Korumada 'mail-i inhidam' sorunu

Korumada 'mail-i inhidam' sorunu

19.04.2012 03:58
Güncellenme:
Takip Et:
\n

Bir Osmanlı deyimi olan ‘mail-i inhidam’, tarihi yapıları yıkmanın bahanesi oluyor

\n\n\n\n\n

Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu yurt düzeyinde izlenecek koruma yöntemlerini belirler Bunlar koruma bölge kurullarına yol gösterici olduğundan adına da ilke kararları denir.

\n

Yüksek kurulun Depremde Hasar Gören Tescilli Kültür Varlıklarını ele alan 7 Şubat 2012 tarih ve 24 Nolu kararındaki Deprem nedeniyle özelliklerini yitirmiş tescilli yapıların tescillerinin, ilgili koruma bölge kurullarınca kaldırılabileceğine..hükmü, akademik ve mesleki çevrelerde çok yönlü bir tartışma başlattı.

\n

Eski eser bir yapının depremde hasar görmesi kültür varlığı niteliklerini yitirmesi anlamına gelir mi?

\n

Dahası, kısmen ya da tamamen yok olmuş eski yapıların restitüsyon (özgün şekliyle yeniden inşa etme) projeleriyle yeniden kazanılmaları için de hem yine ilke kararları var hem de artık çok başarılı uygulamalar gerçekleşebiliyor...

\n

Kaldı ki 1999 büyük Marmara depreminde de açıkça görüldü ki geleneksel yapılar, hatta yöresel köy evleri bile tarihsel deneyimleriyle yıkılmadan ya da içindeki insanları öldürmeden depremi atlattılar.

\n

Bu nedenle de UNESCO depreme dayanıklı geleneksel mimarinin kazanımlarını gündeme getiren uluslararası toplantısını İstanbulda yaptı; sonuç bildirgesinde de özetle şu çağrıda bulundu: Tarihsel ve yöresel mimari depreme karşı ders alınması gereken deneyimleri içeriyor. Günümüzün tasarımları, bu deneyimleri çağdaş yapı malzemeleriyle güçlendirerek sürdürebilmelidir.

\n

İşte bütün bu değerlendirmeler ışığında Yüksek Kurulun depremde hasar görmüş kültür varlığı yapıların koruma kararlarını kaldırmaya olanak sağlayan bu yeni(!) ilke kararı, mimarlık ve koruma dünyamızda uzun süre tartışma konusu olacak gibi görünüyor

\n

Esasen böylesi bir cümlenin, birçok yönüyle olumlu değerlendirmeleri içeren kararların en sonuna eklenmiş olması ise konunun Yüksek Kurulda yeterince değerlendirilmediği izlenimini veriyor.

\n

‘Osmanlıdan kalma’

\n

Peki, yukarıda özetlenen gerekçelerle bile bilimsel içeriği tartışmalı olan bir hüküm, ilke kararında hangi düşüncelerle yer alabiliyor?

\n

Yanıtı için koruma uygulamalarımızda öteden beri bilim dışılığın alışkanlığı haline gelen mail-i inhidam kavramı üzerinde durmak gerekiyor.

\n

Osmanlıca mail-i inhidamın, bugünkü imar söylemindeki kullanım amacı olan anlamı; yıkılmaya, çökmeye meyillidir.

\n

1957’de çıkan 6785 sayılı İmar Yasasına, Cumhuriyet öncesi yasalardan geçen bu kavram, 1985 yılından beri yürürlükte olan 3194 sayılı yeni İmar Kanununun 39uncu maddesinden de açıkça anlaşılmaktadır Deniyor ki: Bir kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu belediye veya valilikçe tespit edilen yapıların sahiplerine bunun izalesi için on gün içinde tebligat yapılır.”

\n

Yani mail-i inhidam bir yapının, mal ve can tehlikesi yarattığından yıkılması öngörülmektedir. Bu durumun korunması gerekli kültür varlığı niteliğindeki yapılarda olması halinde ise ilgili yasada açık hüküm olmasa bile yine Yüksek Kurulun 5 Kasım 1990 ve 660 sayılı ilke kararında şu düzenleme yapılmıştır: Yıkılacak şekilde tehlike yaratan (mail-i inhidam) korunması gerekli taşınmaz kültür varlıkları belediyeler veya valilikler tarafından boşaltılır. Gerekli fiziki ve güvenlik önlemleri, ilgili valilik ve belediyesince alındıktan sonra konu, koruma kuruluna iletilerek alınacak karara göre işlem yapılır.”

\n

Görünüyor ki bu kararda da mail-i inhidam bir yapının kültür mirası niteliğini kaybetmesi diye bir hüküm yoktur!

\n

Nitekim Koruma Kurulları, bu durumdaki yapıların mevcut hallerinin ölçüleri alınarak (rölöve) projelendirilmelerinin ardından yıkımına izin vermekte; onaylı rölövelerine uygun şekilde düzenlenmiş özgün restitüsyon projeleri esas alınarak hazırlanmışyeniden yapım (rekonstrüksiyon) projeleri ile de yıkılmış yapının benzerinin inşasını olanaklı kılmaktadır.

\n

‘Mühendis raporları’

\n

Yıpranmış eski eser yapılarınıyıkmadan onarmak (gerçek restorasyon) yerine yıkarak yapmak isteyen birçok yapı sahibi ise mail-i inhidam raporu almaya çalışıyor... Kimi koruma kurulları da bu raporların gerçekliğini araştırmadan yıkım izni verebiliyor.

\n

Oysa eski eserlerde mail-i inhidam raporlarının mutlaka restorasyon uzmanı mimarlarca hazırlanması gerekiyor. İnşaat mühendisliği eğitimimizde maalesef restorasyon önemsenmediğinden, her çürük ve harap gördükleri yapı elemanı için yıkılsın diyebilen mühendislerimizin bu raporları koruma açısından nasıl geçerli olabilir ki?

\n

Vaktiyle İstanbulda koruma kurulunda birlikte görev yaptığımız Prof. Doğan Kuban, bir gün benzer bir rapora dayanamayıp dedi ki; Çocuklar, eski eser zaten mail-i inhidam olur...

\n

Doğan Hocanın kulaklarını çınlatarak biz de diyelim ki; depremde yıkılan tescilli binayı yok etmek yerine kente kazandırmak esas değil midir?

\n

Yüksek Kurul herhalde bu son ilke kararını gözden geçirecektir...

\n

\n\n

Yazarın Son Yazıları

Çankaya’ya Yakışır belediye binası

Çankaya’ya Yakışır belediye binası

Devamını Oku
17.10.2013
‘Ayhavar Hastahana’dakilere

‘Ayhavar Hastahana’dakilere

Devamını Oku
16.10.2013
Hastanenin Boğaz Manzarası

Hastanenin Boğaz Manzarası

Devamını Oku
13.10.2013
Osmanlı'dan bugüne 'Şûra'lar

Osmanlı'dan bugüne 'Şûra'lar

Devamını Oku
03.10.2013
Gürhan Tümer...

Gürhan Tümer...

Devamını Oku
03.10.2013
Bugün Barış Günü

Devamını Oku
01.09.2013
Muğla 'Menteşe',Aydın 'Efeler' ol(a)maz!

Devamını Oku
29.08.2013
En Gencimiz Oktay Akbal

Devamını Oku
28.08.2013
Kıyılarda Teftiş!

Devamını Oku
25.08.2013
Gökova'da Oktay Akbal portresi

Devamını Oku
22.08.2013
Ahmet Eyüce

Devamını Oku
21.08.2013
TOKİ Çeşme'de Neden Israrlı?

Devamını Oku
18.08.2013
Depreme 'aldırmazlık' dorukta

Büyük sarsıntının 14. yılında, felaketin nedenlerini çoğaltan bir siyaset egemen...

Devamını Oku
16.08.2013
Adlarını 'terk' eden kentler

Devamını Oku
15.08.2013
Eskişehir'deki 'Ergenekon'

Devamını Oku
14.08.2013
Ayhavar Silivri'ye

Devamını Oku
11.08.2013
Bayramlarımız hakkında!..

Devamını Oku
08.08.2013
Ayhavar 'Oruç' Ayına

Devamını Oku
07.08.2013
Tarihsel Miras ve 'Sivil' Sorumlulukları

Devamını Oku
04.08.2013
Gökova'da 'karşıdevrim'

Devamını Oku
01.08.2013
Gezi Fırsatçılığı

Devamını Oku
31.07.2013
Özgen Acar'a Ödül

Devamını Oku
28.07.2013
Fatih Kız Lisesi yok edilemez

Devamını Oku
25.07.2013
'Kırk Yıllık Arkadaş'ımız

Devamını Oku
24.07.2013
Kabotaj Bayramı Unutuldu

Devamını Oku
21.07.2013
'Ülkenin Gezileri'ne Genel Bakış

Devamını Oku
18.07.2013
3. Köprüde Kara Mizah

Devamını Oku
17.07.2013
'Öfke'nin Yasası

Devamını Oku
14.07.2013
Şadan Gökovalı Tiyatrosu

Devamını Oku
11.07.2013
Bir Dergi - Bir Üniversite

Devamını Oku
10.07.2013
'Gezi'nin Mizahı

Devamını Oku
07.07.2013
Gezi 'karikatür'de de kazandı

Devamını Oku
04.07.2013
AKM 'Tescilli' Mirastır

Devamını Oku
03.07.2013
Neden Çekemiyorlar?

Devamını Oku
30.06.2013
Kayaköy için Fethiye'deydik

Devamını Oku
27.06.2013
Bir Gezi Mektubu

Devamını Oku
26.06.2013
Taksim'den Gökova'ya

Devamını Oku
23.06.2013
Topçu yerine 'Rami Kışlası'

Devamını Oku
20.06.2013
'Gezi Parkı'mız da Demokrasi Bekliyor

Devamını Oku
19.06.2013
Gazanız Mübarek Olsun...

Devamını Oku
16.06.2013