Afganistan B-ataklığı!
Mustafa Balbay
Son Köşe Yazıları

Afganistan B-ataklığı!

16.06.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Erdoğan’ın Brüksel’e hareket etmeden önce pazar günü öğleden sonra havaalanında yaptığı açıklama, zirvenin sonucunu ilan etmişti.

Türkiye, NATO’nun 2030 ufku çerçevesinde Afganistan’da bekçiliği üstüne alacak, karşılığında Erdoğan-Biden ilişkileri başlayacak!

Zira Erdoğan, zirvenin öncesinde, ABD’nin Afganistan’dan ayrılmasından sonra güvenlik sorununu üstlenebilecek tek ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.

ABD başka ne istesin?

Akla Napolyon’un şu sözü geliyor:

“Beni sevmeniz gerekmez, benim için ölün yeter!”

Ya da Soros’un, Mehmetçik ile ilgili sözleri!

Erdoğan, iktidara geldikten hemen sonra BOP eşbaşkanlığını kabul edip kendisi açısından pek çok şeyi “garanti” altına almıştı. Öyle anlaşılıyor ki garanti süresini uzatmak için yapmayacağı yok!

***

Afganistan, coğrafi olarak sınırdaş olmasak da ortak tarihimizin olduğu bir ülke.

29 Ekim 1923’te Cumhuriyeti ilan ettiğimizde Ankara’da iki ülkenin büyükelçiliği vardı: Sovyetler Birliği ve Afganistan. Buna daha sonra iki ülke daha eklendi: Polonya ve Yunanistan. “Büyük” ülkeler çok daha sonra kabul etti, Ankara’nın başkentliğini ve Cumhuriyeti...

Atatürk, İkinci Dünya Savaşı’nın ayak seslerini işitirken Türkiye’nin güvenliği için batıda Zagreb’e kadar uzanan Balkan Paktı’nı, doğuda Kâbil’e kadar uzanan Sadabat Paktı’nı kurdu. Adını Tahran’daki Sadabat Sarayı’ndan alan pakt konu olduğunda akla ilk İran ve Irak gelir ama öteki uçta Afganistan var. Atatürk çok iyi biliyordu ki, Afganistan Asya’nın kilit taşı. Çin’le komşu olan, Moskova’nın kapsama alanı içinde tutmak istediği bir coğrafya.

Afganistan’ın 20. yüzyıl yolculuğu iyi başladı ama ne yazık ki öyle devam etmedi. 1980’de Sovyetler’in işgali hem kendini bitirdi hem Afganistan’ı.

20 yıl sonra 2000’li yılların başında ise ABD, 11 Eylül saldırılarının kaynağının Afganistan’da olduğunu ilan etti. Ekim 2001’de “Sonsuz Özgürlük” adını verdiği operasyonla bu ülkeyi işgal etti. 

O günden bugüne 20 yılda ABD, Afganistan’da resmi kayıtlara göre 2 bin 442 askerini kaybetti, 21 bin askeri yaralandı. Operasyon, NATO şemsiyesi altında idi. NATO da 144 personelini kaybetti. Bu zaman diliminde ABD’nin asker sayısının 100 bini aştığı dönemler oldu.

Harcadığı para mı? İki trilyon dolar!

Bütün bu kayıplardan sonra ABD, 1980’li yıllarda Moskova’ya karşı büyüttüğü, sonra yok etmek istediği, bugün ülkedeki hâkim örgüt haline gelen Taliban’la anlaşıp 1 Mayıs 2021’de Afganistan’ı terk etme kararı aldı.

ABD, askerlerini Afganistan’dan çekmek istiyor ama Afganistan’dan çekilmek istemiyor!

Nasıl olacak bu iş?

Erdoğan’ın açıklamalarından anlıyoruz ki, Türkiye ile!

Taliban, Türkiye’nin böyle bir rol üstlenmesini kabul ediyor mu?

Kâbil’den gelen haberlere göre etmiyor!

Erdoğan zirvenin sonrasında, öncesinde yaptığı açıklamayı sağlamlaştırdı. “Ancak diplomatik, lojistik ve mali sorunlar var” dedi. 

Bunun ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz!

***

NATO zirvesinden çıkan Afganistan gündeminin özeti bu.

Arkadaşlar, 2011’de Suriye’ye sabah girip Şam’da ikindi namazı kılacaktı. 10 yıl oldu, Suriye sınırında güvenlik için çırpınıyoruz. Atılan her adım hüsranla sonuçlandı. Özünde Türkiye Suriye’ye değil, Suriyeliler Türkiye’ye girdi! NATO üyesi ülkelerin liderleri bu konuda Türkiye’yi öve öve bitiremiyor!

