Avrupa Futbol Şampiyonası kapatılsın… Olimpiyat kalsın…
Feyzi Açıkalın
Son Köşe Yazıları

Avrupa Futbol Şampiyonası kapatılsın… Olimpiyat kalsın…

20.07.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Öyle ya; muhterem siyasi büyüklerimiz Anayasa Mahkemesi, Halkların Demokratik Partisi ya da Türk Tabipleri Birliği gibi “o an canlarını sıkan!” her kurumun derhal kapatılmasını isteyebiliyorsa, biz de neden Avrupa Futbol Şampiyonası için benzer istekte bulunamayalım... Üçüncü Dünya Savaşı’nın dillendirildiği bir zamanda, ulusları birbirine kolayca düşmanlaştıracak sloganların atıldığı, modern çağ gladyatör dövüşü organizasyonlarının yasaklanmasını neden istemeyelim…   

Şaka bir yana, futbol (ama yalnızca futbol) dünyanın en güzel takım oyunudur. Yaratıcılığa prim verdiği, dünyanın her köşesinde benzer kurallarla oynanabildiği ve oyunun doğasındaki değişkenlikle izleyiciye zevk verdiği için çok değerlidir futbol. Gelgelelim, böylesine yaygın bir izleyici kitlesini barındırıyor olması, futbolun yönetimini ele geçirme kavgasını da beraberinde getiriyor. Bu, dünyada da böyle, Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) son seçimlerinde görüldüğü gibi ülkemizde de böyle. Her anlamda güçlü insanlar futbolu yönetmeye soyunuyor. Avrupa Futbol Şampiyonası ödül törenini hatırlayınız; saha ortasındaki sahneye doğru yürüyen FIFA Başkanı Sloven Avukat Aleksander Ceferin ile yeni seçilen TFF başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu arasında, en azından vücut dili açısından benzerlikler bulacaksınız!

Dört yılda bir yapılan Avrupa futbol şampiyonaları, turnuvada yer alan ulusların kolaylıkla ulaşabileceği mesafelerdeki ülkelerde organize ediliyor. Dolayısıyla her ülkenin onbinlerce vatandaşı, takımlarının maçlarını yerinde izleme şansını yakalayabiliyor. Sporcular ile o ulusun vatandaşları arasında, stadyumların yapısından da kaynaklanan müthiş bir fiziksel ve duygusal etkileşim oluşuyor. Böylesine direk bir ilişkide mesaj trafiği çok çabuk ve net ilerlediği için örneğin, Merih Demiral ya da Arnavut Mirlind Daku’nun saha içindeki ideolojik işaretleri yerini hemen buluyor, kitleleri harekete geçiriyor. Bundan başka, ulusalmarşların saygıyla dinlenme geleneği, ahir zaman arenası olan stadyumlarda bozulabiliyor. Ulusal marşı ıslıklanan bir ülke vatandaşı sıra rakibine gelince bu kez onu ıslıklıyor. Futbolcu ise, lig maçlarında olduğundan daha farklı olarak, hakemi yanıltmaya dönük çirkin bir futbol sergileyebiliyor. Bu provakatif davranışlar stadyumun tansiyonunu yükseltip, rakip takıma (ülkeye!) karşı düşmanlık üretiyor. 

Oysa olimpiyatlar öyle değil... Olimpiyat bir ülkeye değil, onun bir şehrine aittir. Söz gelimi 2024 yaz oyunlarının sahibi Fransa değil, Paris’tir. Şehirler dişi olarak tanımlandığı için olimpiyat da daha zarif olan dişi yapıdadır. Söz gelimi, oyunların çekirdeği sayılan atletizm yarışlarının yapıldığı olimpik stadyumda, izleyici ile sporcu arasındaki fiziksel bağ, aradaki tartan pist yüzünden futboldaki gibi kurulmaz. Olimpik stadyumda birkaç yarışma aynı anda ve stadyumun değişik köşelerinde yapıldığı için, izleyicinin konsantrasyonu dağılmıştır. Böylece, futbolda olduğu gibi şovenist tezahüratlar stadın tamamını kaplamaz, etki alanı bulmaz. Diğer küçük yarışma alanlarında ise bir ülke izleyicisinin mutlak çoğunluğu söz konusu olmadığından, rakibine karşı daha hoşgörülü davranılır. Olimpik ruhun pozitif bulaşıcılığı tribünde hissedilir.

Her ne denli, “Citius, Altius, Fortius” yani “daha hızlı, daha yüksek, daha güçlü” olimpik sloganı ana tema olarak anılagelse de, olimpiyatlar artık daha hareketli ve izlencesi yüksek bir Amerikan oyunu olmaya doğru evriliyor. Böylesine değerli bir organizasyonun medya haklarının elde tutulması, yarışmaların görüntülenmesi ve bunların pazarlanmasıyla elde edilen gelirin kullanımı olimpiyatları benzerlerinden ayırıyor. Olimpiyatı düzenleyen şehir, yarışmayı izlemeye gelen konuklardan gelir elde etmeyi planlarken, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) için sponsorların görünümünün sağlanacağı televizyon yayınları önem kazanıyor. Olimpiyatlarda amaç futboldan daha fazla olarak, yayınların beş kıtada evlere girebilmesidir. Başarı böyle ölçülür. 42 ayrı disiplinde ve değişik alanlarda düzenlenen oyunlar, futbol organizasyonlarında olduğu gibi onbinlerce fanatiği aynı arenada buluşturmadığı için ulusal şovenizm de körüklenmemiş olur. Herkes ülke sporcusunun başarısının gururunu bireysel olarak evlerinde yaşar.

Onun için “futbol kapatıla, her kim yönetiyorsa kellesi vurula” demiyorum ama Pierre de Coubertin’in ülkesinde düzenlenecek yaz oyunlarını izleyerek farkı görmenizi istiyorum.

Yazarın Son Yazıları

Türk bisikleti nereye?

Yazının konusu yarışmacı, elit bisiklet sporu ve sporcusudur.

Devamını Oku
08.10.2025
Emine Abla Turizmi

Bir Doğu Karadeniz gezisi öncesi Google’da konuk değerlendirmeleri arandığında, göze ilk çarpan, hizmet sektöründeki sözgelimi “Emine Abla ve Ali Abi” betimlemeleri oluyor.

Devamını Oku
02.09.2025
Her şey Yerel Yönetimler Yasasıyla başladı

Her şey değil tabii ki; taşradaki/yereldeki ganimetin üretimi ve paylaşımını öngören bu yasaya sıra geldiğinde, ülkedeki kamuya ait varlıklar çoktan görücüye çıkmış, satılmıştı bile.

Devamını Oku
13.07.2025
En iyimiz en çalışkanımızdı…

Bu sözleri CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kaybettiği yakın çalışma arkadaşı, Manisa Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’ in ardından söylemişti.

Devamını Oku
11.06.2025
Siyasi tutuklamaların taşradaki etkisi

Yazının başlığında ‘siyasi gözaltı’ ya da ‘tutuklama’ sözleri yer alınca, bu anlatımın öznesinin CHP olduğunu anlıyoruz.

Devamını Oku
01.06.2025
Özgür Özel nasıl koşuyor

Özgür Özel nasıl koşuyor

Devamını Oku
27.05.2025
Kötülüğün resmini çizdiler

Kötülüğün resmini çizdiler

Devamını Oku
25.05.2025
En Batı’daki Doğu Fas

En Batı’daki Doğu Fas

Devamını Oku
27.04.2025
AKP umudu çoğalttı!

AKP umudu çoğalttı!

Devamını Oku
24.03.2025
Yarınını Yaren leylek gibi bekleyen halk

Yarınını Yaren leylek gibi bekleyen halk

Devamını Oku
16.03.2025
14 Şubat Sevgililer Günü’nde sevgisizlik

14 Şubat Sevgililer Günü’nde sevgisizlik

Devamını Oku
16.02.2025
Hristiyanlıkla ilgili bişey…

Hristiyanlıkla ilgili bişey…

Devamını Oku
07.01.2025
2024 yılı bir büyük şakaydı…

2024 yılı bir büyük şakaydı…

Devamını Oku
04.01.2025
Birden fazla Vietnam

Birden fazla Vietnam

Devamını Oku
19.12.2024
AKP’nin demokrasi şöleni kongreleri

AKP’nin demokrasi şöleni kongreleri

Devamını Oku
12.10.2024
Tasarruf tedbirini bahane eden yerel basın

Tasarruf tedbirini bahane eden yerel basın

Devamını Oku
22.08.2024
Olimpiyat açılış ve kapanıştan ibaret değildir

Olimpiyat açılış ve kapanıştan ibaret değildir

Devamını Oku
09.08.2024
Avrupa Futbol Şampiyonası kapatılsın… Olimpiyat kalsın…

Avrupa Futbol Şampiyonası kapatılsın… Olimpiyat kalsın…

Devamını Oku
20.07.2024
3 Haziran Dünya Bisiklet Günü’nde Nâzım Hikmet

3 Haziran Dünya Bisiklet Günü’nde Nazım Hikmet

Devamını Oku
03.06.2024
Cumhuriyet’le tanışıklığımın kırkıncı yılında

Cumhuriyet’le tanışıklığımın kırkıncı yılında

Devamını Oku
09.05.2024
Ah şu çöl tozları

Ah şu çöl tozları

Devamını Oku
27.04.2024
Son Güneş Tutulması örneğinde bilimin popülerleştirilmesi

Son Güneş Tutulması örneğinde bilimin popülerleştirilmesi

Devamını Oku
13.04.2024
Umarım 2054 yerel seçimlerinde

Umarım 2054 yerel seçimlerinde

Devamını Oku
30.03.2024
Ergun Hiçyılmaz’ın ardından

Ergun Hiçyılmaz’ın ardından

Devamını Oku
14.02.2024
Deve pazarlığı

Deve pazarlığı

Devamını Oku
27.01.2024
Ülke tarihinin gördüğü en ‘siyasi’ yerel seçim

Ülke tarihinin gördüğü en ‘siyasi’ yerel seçim

Devamını Oku
10.01.2024
Seçmece başlıklarla 2023 yılı özeti

Seçmece başlıklarla 2023 yılı özeti

Devamını Oku
31.12.2023
Cumhuriyetin başkenti Ankara ve Anıtkabir

Cumhuriyetin başkenti Ankara ve Anıtkabir

Devamını Oku
29.10.2023
100. değil asıl 101. yılın nasıl kutlanacağı önemli

100. değil asıl 101. yılın nasıl kutlanacağı önemli

Devamını Oku
27.10.2023
Hızır'ın malları

Hızır'ın mallar

Devamını Oku
22.10.2023
Sıradanlaştırılıp değersizleştirilen 100. yıl kutlamaları

Sıradanlaştırılıp değersizleştirilen 100. yıl kutlamaları

Devamını Oku
18.10.2023
Derna’nın trajedisi

Derna’nın trajedisi

Devamını Oku
15.09.2023
Yerel seçimler neden hayat memat meselesi oldu

Yerel seçimler neden hayat memat meselesi oldu

Devamını Oku
10.09.2023
Doğanay Güzelgün’ün katili kim?

Doğanay Güzelgün’ün katili kim?

Devamını Oku
19.07.2023
Deniz’in babası

Deniz’in babası

Devamını Oku
17.07.2023
Siyasal İslam yazın yol alır

Siyasal İslam yazın yol alır

Devamını Oku
28.06.2023
Merve Dizdar umudu çoğalttı

Merve Dizdar umudu çoğalttı

Devamını Oku
29.05.2023
Bak, bi tanesi

Bak, bi tanesi

Devamını Oku
12.05.2023
23 Nisan Bebek Bayramı

23 Nisan Bebek Bayramı

Devamını Oku
23.04.2023
Depremin siyasi artçısı

Depremin siyasi artçısı

Devamını Oku
04.03.2023