2024 yerel seçimleri ne getirdi, ne götürdü? - Erol Tuncer
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

2024 yerel seçimleri ne getirdi, ne götürdü? - Erol Tuncer

13.04.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Seçim sonuçlarını değerlendirebilmek için siyasi partilerin 2024 belediye seçimlerinde aldıkları sonuçlara, 2019 sonuçları ile birlikte bakmakta yarar var.

CHP

2019’da CHP’nin 11 büyükşehir belediyesi vardı. Parti bu kez Hatay’ı kaybetmiş, ancak AKP’nin üç büyükşehir belediyesini (Balıkesir, Bursa, Denizli) ve MHP’nin yönettiği bir belediyeyi (Manisa) kazanarak büyükşehir belediye sayısını 14’e çıkarmış bulunuyor. Bu, önemli bir başarıdır.

Parti, 2019 seçiminde kazanmış olduğu 10 il merkezi belediyesine ek olarak 11 belediye daha kazanmak suretiyle il merkezi belediyesi sayısını iki mislinin de üzerine çıkarmış, belediye sayısı 21 olmuştur. Bu da önemli bir başarıdır.

CHP’nin 2019’da kazanmış olduğu ilçe belediyesi sayısı 180 iken bu sayı 337’ye çıkmıştır. CHP’nin 2019’da 50 olan belde belediyesi sayısı, 2023’de 61 olmuştur.

Ülke çapındaki 250 belediyesini 433’e çıkaran CHP, yüzde 37.77 oranındaki oyuyla birinci sıraya yerleşmiştir.

AKP

Parti, 2019 ’da kazandığı 15 büyükşehir belediye başkanlığının 4’ünü kaybetmiş (Balıkeslr, Bursa, Denizli, Şanlıurfa), ancak CHP’den Hatay Belediyesi’ni almış, partinin büyükşehir belediye sayısı 12’ye düşmüştür. Bu, önemli bir kayıptır.

Parti, 2019 seçiminde kazanmış olduğu 24 il merkezi belediyesinden yarısını kaybetmiş ve il merkezi belediye sayısı bu kez 12’ye düşmüştür. Bu da önemli bir kayıptır. AKP’nin 2019’da kazanmış olduğu ilçe belediyesi sayısı 514 iken bu sayı bu kez 158 kayıpla 356’ya düşmüştür. Partinin belde sayısı 203’den 169’a düşmüştür.

2019’da ülke çapında 756 olan belediye sayısı bu kez 549’a düşen AKP’nin, 2024’deki yüzde 35.47’lik oyuyla, siyasal yaşamında ilk kez ikinci sıraya gelmiş bulunuyor.

YENİDEN REFAH

2019 seçimlerine girmemiş olan Yeniden Refah Partisi, ilk kez girmiş olduğu 2024 seçiminde bir büyükşehir (Şanlıurfa) ve bir il merkezi (Yozgat), 39 ilçe ve 24 belde belediyesi kazanmıştır. Ülke genelinde 65 belediyeye sahip olan Yeniden Refah Partisi, belediye seçimlerindeki yüzde 6.19’luk oy oranıyla, AKP ve CHP’nin ardından 3’üncü sırayı almıştır.

HDP/DEM PARTİ

2019’da HDP üç büyükşehir belediye başkanlığı (Diyarbakır, Mardin, Van) kazanmış, bu seçimde DEM Parti bu belediyeleri korumuştur. 2019’da HDP beş il merkezi belediye başkanlığı, 2024’de 2024 yerel seçimleri ne getirdi, ne götürdü? DEM Parti yedi il merkezi belediyesi kazanmıştır. HDP 2019’da 42 ilçe belediyesi kazanmışken 2024’de DEM Parti 65 ilçe belediyesini kazanmıştır.

HDP’nin 2014’deki 11 beldesine karşılık DEM 2014’de 10 belde belediyesi kazanmıştır. HDP’nin ülke çapındaki belediye sayısı 61 iken DEM Parti bu sayıyı 85’e çıkarmıştır. DEM Parti, yüzde 5.70’lik oyuyla ilk 4’üncü sıraya gelmiş bulunuyor.

MHP

MHP, 2019’da kazanmış olduğu tek büyükşehir belediyesi başkanlığını (Manisa) bu kez kaybetmiş, bu başkanlığı CHP kazanmıştır. Partinin 2019’da kazanmış olduğu 10 il merkezi belediye başkanlığı bu kez 8’e düşmüştür. MHP’nin 2019’da kazanmış olduğu 134 ilçe belediye başkanlığı bu kez 122’ye düşmüştür. MHP’nin 2019’da 89 olan belde sayısı bu seçimde 98’e çıkmıştır. Ülke çapındaki belediye sayısı 234’den 228’e düşen MHP, yüzde 4.99 oranındaki oy oranıyla 5’inci sıraya gelmiş bulunuyor.

İYİ PARTİ

2019 seçiminde 18 ilçe ve altı belde belediyesi başkanlığı kazanmış olan İYİ Parti, bu kez bir il merkezi (Nevşehir), 24 ilçe ve yedi belde belediye başkanlığı kazanmıştır. Milletvekili seçimlerinde yüzde 10’lar civarında oy almakta olan İYİ Parti, izlediği yanlış politikalar sonucunda 2024 belediye seçimlerindeki oyunu, ülke genelinde yüzde 4 düzeyinin altına (yüzde 3.77) düşürmüştür. İYİ Parti, ülke düzeyinde 6’ncı sıraya gelmiştir.

BBP

BBP bir il merkezi belediye başkanlığı (Sivas), 14 ilçe ve beş belde belediyesi kazanmıştır. BBP’nin belediye seçimlerindeki oyu yüzde 0.44’tür.

Altılı masayı oluşturan ve CHP listelerinden seçilen toplam 35 milletvekiline sahip olan partiler seçimde varlık gösterememişlerdir. Bu partilerden yalnızca Saadet yüzde 1 oranının üstüne çıkabilmiş (yüzde 1.09), DEVA ve Gelecek partilerinin oyları ise yüzde 1 oranının da altında kalmıştır.

SONUÇ

Son seçimlerin en önemli sonucu, toplumdaki umutsuzluğun umuda dönüşmesi olmuştur. Beklentilerin ötesinde sonuçlar veren seçimlerin asıl galibi seçmendir ve bu seçmenin çoğunluğunun emekliler olduğu konusunda toplumda fikir birliği vardır. Ancak seçimlerden, herhangi bir partiyle ittifak yapmaksızın, birinci sırada çıkmayı başaran CHP’nin bu sonuçtaki payını da unutmamak gerekiyor. CHP, 2024 belediye seçimlerindeki yüzde 37.77’lik oy oranıyla, 1973 (yüzde 33.3) ve 1977 (yüzde 41.4) seçimlerinden sonra ilk kez birinci sıraya gelmektedir. Ülke nüfusunun önemli bir bölümünü ve ülke ekonomisinin önemli kapasitesini barındıran iller bundan böyle CHP’nin yönetimindedir. Bu, önemli bir sorumluluktur.

2002 seçiminden itibaren yapılan seçimlerde birinciliği elden bırakmayan AKP ise gerilemeye devam ederek yenilmezlik unvanını terk etmek zorunda kalmıştır. Bu sonuç, aynı zamanda cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin de yenilgisi anlamına gelmektedir. AKP’nin, büyük şehirlerden ve il merkezlerinden başlayarak oyları ve kazandığı belediye sayıları gerilemekte, CHP ise oylarını yükseltmekte, AKP’nin açtığı alanlara yerleşmektedir. Şimdiye kadar kıyıların partisi olarak tanınan CHP, Ege’nin içlerine (Denizli, Manisa, Afyon, Kütahya, Uşak), Marmara Bölgesi’ne (Balıkesir ve Bursa) ve Karadeniz’e (Amasya, Bartın, Giresun, Kastamonu, Zonguldak) ve Orta Anadolu’ya doğru (Kırıkkale) açılmaya başlamıştır. İl merkezleri ve büyükşehirlerdeki belediye sayılarını artırmayı başaran CHP, böylece kent merkezlerindeki ağırlığını artırmaktadır. Seçimlerden beklenmedik başarıyla çıkan diğer bir parti ise Yeniden Refah Partisi’dir. Yalnızca Doğu ve Güneydoğu’da ağırlığını hissetiren DEM Partisi 2019 seçimine göre il merkezi ve ilçe belediyeleri sayısında artış göstermiştir. Bu kez büyükşehir belediyesi alamayan ve iki il merkezi belediyesini kaybeden parti ise MHP’dir. Seçimlerde varlık gösteremeyen partiler; 6’lı masanın ortakları olan İYİ Parti, Saadet, Gelecek ve DEVA Partisi’dir.

