CHP bunu ilk defa yaşamıyor

CHP bunu ilk defa yaşamıyor

22.07.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Baştan ifade edeyim: Ben bir CHP’liyim. Partim söz konusu olunca “tarafsızım” diyemem. Ama parti içi konularda serbestçe konuşma ve yazma hakkım vardır.

CHP son seçim yenilgisinden beri büyük bir savrulma ve bocalama içinde. Gönlümün ilk istediği bunun bir an önce bitmesi ve laik Cumhuriyeti yaşatmak için tek güvence olan CHP’nin bir an önce kendi geçmişinden ve tarihten aldığı görevi tekrar üstlenip ayağa kalkması...

Böyle bir dönemi CHP ilk defa yaşıyor değil:

14 Mayıs 1950 seçimlerinde CHP aynen bu son 14 Mayıs’ta olduğu gibi çok büyük bir seçim yenilgisi yaşamıştı. CHP’nin 1946-50 arasında Meclis’teki sandalye sayısı 395, Demokrat Parti’ninki 64 iken 1950 seçimi sonunda CHP 69’a düştü, Demokrat Parti ise 416’ya çıktı.

Bu yenilgi üzerine CHP Genel Başkanı İsmet İnönü derhal bir olağanüstü kurultay topladı. Kurultay seçimden bir buçuk ay sonra Ankara’da Halkevi (şimdi Türk Ocağı) binasında yapıldı. Üç dört gün devam etti. Yüz küsur maddelik bir “Islahat Projesi” sunuldu ve kabul edildi. İnönü genel başkan olarak kaldı ama genel merkez büyük çapta yeni isimlerle doldu. Ve CHP yeni bir güçle yoluna devam etti.

“Şimdi de aynı şey olsun” demiyorum. Ama onun da bir yol olduğunu söylüyorum.

***

Lakin son günlerde yaşadıklarımız bunun kolay olmayacağını gösteriyor. Özellikle Ekrem İmamoğlu’nun bazı CHP ileri gelenleriyle “zoom” üzerinden yaptığı toplantının kamuoyuna sızdırılması, gerginlikleri daha da artırdığı gibi tartışan tarafların dillerini de olumsuz etkiledi.

Önce o toplantı üzerinde duralım:

İmamoğlu diyor ki biz orada sadece parti içi konuları görüştük. Ben zaten bugüne kadar -aynı türden- en az 200 toplantı yaptım. Kaldı ki o toplantıda kimse hakkında saygısız bir ifade kullanan olmadı.

Dedikleri kanımca yüzde yüz doğrudur. Ancak bunların gerçek olması her şeyi açıklamaya yetmiyor. Örneğin toplantı “olağan” idiyse bu “sızdırma” o toplantıya katılanları neden çok tedirgin etti? 

Keza her şeyin usulüne uygun olması için, CHP Meclis Grup Başkanı Özgür Özel’in ve Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’ın genel başkana önceden bilgi vermiş olmaları gerekmez miydi? Bu toplantıya katılmaları “siyasi etik” açısından doğru idiyse istifa etmeleri gerektiği niçin savunuldu?

Belli ki orada hem Özel’in hem de Günaydın’ın kendi tutumlarını bir kere daha gözden geçirmelerini gerektiren bir durum var.

Bir başka nokta... Şimdi “Değişim!” sloganıyla ortaya çıkanlar, neyin değişeceğini hâlâ net olarak söyleyebilmiş değiller. Belli olan sadece Kılıçdaroğlu’nu artık lider olarak istemedikleri... Ama Kılıçdaroğlu’nun gidip yerine İmamoğlu’nun gelmesi neyi değiştirecektir? CHP “sağa” ödün vermeye devam mı edecek, yoksa sola dönecek ve “altı ok”lu kuruluş felsefesini mi benimseyecek? 

İmamoğlu, bildiğim kadarıyla bugüne kadar “Ben sosyal demokratım” diye bir söz söylemiş değildir.

Bekleyelim bakalım...

Yazarın Son Yazıları

Nereye?

Taraflara bakarsanız “terörsüz Türkiye” amacına ulaşmak konusunda herkes mutabık.

Devamını Oku
06.12.2025
Kadın cinayetleri...

Nedir bu kadınlarımızın 21’inci asırda değil de çağımızdan 21 bin yıl öncenin mağara adamları kafasıyla yaşayan erkeklerden çektiği?

Devamını Oku
29.11.2025
Eğitimdeki felaket...

Yusuf Tekin, biliyorsunuz Türkiye’yi çağdaş uygarlığın önüne geçirmeyi ta 3 Mart 1924’te...

Devamını Oku
22.11.2025
Bu gidişle...

İyimserlerimiz ne kadar olumlu değerlendirmeler yaparlarsa yapsınlar, gerçek artık görmek istemeyenlerin de gözüne batıyor:

Devamını Oku
15.11.2025
Yargımız...

Baştan söyleyeyim: Bugün yaşadıklarımız hiç kimseyi mazur göstermez.

Devamını Oku
08.11.2025
İkiyüzlü müyüz, yüzsüz mü?

Tamam, hepimiz biliyoruz ki bireyler daha tez canlıdır.

Devamını Oku
01.11.2025
Anlayana...

Çok değil, geride kalan pazartesi günü ülkemizde güvenilir bir adalet sistemine kavuşmayı isteyenlerin özlediği bir toplantı Diyarbakır’da yapıldı.

Devamını Oku
25.10.2025
Reformdan korkmak

Öteden beri bir adalet bakanı “yargıda reform” amaçlı bir çalışma başlattıklarını müjdelese (!) benim içimde birtakım endişeler kıpırdamaya başlar.

Devamını Oku
18.10.2025
CHP’nin siyasi adresi...

Henüz üzerinden çok vakit geçmedi. Ama bir açıklama da çıkmadı.

Devamını Oku
11.10.2025
Bir o kalmıştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD gezisi bu defa geçmişte yaptığı gezilere kıyasen çok daha büyük gürültüye yol açtı.

Devamını Oku
04.10.2025
Küstahlık...

Mesleki bir alışkanlık mıdır, yanlış bir göreneğin bir türlü terk edilememesi midir, bilmiyorum.

Devamını Oku
27.09.2025
Nihayet gitti...

O koltukta sekiz yıl oturdu ve gitti.

Devamını Oku
20.09.2025
Karışık kafalar

Çoğumuz gibi önceki gün benim de kafam karıştı.

Devamını Oku
13.09.2025
Bir CHP hikâyesi

Büyük Atatürk’e ve CHP’ye gönül vermiş hiç kimse önümüzdeki gibi bir karanlığı yaşayacağımızı düşünmemiştir.

Devamını Oku
06.09.2025
Cumhuriyetin iki düşmanı...

Bakanlığının yanılmıyorsam ilk ayı idi.

Devamını Oku
30.08.2025
Turp savaşı

Son mart ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından başlatılan “turp savaşı”, en azından benim anımsayabildiğim 80 yıllık siyasi geçmişimiz boyunca hiç görmediğim boyutlara ulaştı.

Devamını Oku
16.08.2025
Yoğun bakımdayız...

Bir an, hafızanızdaki makarayı geri sarın.

Devamını Oku
09.08.2025
Diplomasi bu mu?

Kendisini güçlü hisseden devletlerin sesi hemen her zaman üst perdeden çıkar.

Devamını Oku
02.08.2025
Bir dosta vefa borcu...

Duygular bayatlamaz. Vefa duygusu da öyledir: Altan’ı kaybedeli bugün bir hafta doluyor.

Devamını Oku
26.07.2025
Neyimiz doğru ki!?

Adalet ve Kalkınma Partisi, kan kardeşinden daha yakın müttefiki olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin desteğiyle, uzun süredir TBMM’den geçirmek için verdiği öneriyi kabul edip yasalaştırdı.

Devamını Oku
19.07.2025
Ormanlar yanarken

Daha temmuzun ortasına bile ulaşamadık. Ama günlerdir kamuoyunu İzmir, Muğla, Antalya, Hatay, Aydın, Manisa, Sakarya’da çıkan orman yangınları işgal ediyor.

Devamını Oku
12.07.2025
Hem bağımlı hem taraflı...

Ebubekir Şahin Bey’in başında bulunduğu “RTÜK mezbahası” önceki gün yine giyotinini eline aldı ve kurbanlık koyun diye baktığı üç televizyon kanalına “Bu son! Bir kere daha canımızı sıkarsanız bu giyotin kellenize inecek” uyarısını yaptı.

Devamını Oku
28.06.2025
Biz kobay değiliz!

Gerçi hiçbir günün sabahı o günün akşamına uymayan bir dünyada yaşıyoruz.

Devamını Oku
21.06.2025
Gözümüz aydın (!)

Artık sadece iç politikalarda değil, dış politikada da -biz değil, gelişmiş dünya- şeffaflık aşamasına gelmiş görünüyor.

Devamını Oku
14.06.2025
Bunlar yalan mı?

Bir kısmını sevdiğim, takdir ettiğim, bazılarından hazzetmediğim 19 aydın birkaç gün önce ortak imzalarıyla kamuoyuna bir bildirge yayımladılar.

Devamını Oku
07.06.2025
Keşke sırf alay etseler...

Bağımsız bir anlayışla yayın yapan televizyon kanalları (onlar da üçü geçmiyor), akla mantığa yatmayan bir durumla karşılaşınca, siyasi iktidarı göstererek “Aklımızla alay ediyorlar” diyorlar ya..

Devamını Oku
31.05.2025
Anayasa demişken

Macaristan dönüşü Tayyip Erdoğan, uçakta gazetecilere, müjde mi vermek istedi, yoksa onların hep birlikte ayağa kalkıp “Hayır sayın cumhurbaşkanım! Bizi bırakıp da gidemezsiniz!” diye feryat etmelerine mi tanık olmak istedi, bilemiyoruz.

Devamını Oku
23.05.2025
PKK’nin palavraları

Ne tuhaf günlerden geçiyoruz farkında mısınız?

Devamını Oku
17.05.2025
Özgürlük engellenemez

Özgürlük engellenemez

Devamını Oku
10.05.2025
Nereden nereye?

Nereden nereye?

Devamını Oku
03.05.2025
İdrak olmayınca...

İdrak olmayınca...

Devamını Oku
26.04.2025
Böyle başa böyle tıraş

Böyle başa böyle tıraş

Devamını Oku
19.04.2025
İyi ki yanılmışım

İyi ki yanılmışım

Devamını Oku
12.04.2025
RTÜK’ün mubassırlığı

RTÜK’ün mubassırlığı

Devamını Oku
05.04.2025
Nasıl biter?

Nasıl biter?

Devamını Oku
29.03.2025
Bir dost uyarısı...

Bir dost uyarısı...

Devamını Oku
22.03.2025
Kafam karışık

Kafam karışık

Devamını Oku
15.03.2025
Neden o kadar çok?

Neden o kadar çok?

Devamını Oku
08.03.2025
Açıklama geldi

Açıklama geldi

Devamını Oku
01.03.2025
Bir ‘yeni Türkiye’ hikâyesi...

Bir ‘yeni Türkiye’ hikâyesi...

Devamını Oku
22.02.2025