylardan sadece birisidir.”

Asıl derdin “yemin” değil, Harbiye’den Atatürk’ün silinmesi projesi olduğu olayın kahramanının ifadelerinden anlaşılıyor.

İLK OYLAMA TEĞMENLERİN LEHİNE

Kitapta, ifadesi alınan en üst rütbeli isim olan Korgeneral G.Y’den Harbiye’nin bahçıvanı R.K’ye kadar hemen herkesin anlatımları var.

Biliyorsunuz, teğmenler hakkındaki soruşturma, 4’e karşı 5 oyla ihraçla sonuçlandı.

Ancak...

Kitap sayesinde, daha önce duyduğum, ancak teyit edemediğim bir olayın detaylarını öğrendim.

Eroğlu, şöyle aktarıyor: “Teğmenlerin Yüksek Disiplin Kurulu’nun karşısına çıktığı 16 Ocak ile ihraç kararının açıklandığı 1 Şubat arasında Kara Kuvvetleri’nde hareketli günler yaşanıyordu. Teğmenler savunmasını yaptıktan sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan ayrıldı. İlk oylama orada yapıldı. Oylama sonucunu öğrenmek için ulaştığım askeri kaynaklar ilk oylamada komutanların 7’sinin ihraca karşı oy kullandığını kaydetti.”

Evet, Eroğlu’nun konuştuğu kaynaklar, ilk oylamanın 7’ye karşı 2 teğmenlerin lehine olduğunu söylemiş.

BASKI İLE OYLAR DEĞİŞTİ

Eroğlu, devamını şöyle anlatıyor:

“Haber, önce Beştepe’ye ardından Milli Savunma Bakanlığı’na ulaştı. Tanrılar, kurban istiyordu. Yüksek Disiplin Kurulu üyelerine baskılar yapıldı. Hepsiyle tek tek görüşüldü. Kara Kuvvetleri Komutanı Selçuk Bayraktaroğlu kararın ‘oybirliğiyle ihraç’ şeklinde olması gerektiğini iletiyordu.”

Eroğlu’nun söylediğine göre ilk oylamanın sonucu, daha sonra yukarıdan yapılan baskılar ile değiştirilmişti:

“Baskı bir yerden sonra sonuç verdi ancak karar yine oybirliğiyle çıkmadı. İhraca karşı çıkan YDK üyelerinden üçü oyunu ihraçtan yana çevirdi. Şerh koyan 4 komutanın kararı ise değişmedi.”

Kitabı okuduktan sonra Ersin Eroğlu’nu aradım. Anlattıklarını, yaşayanlarla görüşüp teyit etmişti. Yazdıklarından emindi.

Meğer başta teğmenlerin lehine çıkan karar sonradan değiştirilmiş. Yine de direnen dört asker, teğmenlerin lehine karar çıkaramasa da tarihe kritik bir not düşmüş. Disiplin Kurulu üyelerini arayanlar hâkimleri de kararları için arıyorlar mı diye düşünmeden edemedim.

ANDI YAZAN BİLE GİTTİ

Elbette biliyoruz, hayat onlar için kolay olmadı. Karara şerhte direnen Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Tevfik Algan, kızağa çekilmesi üzerine, 19 Şubat’ta istifa etti. Kara Kuvvetleri Komutanlığı Lojistik Başkanı Tuğgeneral Hakan Tutucu, “geçici görevlendirme” ihtimali üzerine, 28 Şubat’ta istifa dilekçesini verdi. Oysa Hakan Tutucu, 6 Şubat depremlerinde emir beklemeden İskenderun’da ilk gece enkaza girerek askerleriyle 22 kişiyi kurtaran isim olarak akıllarda yer etmişti. Biliyorsunuz sadece onlar değil, 5 teğmenle birlikte, onların komutanlığını yapan Albay Mustafa Alper Topsakal, Yarbay Halit Türkoğlu ve Binbaşı Murat Ertürk de ihraç edildi. Yıllarını dağlarda terörle mücadeleye vermiş askerlerdi.

Böylece, Harbiye’de “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sözleriyle akıllara kazınan o yemin, 10 askeri üniformasından etti.

Bu kadar değil...

Ersin Eroğlu, 1995 yılında Kara Harp Okulu’nda o yemini yazarak ilk kez okuyan Metin S’yi de bulmuş. Özel Kuvvetler’den emekli olan Metin S., bu olaya kadar Milli Savunma Üniversitesi’nde ders veriyormuş. Yıllar önce metni onun yazdığı anlaşılınca derslerine son verilmiş.

Başından sonuna kadar okuduğum kitap, teğmenlerin değil ama onları tasfiye edenlerin son derece organize ve maksatlı bir iş yaptığını gösteriyor. Atatürk’ü silmek, Cumhuriyete bağlılığı yok etmek, gücü kullanıp gözdağı vermek... Kim bilir, belki de bir karikatüre tepki görüntüsü altında şeriat sloganları atıp ölmekten-öldürmekten bahseden organize grubun şiddet eylemleri de teğmenlere karşı yapılan tasfiye operasyonun devamıdır.

Bir güne bir asrın sorunları birikiyor. Belki en büyük hazinemiz hızla geçip gidene rağmen diri tuttuğumuz hafızamız.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025