İzmir iş dünyasının ekonomi-politiği
Mehmet Şakir Örs
Son Köşe Yazıları

İzmir iş dünyasının ekonomi-politiği

27.06.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

20. yüzyılın 21. yüzyıla evrildiği 2000’li yılların başında, önemli bir işe soyunduk. İzmir Ticaret Odası’nın tarihçesini hazırladık. Bu çalışma, bir anlamda İzmir’in iktisat ve siyaset tarihiydi (Yüzyıllar Köprüsü / F. Örs, M.Ş. Örs, E.Serçe - İZTO Yayını, 2002). Milenyum yıllarındaki bu çalışma nedeniyle İzmir Ticaret Odası’nın bütün arşivlerine girdik. Odanın geçmişten günümüze uzanan tüm yönetim kurulu kararlarını, meclis tutanaklarını, yayınlarını inceledik. Sevgili eşim Prof.Dr. Ferlâl Örs ile birlikte binlerce evrakın, belgenin adeta tozunu silkeledik.


Kentimizdeki ve ülkemizdeki birçok arşiv, kütüphane ve belgelikten, Yunanistan’ın başkenti Atina’da bulunan Küçük Asya Araştırmaları Merkezi’ne kadar uzanan pek çok yerde; İzmir’in ekonomi yaşamı üzerine araştırmalar yaptık. Aylarca, hatta yıllarca süren yoğun bir çalışmayla, İzmir ekonomisinin adeta dokularına, genlerine nüfuz ettik. Dolayısıyla, İzmir’in ekonomi ve ticaret yaşamı ile ilgili söz söylemeyi, yorum yapmayı hem bir hak ve hem de bir sorumluluk olarak görüyoruz.

İZMİR’İN RENKLERİ

Bunca kapsamlı ve yoğun araştırmadan çıkardığımız sonuç; İzmir iş dünyasını oluşturan bölgesel sermayenin, kumaşının dokusu ve renkleri çok farklı. Tıpkı bu kentte, tarih içinde gerçekleşen nüfus hareketleri ve yerleşimleri gibi…

Geçmişte iş hayatının önemli bölümünü kontrol eden ve bir ayakları batıda olan Levanten aileler ile birlikte, genel olarak Ege adalarından ve Balkanlar’dan gelen göçlerle şekillenen İzmir sermayesi, olabildiğince çok yönlü ve çok renkli… Daha sonraları bu renklere, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu gibi ülkenin başka yörelerinden gelenlerin renkleri de ekleniyor. Ama asıl belirleyici olan tarihin derinliklerinden süzülüp gelen ‘İzmir renkleri’.

CUMHURİYET DEĞERLERİ

Bu farklı renkler; çoğulculuğu, özgürlüğü, serbestliği, girişimciliği ve çağdaşlığı içinde barındırıyor. İzmir iş dünyası, geçmişten gelen bu özelliklerini çoğunlukla günümüzde de yansıtıyor. İzmirli iş insanının yüzü genel olarak çağdaş dünyaya ve batıya dönük. Her türlü yeniliğe ve gelişmeye açık.

İktisat alanındaki bu anlayış, sosyal yaşamda laik bir duruşu ve modern yaşam biçimini de içeriyor. Elbette siyasal tercihlere ve gelişmelere de yön veriyor. Sözün özü, Cumhuriyet ve demokrasi için önemli olan bu değerler, İzmir iş dünyası için de vazgeçilemez nitelikte.

DOKU VE GEN UYUŞMAZLIĞI

İşte İzmir iş dünyasının, tarihin derinliklerinden süzülüp gelen ve belli ölçülerde günümüze de yansıyan temel özellikleri - değerleri ile AKP iktidarı arasında doku ve gen uyuşmazlığı var. İzmir iş alemi, her ne kadar bu gerçeği şimdiye kadar tolere etmeye çalışsa da, bu gerçek her fırsatta hayatın içinde kendini ele veriyor.

Elbette AKP iktidarı da bunun farkında. Siyasal iktidar, ülkenin yazgısını uzun süre elinde tutabilmek için genelde kendi sermayesini ve iktisat kurumlarını oluştururken, İzmir ve Ege’ye özel bir önem yüklüyor. İzmir iş dünyası ile bir türlü barışmayan yıldızını, barıştırmaya çalışıyor. Kimi zaman İzmirlinin, Egelinin hoşuna gideceğini düşündüğü ‘çomaklı şeker’ türü küçük armağanlar uzatıyor, kimi zaman da sert çıkıp dayatmalarda bulunuyor.

ZORUNLU BİRLİKTELİK

Ama sonuçta İzmir iş dünyası ile AKP’nin uzun yol arkadaşı olmadıkları, geçici olarak birbirlerine kerhen tahammül ettikleri çok belli. Şimdiye kadar, kerhen de olsa birbirine karşılıklı tahammülü içeren, bir bakıma zor ve zorunlu birliktelik, gelecekte bakalım nereye doğru evrilecek? Bu konuyu ele almayı ve zor denklemi irdelemeyi, başka yazılarımızda da sürdüreceğiz.

Bütün bu konuları anımsamamıza ve yeniden ele alıp değerlendirmemize yol açan güncel neden, İzmir ekonomi basınının çalışkan ve üretken ismi Sinan Doğan’ın ‘İzmir Sermayesinin Yükselişi ve Çözülüşü’ başlıklı e-kitap çalışması oldu. Bu yararlı çalışması için, sevgili Sinan kardeşimizi içtenlikle kutluyoruz. İzmir iş dünyasının, başta Cumhuriyet değerleri olmak üzere, iklim, çevre, tarım, zeytin ve benzeri konularda; geçmişte örnekleri görüldüğü gibi, günümüzde daha net tavırlar almasını bekliyoruz.

***

Zeytin için Ege ayağa kalktı!

Zeytin, Ege’nin ve özellikle de Ege kıyılarının simge ürünü. Çanakkale’den Fethiye’ye kadar uzanan kıyı kesimlerde, zeytinlikler gözünüzün alabildiğince uzanıyor. Zeytinyağı ürünü ve zeytin ağacı, Ege Bölgesi ve Ege insanı için çok derin ekonomik - kültürel anlamlar taşıyor.


Ege ve ülkemiz ekonomisi için bunca önem taşıyan zeytine, ağaca, toprağa, çevreye karşı; bazı çıkar çevrelerinin husumeti ise hiç bitmiyor. Rant amaçlı girişimlerini kolaylaştırmak, önlerine çıkan engelleri aşmak için; hamle üstüne hamle yapıyorlar. İşte bugünlerde yine böyle bir hamle var. İktidar vekillerinin girişimi ve desteğiyle, zeytin alanlarının talanına yol açacak değişikliği TBMM’den çıkarmaya çalışıyorlar.   

CUMHURİYETİN ZEYTİNE BAKIŞI

Oysa yıllar öncesinden, Cumhuriyetin ilk dönemlerinde 1939 yılında çıkarılan bir zeytincilik yasası var. Bu yasanın 20. maddesine göre ‘Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede, zeytine zarar verecek tesis yapılamaz ve işletilemez’. Bu yasa ve madde, Cumhuriyetin zeytine, toprağa, tarıma verdiği önemi, değeri gösteriyor.

İşte madenciler, termik santralciler, rant çevreleri, bu yasayı aşmak ve ardından dolanmak için sürekli fırsat kolluyorlar. İktidarla işbirliği yaparak ve amaçlarına hizmet edecek değişiklikleri torba yasa tasarılarının içine atarak, meclisten geçirmek istiyorlar.

BU KAÇINCI HAMLE?

Bu amaçla bıkmadan usanmadan uğraşıyorlar. Şimdiye kadar 10 defa gündeme getirdikleri değişiklik, her defasında kamuoyunun yoğun tepkileri ile karşılaşıp geri püskürtülüyor. Ancak onlar bu girişimlerden bir türlü vazgeçmiyorlar. Hadi bu işten doğrudan çıkarı olanları anlıyoruz da; halkın nabzını tutması gereken ve halka rağmen bunun yapılamayacağını bilmesi gereken iktidar politikacılarını doğrusu anlamakta zorlanıyoruz.

Ege’de iktidar bloku partilerinin gerilemesi devam ediyor. Doğrusu insan, ‘31 Mart yerel seçimlerinde Ege’de güç kaybeden bu partiler, acaba Ege’den ve Egelinin gönlünden tümüyle silinmeyi mi hedefliyorlar’ diye düşünmeden edemiyor. Yoksa siyaseten bu zeytin işini anlamak ve anlamlandırmak gerçekten mümkün değil. Ege’nin tüm siyasal temsilcilerini, zeytin ve zeytinci için göreve davet ediyoruz!  

***

Üzümcüye dolu darbesi

Ege’nin simgesel ürünlerinden bir diğeri de üzüm. Hem sofralık ve hem de kurutmalık olarak Ege’de yetişen bu önemli ürünümüz, ülkemiz ihracatı için de büyük önem taşıyor. Ekonomimize önemli bir döviz girdisi sağlıyor.


Özellikle Manisa yöresinde ve Gediz havzasında geniş bir üretici kesim, üzüm üretimi ile uğraşıyor.  Bu işten hayatını kazanıyor. Üzümün diğer tarımsal ürünlerden farkı; oldukça nazik, yetiştirilmesi zor bir ürün oluşu. Ayrıca bağ alanı için ciddi bir yatırımı ve tesisi zorunlu kılması. Diğer bazı ürünlerde olduğu gibi, bu yıl yetiştirmeyeceğim diyemiyorsunuz. Diktiğiniz bağdan ürün alabilmeniz için de uzun süre bekliyorsunuz.

DARBE ÜSTÜNE DARBE

İşte bunca incelikleri olan oldukça masraflı ve meşakkatli üzüm üretiminde, sorunlar hiç bitmiyor. Soğuktu, sıcaktı, dondu, kuraklıktı derken, üzümü bu kez de dolu vurdu. Özellikle ülkemiz çekirdeksiz üzümünün üçte birinin yetiştirildiği Alaşehir başta olmak üzere, Sarıgöl ve Denizli yöresindeki bazı bağ alanlarına dolu zarar verdi.

Tam yetişme ve gelişim döneminde olan üzüm salkımları dallarında zarar gördü. Dolu afetine uğrayan bağcılar, zararlarının karşılanmasını ve kendilerine destek olunmasını istiyorlar. Özellikle afetin meydana geldiği yörenin ‘afet bölgesi’ ilan edilmesini ve tarım kredi ile banka borçlarının ertelenmesini talep ediyorlar.


İlgili Konular: #Zeytin #Üzüm

Yazarın Son Yazıları

Egeliler ‘Hadi gari’ diyor!

Ege ve Egeli ile özdeşleşmiş bir ifade vardır. Egeliler günlük yaşamda çok sık “Hadi gari” sözcüklerini kullanırlar. Bu ifade, içinde bulunulan duruma göre bazen bir hayret ifadesidir bazen de bir hareketlenme çağrısıdır.

Devamını Oku
05.12.2025
Halkın bütçesi

Bütçe görüşmeleri ve tartışmaları, ekonomi-politik değerlendirmeler açısından büyük önem taşır.

Devamını Oku
02.12.2025
CHP kurultayı ve Ege

Cumhuriyetin kurucu ve ülkemizin birinci partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 39. olağan kurultayı, bugün Ankara’da toplanıyor. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde neredeyse bütün Batı Anadolu’yu CHP kırmızısına boyayan Egeli seçmenlerle CHP arasında çok köklü ve güçlü bağlar var.

Devamını Oku
28.11.2025
Umut ve direniş kurultayı

Günlerdir İBB iddianamesini ve CHP’ye yönelik yargısal kuşatmayı tartışıyoruz.

Devamını Oku
25.11.2025
Ekolojik yaşam savunucuları

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP30) Brezilya Belem’de çalışmalarını sürdürürken ülkemizin ekolojik yaşam savunucuları da alanlara çıkıyorlar.

Devamını Oku
21.11.2025
Umudu örgütlemek ve büyütmek

Küresel kapitalizmin neden olduğu ve otoriter siyaset anlayışlarının daha da ağırlaştırdığı iktisadi ve siyasal bunalımlar, bütün dünyada katmerlenerek devam ediyor.

Devamını Oku
18.11.2025
Asfalyalar atmasın!

Kış mevsimi kendini hissettirmeye başladı. Kış mevsiminin oldukça zor ve zorlu koşulları var. Öncelikle ısınma ve giyinme giderleri dar gelirli ailelerin belini büküyor. İçinde bulunduğumuz koşullarda elektrikle ısınmaya çalışmak, aile bütçeleri açısından başlı başına bir yıkım haline geliyor.

Devamını Oku
14.11.2025
Küresel adaletsizlik ve otoriterlik

Emperyalizme karşı duruşun ve mücadelenin simgesi, Kurtuluş Savaşı’nın önderi Mustafa Kemal Atatürk’ü; vefatının 87. yılında saygıyla andık, anıyoruz.

Devamını Oku
11.11.2025
Yerele darbe!

Bir zamanlar yereli güçlendireceğiz, yereli daha çok yetkilendireceğiz diyerek iktidara gelenler, son dönemde tam tersi işlere yöneliyorlar.

Devamını Oku
07.11.2025
CHP ile uğraşmayı bırakın!

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk genel başkanı olduğu CHP, Cumhuriyetin kurucu ve ülkemizin birinci partisi.

Devamını Oku
04.11.2025
Doğa ve iklim uyarıyor!

Son dönemde doğa ve iklim koşullarındaki gelişmeler, değişimler günlük hayatımızı derinden etkilemeye başladı. Deprem tehlikesi ve iklim krizi artık hepimizi daha çok ilgilendiriyor. İzmir ve Ege Bölgesi de bütün bu gelişmelerden alabildiğine etkileniyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Cumhuriyet ve demokrasi

Demokrasi, Cumhuriyetle birlikte düşünülmesi ve birlikte anılması gereken çoğulcu, halkçı yönetsel sistemdir, anlayıştır. Her ikisi de birbirini bütünler ve tamamlar.

Devamını Oku
28.10.2025
Ege’nin Cumhuriyet sevdası

Yeni bir Cumhuriyet bayramı kutlaması daha yaklaşıyor. Başta Ege ve Egeliler olmak üzere bütün halkımız, Cumhuriyetin 102. yaşını coşkuyla kutlamaya hazırlanıyor.

Devamını Oku
24.10.2025
‘Asgari’ hayatlar

Yıl sonu yaklaşırken çalışanların ve emeklilerin büyük çoğunluğunu yeni yıl maaş artışlarının telaşı sarar.

Devamını Oku
21.10.2025
Tarım ve gıda, temel sorun

Dün 16 Ekim Dünya Gıda Günü’ydü. Bu anlamlı gün nedeniyle uzmanlar ve ilgili kuruluşlar konuyla ilgili açıklamalar yaptılar.

Devamını Oku
17.10.2025
‘Metal fırtına’

Türkiye’nin emek tarihinde metal emekçilerinin çok ayrı bir yeri vardır.

Devamını Oku
14.10.2025
CHP’de il kongrelerinden olağan kurultaya

Türkiye’nin kurucu-ülkenin 1. partisi Cumhuriyet Halk Partisi, kongreler ve kurultay sürecini yaşıyor. Önce mahalle delegelerinin seçimi ile başlayan süreç, ilçe kongreleri ile devam etti. Şimdi sırada il kongreleri var.

Devamını Oku
10.10.2025
Halk siyaseti

TBMM’nin açılışı sonrasında ortaya çıkan fotoğraflar, siyaset çevrelerinde tartışılmaya devam ediyor.

Devamını Oku
07.10.2025
Halk silkeleniyor!

İktidarın muhalif belediyeleri yönetsel açıdan kuşatması ve mali olarak silkelemesinin faturası doğrudan halka çıkıyor. Muhalif belediye başkanlarınca yönetilen kentlerde yaşayanlar, bu silkelemelerden alabildiğine etkileniyorlar.

Devamını Oku
03.10.2025
Derin yoksulluk

Ülkemizde büyük çoğunluğun temel gündemini ekonomik sorunlar oluşturuyor.

Devamını Oku
30.09.2025
Toprağıma, zeytinime dokunma!

Ege’de çevre sorunları ile birlikte çevre mücadelesi de büyüyor. Özellikle Muğla yöresinde kömür ve maden çıkarma amaçlı doğaya müdahaleler sürüyor. Ege’nin simge ağacı zeytin başta olmak üzere tarım ve orman alanları zarar görüyor. Verimli tarım toprakları yok ediliyor.

Devamını Oku
26.09.2025
‘Ev-Genç’liler!

Geçmiş dönemlerde siyasal ve toplumsal alanlarda gençlikten söz edilirken usa önce “Dev-Genç” gelirdi.

Devamını Oku
23.09.2025
Üreticiye darbe üstüne darbe!

İçinde bulunduğumuz aylar, Ege’nin tarım kesiminde hasat dönemidir.

Devamını Oku
19.09.2025
Siyasal direniş

Ülke ve halk olarak çok ilginç günlerden geçiyoruz.

Devamını Oku
16.09.2025
İktidar, İzmir’e kör ve sağır!

Ülkemiz genel anlamda zor ve zorlu bir dönemden geçiyor. Başta siyasal ve toplumsal gerginlikler olmak üzere, pek çok sorun halkı olumsuz etkiliyor. Ekonomik-sosyal sorunların dayanılmaz ağırlığı, yurttaş çoğunluğunun günlük yaşamını adeta bir cendereye dönüştürüyor.

Devamını Oku
12.09.2025
Yeniden kurtuluş ve kuruluş

Bugün 9 Eylül İzmir’in kurtuluş günü

Devamını Oku
09.09.2025
‘Uçun kuşlar uçun İzmir’e doğru...’

Güz döneminin başlangıcı olan eylül ayını doğrusu çok severiz. Yaz aylarının aşırı sıcağından, rehavetinden, tatil havasından çıkışı ifade eder.

Devamını Oku
05.09.2025
Barış arayışı ve mücadelesi

30 Ağustos Ulusal Bağımsızlık Günü ile 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü ardı ardına kutladık. Ulusal Kurtuluş Savaşı ile bağımsızlığını kazanmış ve Cumhuriyeti kurmuş bir ülkenin yurttaşları olarak ulusal bağımsızlık ve barış günlerini birlikte kutluyor ve ortaklaşa sahipleniyoruz.

Devamını Oku
02.09.2025
İzmir Fuarı, Cumhuriyetin halk okuluydu

İşte yine İzmir’in “fuar günleri” geldi. Bizler, İzmirliler olarak bir İzmir Enternasyonal Fuarı’na (İEF) daha ulaşmanın sevincini yaşıyoruz.

Devamını Oku
29.08.2025
‘Daima Demokrasi’

Dünyada otoriter liderler arttıkça ve otoriterlik tırmandıkça, demokrasinin değeri-önemi daha iyi anlaşılıyor.

Devamını Oku
26.08.2025
Aydın’da yeni dönem

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun CHP’den istifa edip iktidar partisine geçmesinin yankıları sürüyor.

Devamını Oku
22.08.2025
Emek vurgunu!

Ülkemizde emeğiyle, alın teriyle geçinmek zorunda olan geniş toplumsal kesimler, en zor ve zorlu dönemi yaşıyorlar.

Devamını Oku
19.08.2025
‘Üzüm bizim canımız...’

‘Üzüm bizim canımız...’

Devamını Oku
15.08.2025
CHP'de örgütsel yenilenme

Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) kongreler-kurultay süreci başlıyor.

Devamını Oku
12.08.2025
CHP, Ege’de yeni döneme hazırlanıyor

CHP, Ege’de yeni döneme hazırlanıyor

Devamını Oku
08.08.2025
Mağduristan!

Bu iktidar döneminde, toplumda geniş kapsamlı mağduriyetler oluştu ve çok sayıda mağdur yaratıldı. Türkiye bir bakıma mağdurlar ülkesi oldu ve adeta “Mağduristan”a dönüştü! Üstelik son yıllarda mağduriyetler ve mağdurlar daha da artıyor.

Devamını Oku
05.08.2025
‘Susuz Yaz’

‘Susuz Yaz’

Devamını Oku
01.08.2025
Emekçinin, emeklinin çığlığı!

Ülkemizde ekonomik ve sosyal koşullar giderek ağırlaşıyor. Emekçiler ve emekliler için yaşam her geçen gün daha da çekilmez hale geliyor. Dar gelirli ve yoksul yurttaşlar, hayatın zorlukları ile başa çıkmakta zorlanıyorlar.

Devamını Oku
29.07.2025
Tarıma, tarımcıya vuran vurana!

Tarıma, tarımcıya vuran vurana!

Devamını Oku
25.07.2025
İktidarın açmazı

Siyasi iktidar, son dönemde izlediği politikalarla, başta kendi tabanı olmak üzere tüm seçmenlerin kafasını karıştırıyor.

Devamını Oku
22.07.2025