Türkiye’de 6 milyona yakın Suriyeli var. İkinci sıradaki sığınmacı grup Afganlar! Sayıları 500 bini buluyor. Dağları yalınayak aşıp İran’a, oradan Türkiye’ye geliyorlar.

Bugün Afganistan’ın yüzde 60’ı uluslararası dilde “kuralsız alan”. Uyuşturucu üretiminin ana kaynağı. Uyuşturucu, Afgan topraklarında 1 değerden üretilip alınıyor, 10 değere Türkiye sınırına geliyor. 100 değere İstanbul’dan çıkıyor, 1000 değere Brüksel’e ulaşıyor.

İşte böyle bir coğrafyada Erdoğan çıktı, “Afganistan’da güvenliği en iyi biz sağlarız” dedi.

Neyin güvenliğini?

Kim için?

Ne karşılığı?

Yazarın Son Yazıları

Gündeme uyuşturucu verdiler!

Toplumda ciddi sarsıntı yaratan operasyonlar için sık kullanılan cümlelerden biri şudur: Zamanlama manidar!

Devamını Oku
23.12.2025
Utanmazlar!

9 Aralık’ta TBMM Genel Kurulu’nda CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, “ayrıcalıklı” işe girenleri sıraladı.

Devamını Oku
20.12.2025
Taht oyunları!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, son günlerde bazen konuşmuyor!

Devamını Oku
18.12.2025
Gülşah Durbay’ın bıraktığı iz...

Ne zaman, zamansız bir ölüm haberi alsam aklıma ilk Yunus Emre’nin dörtlüğü gelir...

Devamını Oku
17.12.2025
Denetim elemanları...

Gündemde asgari ücret var.

Devamını Oku
16.12.2025
Bebeerkil toplum!

TÜİK deyince aklımıza ilk enflasyon rakamları geliyor ama kurumun Türkiye’nin her alandaki verilerini derleyip toparlamak, bunları “bilgi” haline getirmek gibi önemli bir işlevi var.

Devamını Oku
13.12.2025
Trumpizm: Önce Amerika!

ABD’nin yeni strateji belgesi yayımlandı.

Devamını Oku
11.12.2025
Denk bütçe!

2026 yılı bütçesinin TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlamasıyla ekonomi hak ettiği gündem önceliğini bir nebze kazandı.

Devamını Oku
10.12.2025
Suriye’nin bir yılı!

Suriye’de Esad rejiminin devrilmesinin üzerinden bir yıl geçti. 8 Aralık 2024’te Şara ve beraberindekiler Halep’ten çıktıkları engelsiz yolculukla Şam’a vardılar. Havaya sıktıkları zafer kurşunları Esad güçlerine sıktıklarından çok daha fazlaydı.

Devamını Oku
09.12.2025
Mr. Tom Barrack... Bu üslubu bırak!

Sayın Büyükelçi, göreve geldiğiniz günden beri Türkiye ve bölge üzerine tezler ortaya atıp geçmişten geleceğe aklınıza geleni söylüyorsunuz.

Devamını Oku
06.12.2025
İktidar, halkın İMF’si oldu!

Dün sabah saat 10.00’da enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla birlikte art arda buna paralel haberler döküldü:

Devamını Oku
04.12.2025
Tarım ‘şap’a otururken!

Uzunca bir süredir tarımdan gelen olumsuz haberler zincirine sonunda iktidarın TÜİK’İ de katıldı.

Devamını Oku
03.12.2025
Papanın ziyareti!

Papa 14. Leo’nun Türkiye ziyareti sona erdi, tartışmaları devam ediyor.

Devamını Oku
02.12.2025
Yeni siyasal yelpaze ve CHP!

CHP’nin 39. olağan kurultayı Ankara için sık kullandığımız şu tanımın gölgesinde başladı...

Devamını Oku
29.11.2025
İtirafname!

İBB iddianamesi İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.

Devamını Oku
27.11.2025
Parçalar birleşmiyor!

Uzun süre tartışıldıktan sonra ansızın gerçekleşen İmralı görüşmesinin yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu dün vurgulamıştık.

Devamını Oku
26.11.2025
Süreç yeni başlıyor!

Kritik haftalardan bir hafta daha başladı.

Devamını Oku
25.11.2025
CHP milleti dinledi...

Son birkaç gündür uzun süredir konuşamadığımız, Anadolu’nun pek çok yerinden eski-meyen dostların sesini duyduk.

Devamını Oku
22.11.2025
İşi İmralı’ya sürdüler!

Kamuoyunda “Terörsüz Türkiye” diye bilinen komisyonun tam adı şöyle...

Devamını Oku
20.11.2025
Erdoğan’la Bahçeli’nin Öcalan sorunu!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dün partisinin grup toplantısındaki konuşması bir süredir kulislerde dalgalanan pek çok olasılığın doğruluk payını arttırdı.

Devamını Oku
19.11.2025
Akdeniz’de ABD kuşatması!

Güney yelpazemizde birbirinden farklıymış gibi seyreden gelişmeleri birleştirince ortaya Türkiye’nin etrafını saran bir yay çıkıyor.

Devamını Oku
18.11.2025
İddianamenin satırları!

Satır sözcüğünün ikinci anlamı şu...

Devamını Oku
15.11.2025
AKP’nin bitmeyen Atatürk zikzakları!

Bir 10 Kasım’da daha Mustafa Kemal Atatürk’ün unutulmaz, unutturulamaz olduğunu yaşadık.

Devamını Oku
13.11.2025
Bana her şey Ergenekon’u hatırlatıyor!

Dün sabah iktidar medyasının haber vermesiyle gündeme düşen İmamoğlu iddianamesi saat 15.00 sıralarında kamuoyuna ulaştı.

Devamını Oku
12.11.2025
45. yıl…

7 Kasım 1980 Cuma günü. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde günün sonuna yaklaşıyoruz.

Devamını Oku
11.11.2025
Hukuksuzluk Tayfun’u!

1293 gündür hapiste olan Tayfun Kahraman’la ilgili Anayasa Mahkemesi’yle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki asimetrik çatışma Türkiye’nin hukuksuzlukta geldiği noktanın yeni bir ivmesi oldu.

Devamını Oku
08.11.2025
New York’ta sosyalizm!

Dünyanın Trump krampına girdiği bir süreçte ABD’nin kalbi New York’ta belediye başkanlığı seçimlerini Müslüman kökenli sosyalist Zohran Mamdani’nin kazanması, içinde büyük umutlar taşıyan önemli bir başlangıç olabilir!

Devamını Oku
06.11.2025
Pazarlık!

Her şeyin pazarlığa tabi olduğu bir dönemdeyiz.

Devamını Oku
05.11.2025
Anayasa oyunları!

Dün AKP iktidarının 23. yılıydı. Çeyrek asra yaklaşan süreci şöyle özetlemek mümkün:

Devamını Oku
04.11.2025
Sürecin şifreleri...

Birinci yılını dolduran, yolda “terörsüz Türkiye” adını alan süreçte şaşırtıcı olmayan bir “deltalaşma” aşamasına gelindi.

Devamını Oku
01.11.2025
Prof. Özer hapiste fikirleri iktidarda!

Bugün Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’e yönelik operasyonun birinci yıldönümü!

Devamını Oku
30.10.2025
Cumhuriyet yurttaşlık bilincidir!

Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılın ikinci yılına yine en temel değerlerin tartışma konusu olduğu bir ortamda giriyor.

Devamını Oku
29.10.2025
Tükenmişlik saldırısı!

Korkunun gözleri o kadar çoktur ki insanın üzerine çöktü mü, artık her şeyi korku olarak algılar. İmamoğlu, hapiste de olsa... Özgürce siyaset yapamasa da... Ondan korkuyorlar!

Devamını Oku
28.10.2025
Ca-sus!

Dün sabahtan akşama dek sözcüğün tam anlamıyla yargı fırtınası esti!

Devamını Oku
25.10.2025
Kıbrıs dersleri!

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde geçtiğimiz pazar günü yapılan cumhurbaşkanı seçimlerinin yankıları devam ediyor.

Devamını Oku
23.10.2025
İddianame turşusu!

İBB soruşturmasında aylardır beklenen iddianamenin bir bölümü çıktı.

Devamını Oku
22.10.2025
Kışlalı ile haftaya bakış!

Sevgili Kışlalı, Bugün alçakça bir saldırıyla aramızdan koparılışının 26. yılı!

Devamını Oku
21.10.2025
Suriye denklemi!

Suriye Devlet Başkanı Şara’nın Moskova’ya gidişi, İsrail’le Türkiye arasındaki bu ülkenin nasıl bir geleceğe evrileceğine ilişkin soru işaretlerini biraz daha artırdı.

Devamını Oku
18.10.2025
Bitime hazırlık mı?

22 Ekim 2024’te MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik çağrısıyla başlayan, devamında “terörsüz Türkiye” diye adlandırılan süreçte sonbahar havası hissediliyor.

Devamını Oku
16.10.2025
Gazze harap olduktan sonra!

O bilinen “Basra harap olduktan sonra” deyişi ne yazık ki Gazze’ye de uyuyor. Yüzde 85’i harap olmuş, her 20 kişinden biri ölmüş ya da kaybolmuş, bebekleri ölüme doğmuş Gazze’de barışa giden yola ilişkin bir iyi niyet anlaşması yapıldı.

Devamını Oku
15.10.2025