Bu seçimler sonrasında CHP’nin sorumluluğu büyük ölçüde artmıştır. CHP bir yandan kendi yönetimindeki belediyelerde başarılı olmak öte yandan 2024 seçimindeki birinciliğini 2028 seçiminde de sürdürmek zorundadır. Yıllar süren umutsuzluğu bu seçimle birlikte umuda dönüşen toplum CHP’den bunları beklemekte haklıdır.

EROL TUNCER

ESKİ CHP GENEL SEKRETER YARDIMCISI

Yazarın Son Yazıları

Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025
Kemalizm karşıtlığının maskesi - Tunay Şendal

Türkiye, 10 Kasım’ın manevi ağırlığı altında, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına yönelik tartışmaların bir kez daha alevlendiği bir kırılma anına tanık olmuştur.

Devamını Oku
19.11.2025
Gözden gönüle akan bir aydın - Mücteba Binici

Veteriner hekim Nihat Köse ile ilk karşılaşmamız, 1988 yılının ağustos ayında Samsun Sahra Sıhhıye Askeri Okulu’nda başladı.

Devamını Oku
19.11.2025
İhanet ve gerçekler - Doğu Silahçıoğlu

1914-1918 Birinci Paylaşım Savaşı’nda İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan işgaline uğrayan Anadolu; Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı döneminde, ardında yayılmacı sömürgecilerin ve Saray’ın durduğu ihanet dolu bir sürece sahne oldu.

Devamını Oku
18.11.2025
Kavramların sosyal yaşamdaki etkisi - İsmail Doğan

İnsanlık bir arada yaşamaya başladığı andan itibaren sosyalleşme doğal bir gereksinim olarak ortaya çıkmıştır.

Devamını Oku
18.11.2025
Masumiyet karinesi - Suna Türkoğlu

Hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan “masumiyet karinesi” veya “suçsuzluk karinesi”, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 38’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz” hükmü ile pozitif hukukta da yer almaktadır.

Devamını Oku
17.11.2025
Çalışma yasalarında değişim gerekli mi? - Dr. Engin Ünsal

Yasalar da canlılar gibi zamanla yaşlanır ve işlevini yapamaz duruma gelir.

Devamını Oku
17.11.2025
KKTC 42 yaşında! - İhsan Tayhani

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu 15 Kasım 1983’te dünyaya gelenler, şimdi 42 yaşındalar ve onlar, anne ve babalarından farklı olarak özgürlüklerinin güvencesi olan bir Cumhuriyetin kucağına doğdular.

Devamını Oku
15.11.2025
Erken yaşta okur yetiştirmek - Prof. Dr. Sedat Sever

Edebiyat yapıtları, Montaigne’in belirlemesiyle, “Bizim kendimizin dışına, ötemize gitmemize” kılavuz olan estetik birer uyarandır.

Devamını Oku
13.11.2025
Sosyalizm ve cumhuriyet - Kaan Eroğuz

Neoliberal küreselleşmenin 40 yılı aşkın sürede yarattığı tahribat...

Devamını Oku
13.11.2025
Hukuk devleti mi, yargı devleti mi? - Av. Erol Türk

Hukuk devleti herkesin, devleti yönetenlerin de hukuka bağlı olduğu, hukukun üstünlüğünü ve temel hak ve özgürlükleri güvence altına alan devlettir.

Devamını Oku
12.11.2025
Ankara Hukuk Fakültesi 100 yaşında - Av. Ahmet AKGÜL

5 Kasım 1925 tarihinde, ilk TBMM binasının toplantı salonunda yapılan törende Ankara’da leyli (yatılı) – nehari (gündüzlü) bir hukuk mektebi açılmıştı.

Devamını Oku
12.11.2025
Onlar daha çocuktu… - Şükrü KARAMAN

Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde merdiven altı parfümeri imalathanesinde meydana gelen patlamada üçü çocuk altı emekçi...

Devamını Oku
12.11.2025