Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Koronayla mücadeleye karşı mücadele
Atalarımız teşbihte (benzetme) hata olmaz demişler. Bu deyiş, teşbih hata kaldırmayan bir durum olup, benzetme yapılırken hata yapılmaması gerektiği anlamını taşır. “Koronalı günlerde hükümet(ler) işgal kuvvetleri komutanlığı gibi davranmamalı” desem hata yapmış (yapmamış) olur muyum? Hata yapıp yapmadığımı anlamak (anlatmak) için örnekler vermek zorundayım:
***
1- Sözüm meclisten dışarı: Virüs hazretleriyle müşerref olduğumuzdan bu yana: Bilimciler, bilimsever ve bilime saygılı siyasetçiler ve akıllar, koronavirüse karşı en etkin mücadelenin sokağa çıkmamak ve karantina olduğunu yazıp söylüyor ve örnekler veriyorlardı. İktidar hazretleri günlerce kös dinler gibi dinledi. Derken, cuma günü saat 22.00’de, saat 24.00’te başlayacak sokağa çıkma yasağı ilan etti. Ama karar Normandiya Çıkartması günü ve tarihi gibi gizlendi. Neden? Nedeni yok ve çok! İktidar ve karar yetkisinin Ortak Akıl’ın tekeline girmesi. Bozgunun nedeni budur!
***
2- Sözüm meclisten dışarı: Koronavirüsün saldırısına karşı ortak ve birlikte yapılması gereken mücadelede iktidar makamının hal ve gidişini, maraton koşusunda rakibine çelme takan atlete, rakibine müshilli çay içiren güreşçiye benzetiyorum. Devlet aygıtının anayasal bir kurumu olan belediyelere yasal bağış toplama hakkını yasaklamaya başka ne denir? Önce, anayasa, yasa, tüzük hiyerarşisini bir genelgeyle yok saydılar, sonra belediyelere yetki veren yasa maddelerini çiğnediler ve vatandaş bağışlarının gönderildiği banka hesaplarını bloke ettiler. Hükümetin, belediyelerin vatandaşa hizmet etmelerini engellemek yasal ve ahlaki değildir. Böyle bir zulmü ancak sömürge valileri yapar.
***
3- Sözüm meclisten dışarı: Eskişehir, Antalya ve daha birkaç yerde CHP’li belediyelerin kurduğu aşevleri muhtaç vatandaşlara yıllardır hizmet etmekte ve karınlarını doyurmaktaydı. Bu duruma yıllardır müdahale etmeyen hükümet, korona günleri başlayınca birden uyandı (!) ve bu belediyelerin banka hesaplarına el koydu. Neden? Nedeni çok ilkel duygulara dayanıyor: Muhalefet belediyelerinin başarılarını engellemek dürtüsünün ateşlediği kör kıskançlık. Sen bilmem kaç yabancı ülkeye yardım etmekle böbürleneceksin ve memleketinin belediyelerinin kendi halkına hizmet etmesine engel olacaksın. Buna her dilde “sabotaj” denir. Ayıptır.
***
4- Sözüm meclisten dışarı: Bilimciler, doktorlar, belediye başkanları, siyasetçiler korona mücadelesinde sahra hastanelerine acilen gereksinim olduğunu söylediler ve hastaneye dönüştürülebilecek bazı yerlerin adını verdiler: Atatürk Hava Limanı’nın binası, TÜYAP ve CNR fuar alanları, kullanılmayan hastane ve devlet binaları… Hükümet hazretleri sanki inadına yapar gibi, bin yataklı iki yeni hastanenin inşaatını başlattı. Neden? Söylenenleri burada tekrarlamak istemiyorum.
***
5- CHP’nin sağlıkta şiddetin engellenmesine yönelik yasa önerisini reddedip kendi (AKP+MHP) önerisini TBMM’e getirmek utanç verici bir siyasal skandaldır.
***
6- Sözüm meclisten dışarı: AKP Başkanı, 13 Nisan 2020 Pazartesi günü yaptığı konuşmada inanılmaz şeyler söyledi:
“Bazı gazete ve yazarların yaptığı, ülkemizin bu kritik dönemdeki mücadelesine katkı sağlamak yerine hepsi de yalan ve yanlış bilgilerle sürekli kin kusmak, virüsten daha tehlikeli bir hastalığın işaretidir.”
(AKP Başkanı, hükümet makamının salgın hakkında verdiği, vermediği ve gizlediği bilgileri eleştiren gazeteleri ve yazarları hedef gösteriyor.)
“Milletin onuruna yapılan her saldırının tetikçisi sizdiniz. Artık bu devir sona erdi. Ülkemiz sadece koronavirüsten değil, aynı zamanda bu medya ve siyaset virüslerinden inşallah kurutulacaktır.”
(AKP Başkanı ne demek istiyor? Siyaset virüslerinden seçimle kurtulabilir ama medya virüslerinden nasıl kurtulacak? Korkunç!)
“Her gün karanlık ve kirli zihniyetlerinin ürünü yayınlarla milletimizin kafasını bulandırmaya, gönlünü karartmaya çalışan bu tür hezeyanlara inanınız başka ülkelerde bir gün bile izin vermezler.”
(AKP Başkanı sanırım yabancı basını izlemiyor. 13 Nisan 2020 tarihli Le Nouvel Observateur’de, İspanyol yazar Javier Marias, “Bizim siyasetçilerimiz yeteneksiz, değersiz ve sorumsuz insanlardır” diyordu. Sözüm meclisten dışarı.
***
Diyelim ki Covid-19’a karşı aşı ve ilaç bir CHP belediyesinin araştırma laboratuvarında bulundu, kullanılmasına izin verilmeyecek mi?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama