Yeşil Sahada Kan İzleri...
Hüseyin Baş
Son Köşe Yazıları

Yeşil Sahada Kan İzleri...

06.02.2012 04:59
Güncellenme:
Takip Et:
\n

\n

Le Monde gazetesinin muhabiri tarihte eşine benzerine rastlanmayan futbol faciasını maçlara özgü bir biçimde dile getirmiş: Ev sahibi Port Said takımı Kahireli ezeli rakibini üçe karşı bir golle yenilgiye uğratmıştı. Ne ki bilanço salt bu net sonuçla bitmemiş ve kısa sürede skora 74 ölü, bini aşkın yaralı da eklenerek futbol tarihinin en kanlı olaylarından biri, belki de ilki yaşanmıştır.

\n

Bu skor, kuşkusuz futbola yabancıdır. Daha çok karşılıklı küfürleşmeler, karşıt taraftarların yenilgiye öfkelenerek koltukları yakmaları, bazen de arbedeye varan çatışmalar maçların neredeyse olmazsa olmazları arasındadır. Ama Port Saiddeki futbol maçı değil, tam bir futbol meydan muharebesidir. Bu niteliğiyle de futbolu rakip takımlar arasında oynanan zevkli bir oyun olmaktan çıkarıp kanlı savaş oyunları arasına katılmasını sağlamıştır. Aslında burada sorumlu olanın futbol olmadığı bilinmektedir. Sorumlunun politika olduğu kimse için sır değil. Port Said meydan muharebesi bir bakıma Tahrir Meydanında kokuşmuş dikta rejimine karşı çıkan gençlerle, dün diktatör Hüsnü Mübarekin bugün onun yerini alan suç ortağı askeri rejimle devrimlerine el konulan demokrasi yanlısı gençler arasındaki amansız savaşın devamıdır.

\n

Ayrıca Port Said olayının kabaca tasarlanmış bir komplo olduğu da kimsenin saklısı değil. Rakip takımı bire karşı üç golle yenilgiye uğratan ev sahibi takımın (El-Masri) rakibine öldüresiye saldırması, eşyanın tabiatına uygun değildir. Komplonun kanıtları, kuşkusuz salt bununla sınırlı değil. Bir kez bu tür gerimli maçlarda çıkması olası çatışmalara karşı donanımlı ve deneyimli güvenlik güçlerinin sözü edilen maçta stada girenlerin üzerlerini aramamaları, kanlı olayların başladığı ve tüm şiddetiyle devam ettiği sürece çatışmaya zerrece müdahale etmemeleri, dahası ortalıkta görünmemeleri düşündürücüdür. Bu tür maçları kaçırmayan vali ve yerel güvenlik şefinin bu kez maçı izlemeye gelmemeleri de komplonun kanıtları arasında sayılmaktadır. Ayrıca düpedüz boğazlanarak öldürülen misafir takım taraftarlarının (El Ehli) büyük çoğunlukla olayın kurbanları arasında yer alması, komplonun planlayıcılarının kimler olduğunu açık seçik ortaya koymaktadır. Bu yüzden, Mübarek diktasının suç ortağı askeri rejimin iktidarı bırakmak niyetinde olmamasına karşın Kahire takımının, Tahrir Meydanında Tantayunun askeri diktasına amansız savaş veren ve ultralar diye adlandırılan gençlerin, her fırsatta askerlerin yönetimden uzaklaştırılmasını savunmalarının intikamı olarak görenlere hak vermemek olası değil. Bu yüzden askeri rejim örgütlü Müslüman Kardeşlerle ittifak halinde devrimleri askerler tarafından gasp edilen Tahrir direnişçilerinin özellikle de Port Said komplosundan sonra askeri rejime ve yeni müttefiki dinci Kardeşlere karşı demokrasi savaşımını sürdürmeye devam etmeleri kimse için şaşırtıcı olmayacak.

\n

Ancak demokrasi savaşçılarının, sözünü ettiğimiz yeni gelişmeler göz önüne alındığında işleri de kolay olmayacak. Batının anlı şanlı özgürlük ve demokrasi güçleri Libyada Kaddafiyi güç kullanarak bertaraf etti. Buna karşılık demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerin zerresinin gerçekleştirilmesini dayatamadılar, daha doğrusu dayatmak istemediler. Yaptıkları bunun tam tersi oldu; ülkeye şeriat düzeninin gelmesinin önünü açtılar. Mısırda ve Arap Baharının beklentisi içinde olan tüm Mağrip ülkelerinde bırakınız demokrasiyi, insan hakları ve özgürlükleri, dincilerin iktidara gelmelerinin yolunu açarak çağdışı ve karanlık bir dönemin kaldığı yerden yeniden başlamasının yolunu açtılar. İşlerine gelen buydu. Demokrasi ve özgürlüklerin önündeki engeller, artık bir değil, birden fazla.

\n\n

Yazarın Son Yazıları

Dünyanın Su ile de Başı Dertte

Devamını Oku
26.03.2012
Artan Doğa FelaketlerineSeyirci Kalmak...

Devamını Oku
19.03.2012
Tunus Nereye?..

Devamını Oku
12.03.2012
Taksim Gezi'nin Ağaçlarına Sahip Çıkmak Doğaya Sahip Çıkmaktır

Devamını Oku
05.03.2012
Avrupa Borç KriziOrtamında, Sarkozy'nin Yeniden SeçilmeŞansı Var mı?

Devamını Oku
27.02.2012
Komşunun Bitmeyen Çilesi Üzerine...

Devamını Oku
20.02.2012
Sayın Başkan, LütfenNükleere 'Kale'ninKapısını Açmayınız!

Devamını Oku
13.02.2012
Yeşil Sahada Kan İzleri...

Devamını Oku
06.02.2012
Isınan GezegendeKıyamete Koşar Adım

Devamını Oku
30.01.2012
Nükleerde 'Danışıklı Dövüşün' Bu Kadarına Pes!

Devamını Oku
23.01.2012
Sarkozy'nin 'Karakuşi' Yasası (*)Onca Öfkeye Değer mi?

Devamını Oku
16.01.2012
En Büyük 'Kitle İmha Silahı' Açlıktır

Devamını Oku
09.01.2012
'Halkı İkna Et, Santralı Kur!'

Devamını Oku
02.01.2012
Bir Bardak Suda Fırtına...

Devamını Oku
26.12.2011
Durban 17. İklim Konferansı'nınArdından...

Devamını Oku
19.12.2011
'Nükleerin Sorumlusu Yoktur...'

Devamını Oku
12.12.2011
Deprem Ülkesinde Nükleer Santral(!)

Devamını Oku
05.12.2011
'Arap Baharı' ya da Kafdağı'nınArdındaki Serap!

Devamını Oku
28.11.2011
Avrupa Yol Ayrımında

Devamını Oku
21.11.2011
Avrupa Ekonomik Krizin Kısırdöngüsünde Sarsılırken...

Devamını Oku
14.11.2011
Batı Petrol, Arap DünyasıŞeriat Peşinde...

Devamını Oku
31.10.2011
Tunus Seçimleri ve KapıdakiYeni Tehlike...

Devamını Oku
24.10.2011
'17. İklim Zirvesi' Yaklaşırken...

Devamını Oku
17.10.2011
Kabak Tadı!

Devamını Oku
10.10.2011
147 Milyon Ağacın 'Annesi' KenyalıWangari Maathai'nin Ardından...

Devamını Oku
03.10.2011
Nükleer Santral Korkusuyla Yaşamaya Son Verilmeli...

Devamını Oku
26.09.2011
Arap Baharı Çiçek Açmakta Zorlanırken..

Devamını Oku
19.09.2011
Nükleer Felaket Yaklaşırken...

Devamını Oku
12.09.2011
Trafik Kazaları SavaşGibi Can Alırken...

Devamını Oku
05.09.2011
Dünya Nüfusu Nereye...

Devamını Oku
29.08.2011
İsrail'de 'Bahane' Bitmez!

Devamını Oku
22.08.2011
On İki Milyon İnsan Kaç Para Eder?

Devamını Oku
15.08.2011
Barış Korkusu!

Devamını Oku
08.08.2011
GIEC Başkanı: Ülkeleri Yönetenlerİklim Bilimini Mutlaka İzlemelidirler

Devamını Oku
01.08.2011
Issız Denizlerimizin Hayalet Gemileri

Devamını Oku
25.07.2011
Dadaab'da Açlıktan Ölenler Salt İnsanlar Değil, Tüm İnsanlıktır!

Devamını Oku
18.07.2011
İsrail - Filistin Barışının Engellenmesinde Aşırı Dincilerin Rolü..

Devamını Oku
11.07.2011
DSK Olayı ve Fransız Başkanlık Seçimleri Üzerine...

Devamını Oku
04.07.2011
Alamet ve Kıyamet Üzerine...

Devamını Oku
27.06.2011
Sayıların Ağırlığı ya da Aşırı Nüfus Kaygısı Üzerine...

Devamını Oku
20.06.2011