Figen Atalay

Yürümek özgürlüktür

06 Temmuz 2017 Perşembe

Adalet Yürüyüşü’nün 21. günü sabahında, kortejin en sonunda, “Geliyoruz zincirleri kıra kıra” şarkısı eşliğinde attığım her adımla içimdeki özgürlük hissi daha da büyüyor.

Hemen yanı başımdaki “dinlenme otobüsü”nden İnen 67 yaşındaki Ferzan Hanım zihnimi okumuş gibi “bu yürüyüş bana özgürlüğümü hissettiriyor. Yürürken kim bana engel olabilir ki” diyor. Kumburgaz’dan iki arkadaşıyla sabah 5’te yola çıkan Ferzan Hanım’ın “Neden buradasınız?” sorusuna cevabı “Bu yaşta ezanla kalkarak buralara geldim ve yürüyorum, çünkü bu vatan bizim.”

Emekçilere adalet

Emekçiler için yürüdüğünü söyleyen DİSK’in bankacılık işkolundaki ilk kadın sendika yöneticilerinden Fatma Yıldırım, “Sınıf mücadelesi öldürülerek köleliğin temeli atılıyor. Düşünce özgürleşmedikçe yaşam hep tutsaktır” diyor.

Adalet terazisi

Aslen Adanalı olan, İstanbul Sultangazi’de yaşayan Akkuç Kurt, babasından miras kalan teraziyi 3 günde “adalet terazisine” çevirerek dünkü yürüyüşü 7 kiloluk bu teraziyle yaptı. Kızım Zeynep ve arkadaşı Gökçe ile birlikte fotoğraf da çektirdiğimiz Kurt, teraziyi tasarlama sürecini şöyle anlattı: “Bu terazi evde duruyordu. Adalet yürüyüşü başlayınca ihtiyaç gördüm, kendim tasarladım ve 3 günde bitirdim. Bununla yürümek zor, çok ağır ama ilgi çok. Herkes alkışlıyor bana teşekkür ediyor.”

Öğlen nohut pilav

Bu kadar hızlı karar verilmesine ve bunca kalabalığa rağmen bu kadar iyi organize edilmiş, disiplinli, temiz, saygı, sevgi dolu bir yürüyüş ben görmedim! Görene kadar da inanmak imkânsız. Arkada tek çöp kalmıyor. Sürekli herşey toplanıyor. Mola yerine vardığımızda kafamdaki, binlerce insan ne yiyecek ne içecek, tuvalet sorunu nasıl çözümlenecek, saatler nasıl geçecek sorularının yanıtları da şöyle:

* Tertemiz tuvalet karavanları var. Sayıları da yeterli, kimse sıra beklemiyor.

* Su, çay, yoğurt, elma her yerde.

* Öğlende çorba, etli nohut, pilav ekmek paketleri dağıtıldı. Hiç itiş kakış olmayan bir kuyrukta kısa süre bekleyerek yenildi yemek.

* Kuyrukta beklemeyen, oturduğu yerden kalkmayana da hem meyve, hem yemek servisleri yapıldı.

* Molanın verildiği 11.30’dan yürüyüşün ikinci aşamasının başladığı 15.00’e kadarki süreyi yürüyüşçüler, dinlenerek, halay çekerek, sohbet ederek, kitap okuyarak geçirdi.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları