ABD: Faşizmden önce son çıkış

02 Kasım 2020 Pazartesi

Çeşitli kamuoyu yoklamalarını birleştirerek en sağlıklı sonuçlara ulaşan “projects.fivethirtyeight.com”, Trump ve Biden’ın kazanma şanslarını, 40 bin simülasyondan sonra cuma günü itibarıyla sırasıyla yüzde 10 ve yüzde 90 olarak; delege sayısını 191’e 347, genel oy oranını yüzde 45.4 ve yüzde 53.3 olarak hesaplıyordu. Ancak, ağustostan kasım ortasına kadar Biden’dan yana giderek güçlenen trendin, kasım ortasından bu yana Trump’tan yana yumuşamaya başladığı görülüyor.

Yine de Biden kampanyasının mali kaynaklarının Trump’ınkinden çok daha büyük olmasını, Financial Times’ın “iş çevreleri Trump’tan uzaklaşıyor” gözlemini... Güvenlik bürokrasisinin, Trump’ın yönetiminde çalıştıktan sonra ayrılan üst düzey görevlilerinin, kimi Cumhuriyetçi Parti Ulusal Konseyi eski başkanı gibi Cumhuriyetçi liderlerin Trump’ı şiddetle eleştiren açıklamalarını da ekleyince, resim Biden’ın zaferinden yana adeta önlenemez biçimde şekilleniyor. 

‘13 Anahtar’

Sık sık yanılan kamuoyu yoklamalarının aksine, tarihçi Prof. Allan Lichtman, 1860’tan bu yana tüm Amerikan seçimlerini inceleyerek geliştirdiği “13 Anahtar” yöntemiyle 1984’ten bu yana tüm başkanlık seçimlerinin sonuçlarını (2016 seçimleri de dahil) önceden bilmiş. Lichtman, “13 Anahtar” yöntemi DOĞRU ya da YANLIŞ olarak cevaplanacak önermelerden oluşuyor. “DOĞRU” iktidarın adayına, “YANLIŞ” muhalefetin adayına yazılıyor. Bunları yarınki seçimlere uygularsak:

1) İktidar partisi, ara seçimlerde meclis sandalye sayısını artırdı: YANLIŞ. 2) İktidar partisinin adayına parti içinden rakip yok: DOĞRU. 3) İktidar partisinin adayı iktidardaki başkan: DOĞRU. 4) Bir 3. parti ya da bağımsız aday yok: DOĞRU. 5) Ekonomi, seçim döneminde resesyonda değil: YANLIŞ. 6) Başkanın döneminde gelir artışı, önceki iki dönemin ortalamasından büyük: YANLIŞ. 7) İktidar, ülke politikasında önemli değişikler yapıyor: DOĞRU. 8) Toplumsal huzursuzluk yok: YANLIŞ. 9) İktidarı kirleten bir skandal yok: YANLIŞ. 10) Uluslararası alanda önemli bir siyasi-askeri yenilgi yok: DOĞRU. 11) Önemli bir siyasi-askeri başarı var: YANLIŞ. 12) İktidardaki aday karizmatiktir ya da ulusal kahramandır: YANLIŞ. 13) Rakip karizmatik ya da ulusal kahraman değildir: DOĞRU.Sonuç: 6 DOĞRU, 7 YANLIŞ: Biden kazanıyor.

Ancak başka şeyler de var...

Bu kadar sınanmış bir modeli sorgulamak zor. Ancak 5. Anahtarı etkileyecek gelişmeler var. Son veriler ABD ekonomisinin III. üç aylık dönemde, yıllık bazda yüzde 33.1 ile 1950’den bu yana en büyük sıçramayı sergilediğini gösteriyor. Doğru, bu sıçrama çok düşük bir noktadan geliyor, büyüme ekonomi içinde çok eşitsiz dağılıyor. Yine de son anda gelen bu yüzde 33.1 büyümenin propaganda değerini azımsamak zor. 

İkincisi, Litchman’ın modeli seçimlerin olağan koşullarda yapılacağını varsayıyor. Oysa, “süreç olarak faşizm” bir “kültür savaşı” ve bir “yumuşak darbe” olasılığı var. Trump’ın atadığı 300’den fazla hâkim, Anayasa Mahkemesi’nde ve kritik eyaletlerde, yüksek mahkemelerde belirleyici konuma geldi. Geçen hafta Wisconsin Yüksek Mahkemesi, postayla verilmiş oyların, seçim gecesinden sonra sayılamayacağına karar verdi. Böylece Trump’ın posta idaresine ve Cumhuriyetçi valilere posta sürecini yavaşlatmak için yaptığı baskıların seçim sonuçlarını etkileme olasılığı arttı. Anayasa Mahkemesi’nde hâkim Cavanagh, seçimlerde hile yapılması durumunda kendilerine düşecek görevden (kimin kazandığına karar verme yetkisini kullanmaktan) söz etmeye başladı. Son Trump ataması, hâkim Barrett, atama sürecinde, Kongre Komisyonu’nda bu yönde sorulara cevap vermedi. 

Cumartesi günü Trump yanlıları Texas’ta Biden konvoyuna saldırdı. Polis North Carolina’da Biden yanlısı bir yürüyüşü gazlayarak dağıttı. Trump, “I Love Texas” tweet’iyle saldırıları destekledi. Trump yanlısı faşist grupların seçmene baskı yapma, seçim sonuçları açıklanırken şiddet ortamı yaratma, Trump’a bağlı federal polisin sokaklara inme olasılığı, Trump’ın hem “hazır olun” çağrısıyla, 2 göstericiyi öldüren beyaz militanı savunan ifadeleriyle hem de geçen hafta “Harris ve Biden’a suikast yapılabilir” gibi “şakalarıyla” giderek artıyor. ABD’de demokrat-ilerici seçmen seçimlere, “faşizm sürecini” durdurma umuduyla, “demokrasiyi” kaybetme korkusu arasında belirsizlik içinde gidiyor. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları