Ebru Kılıçoğlu

Helva

24 Kasım 2020 Salı

As kadrosuna göre epey eksiği olsa da, Galatasaray’ın genç futbolculardan oluşan 11'i Kayserispor karşısında umut vaat eden bir futbolla başlıyor maça. İlk 45 dakikasında, bolca koşuyor, baskı yapıyor, oyunu Kayserispor sahasına yığıyorlar. Kağıt üzerinde 4-1-4-1 diziliş. Ancak Feghouli sık sık Taylan’ın yanına gelerek orta sahaya destek oluyor. Onun bu desteğiyse kanatların daha rahat ileri çıkmasını sağlıyor. Öte yandan bütün bu çabalara rağmen ortaya çıkan tablo: Un var, şeker, var, yağ var ama niye helva çıkmıyor bundan sorusu oluyor... Zira girilen birçok net pozisyondan bir gol üretememek güç aslında... Kayserispor’a gelince 4-4-1-1’lik dizilişinde sadece Denis Alibec’in kovaladığı kontrataklar var ilk yarıda. Bir de tabii Galatasaray’a karşı tek başına mücadele veren ve başarılı da olan kaleci Lung’un çabaları. Bunun dışında sadece gol yememeye konsantre oluyorlar. Ancak bu tablo ikinci yarıda değişiyor.

Galatasaray’ın pozisyon zenginliği ve futbol temposu ilk yarıya göre azalınca Kayserispor da rakip yarı sahaya gelmeye başlıyor. Her ne kadar çok yıpratıcı olmasalar da. Ev sahibi takımsa, ürettiği pozisyonları tamamlamakta bu yarıda da (üstelik de Lung sakatlanıp çıkmışken) bir futbol zekâsı gösterememeye devam ediyor. Galatasaray’ın umutsuzca aradığı gol, Muğdat’ın Linnes’e yaptığı hareket sonucu verilen penaltı sayesinde geliyor. 63. dakikada Muğdat’ın atılmasıyla Kayserispor 10 kişi kalırken Galatasaray da Diagne ile penaltı golüne kavuşuyor. 10 kişi kalmış, pek de varlık gösterememiş rakibe karşı bu durumun avantaj olması gerekir değil mi? Öyle olmuyor. Onun yerine Kayserispor’un ilk ciddi atağı 71. dakikada Campanharo’nun uzaktan vuruşuyla ağları buluyor. Goldeki en önemli ayrıntı, kaleci Fatih’in pozisyonu VIP koltuk bulmuş masum seyirci gibi ‘ilgiyle’ ön sıradan izlemesi! Oyuncu değişiklikleri, Galatasaray’ın artan baskısı yetmiyor. Zira baskı var ama o baskının bir ‘şuuru’ yok. Özetle bu un, yağ, şekerden çıkan helvayla Galatasaray ancak giden iki puanın ‘helvasını’ yemekle yetiniyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kazanç ve kayıp 16 Nisan 2024
Hamur 3 Nisan 2024
Füzyon 18 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları