Kurtuluş Savaşı sırasında Kürt isyanları
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Kurtuluş Savaşı sırasında Kürt isyanları

23.05.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

[Koçgiri isyanı, Şubat 1921’de Sivas’ın doğusunda bulunan ve ezici çoğunluğun militan olduğu Koçgiri bölgesinde başlayan bir Kürt ayaklanmasıydı. İsyan Alevi-Kürt topluluğu olan ve Sivas’ın doğusunda ikamet eden Koçgiri aşireti tarafından çıkarıldı. Aşiret liderlerinin Kürdistan Teali Cemiyeti ile yakın ilişkileri vardı. İsyan, Haziran 1921’de bastırıldı.

Koçgiri aşireti; kendi arasında 16 aşiretten oluşan Kızılbaş Kürt denen Alevi inançlı Kürtlerden oluşur, ana dilleri Kürtçenin Kurmanci lehçesidir. Suşehri, Hafik (Koçhisar), Kemah, Kuruçay, Zara, İmranlı, Divriği, Refahiye, Kangal ve çevresinde 135 köy ile en az 40 bin nüfustan oluştuğu tahmin ediliyordu. İsyanı bastırmak için 3 bin 161 erden oluşan birlikler gönderildi. İsyancıların toplam mevcudu ise en az 3 bin kadardı. Kürt Teali Cemiyeti Alişan Bey’i İmranlı’ya göndererek örgütün kurulmasını istemiş ve Alişan Bey, o dönem Kangal’da memur olarak görev yapan Baytar Nuri ile birlikte örgütü kurmuştur. Baytar Nuri, ayrıca Zara, Divriği, Kangal, Hafik, İmranlı, Beypazar, Celalli, Sincan, Hamo, Zınara ve Domura’da cemiyetinin şubesini kurmuştur. Mustafa Kemal Paşa, Erzurum Kongresi kararlarının Kürtleri de kapsadığını anlatarak Alişan Bey’i ikna etmeye çalışmış ve Sivas milletvekili olmasını önermiştir. Alişan Bey Sivas milletvekili olmayı başta kabul ettiyse de Alişir ve Baytar Nuri ile konuştuktan sonra bu öneriyi reddetmiştir. Mustafa Kemal Paşa önerisiyle Dersim’in ileri gelenlerine milletvekilliği önerilmiş ve Dersim’in ileri gelenleri teklifi kabul ederek isyana katılmamıştır. Bu nedenle isyan Sivas-Erzincan bölgesinde sınırlı kalmıştır.

Bununla birlikte Baytar Nuri de milletvekilliği önerisini kabul etmemiştir. Ayrıca Baytar Nuri, Kürt özerkliğiyle yetinen Seyit Abdülkadir’i Türk ajan rolünü oynamakla suçlamıştır. Aynı zamanda Baytar Nuri, Dersim aşiretleri liderlerinden Dersimli Diyap Ağa’yı da Türk ajanlığı ile suçlamıştır.

1920 başlarında Baytar Nuri, Yellice nahiyesinde Hüseyin Abdal tekkesinde Canbegan ve Kurmeşan gibi aşiretlerin reisleriyle birlikte toplantı düzenleyerek Sevr Antlaşması’nın uygulanmasını ve Diyarbakır, Van, Bitlis, Elazığ, Dersim ve Koçgiri’den oluşan bağımsız Kürt devleti kurmasını kararlaştırmıştır. İsyanı, Koçgirili Alişir ve 306 isyancının temmuz ayında bir karakolu basmasıyla başlamıştır. Zara’nın Çulfa Ali karakoluna ve Şadan aşiret reisi Paşo da Refahiye’ye saldırmışlardır.

Türkiye Büyük Meclis Hükümeti Koçgiri aşireti reisi Alişan Bey’i Refahiye kaymakam vekilliğine, kardeşi Haydar Bey’i de İmranlı bucak müdürlüğüne atayarak çatışmayı önlemeye çalışmıştır. İsyanı bastırmak için İmranlı’ya gelen 6. Süvari Alayı’nın komutanı Binbaşı Halis, yakalanarak isyancıların harp divanı kararıyla idam edilmiştir. İsyan eden aşiretler, Koçgiri kazasının mümtaz bir vilayet yapılmasını istemiştir. 25 Kasım 1920’de “Batı Dersim Aşiret Reisleri”, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Sevr Antlaşması’nın uygulanması gerektiğini ve aksi halde silah zoruyla hakkı almaya mecbur kalacağını açıklamıştır.

Ayaklanma, bölgedeki 6. Süvari Alayı’nın bir grup asker kaçağını yakalamak isterken baskına uğramasıyla 6 Mart 1921’de başlamıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Sakallı Nurettin Paşa’nın Merkez Ordusu’nun emrinde Topal Osman Ağa’nın bizzat komuta ettiği 42. ve 47. Giresun alaylarını isyanı bastırmakla görevlendirmiştir. Nisanda harekâtın birinci evresi sona erdiğinde asiler küçük gruplar halinde dağılarak kuzey ve kuzeydoğu yönünde kaçmışlardır. Bundan sonraki ikinci etapta geniş çaplı takip harekâtı ile asilerin etkinliği iyice kırılmış, 17 Haziran’da asilerin elebaşlarından Haydar Bey’in kardeşi Alişan ve 32 asi ileri geleni ile 500’den fazla asi teslim olmuş, bunlar muhakeme edilmek üzere Sivas’a gönderilmişlerdir. İsyan Haziran 1921’de tamamen bastırılmıştır.1]

***

Kimilerinin inanarak ya da Kürtçülerin bir yatırım yapmak amacıyla iddia ettikleri gibi Cumhuriyet gerçekten bir Türk-Kürt ortaklığı sayesinde mi kuruldu? Saçma bir soru! Kurtuluş Savaşı yapan ordunun içinde Osmanlı Devleti uyruğu olan her kökten Müslüman askerler vardı. Bu çok doğal ama Yunana karşı savaşan sadece Kürtlerden oluşan bir ordu yoktu.

Koçgiri isyanı 1921 yılının şubat ayında başladı ve aynı yılın haziran ayında sona erdi. Dikkat! Birinci İnönü Savaşı 6 Ocak 1921 günü İkinci İnönü Savaşı da 23 Mart-1 Nisan 1921 günleri arasında yapıldı. Demek ki Türk ordusu istilacı Yunana ve isyancı Kürtler karşı aynı günlerde savaştı. Bu nasıl bir Türk-Kürt ortaklığı?...

Şeyh Sait isyanını (dönemin adıyla: Genç Hadisesi, Şubat-Nisan 1925) Vikipedi’den bulup kendiniz okuyun!


1- Vikipedi.

İlgili Konular: #Kurtuluş Savaşı

Yazarın Son Yazıları

Ekümeniklik mavalı

Şu kavanoz kıçlı dünyada her nesnenin, olgu ve olayın bir tanımı vardır.

Devamını Oku
05.12.2025
Kürtçe güçlendirilecekmiş...

Kürtçe güçlendirilecekmiş, hatta kalıcılaştırılacakmış.

Devamını Oku
02.12.2025
30 Kasım 2007

Gelecek yıllarda adını sık sık anmak zorunda kalacağımız Prof. Dr. Engin Arık (14 Ekim 1948) 30 Kasım 2007 günü (nedeni kuşkulu) bir uçak kazasında ekibiyle birlikte aramızdan ayrılmıştı.

Devamını Oku
30.11.2025
3 Kasım 2002’yi hatırlamak!

3 Kasım 2002 günü olanı, olanları aramızdan kaç kişi anımsamakta?

Devamını Oku
28.11.2025
Eski defterler...

Eski defterler son derece önemlidir.

Devamını Oku
25.11.2025
AKP’yi iktidara getiren seçim

1 Kasım 2002 günü “İki gün sonra 3 Kasım 2002” başlığıyla Hürriyet gazetesinin Avrupa baskısında...

Devamını Oku
23.11.2025
Devri sabık yaratmak

Devri sabık yaratmak, Türkiye siyasi tarihinde yeni gelen yönetimin/iktidarın, kendinden önceki dönemi sorgulaması, hesap sorması vb. anlamında kullanılan ifadedir.

Devamını Oku
21.11.2025
Toplu iğne ve nankörlük

Basında yer alan haberlere göre, Cumhuriyetin kuruluşunun 102. yıldönümü münasebetiyle savunma sanayisindeki gelişmeleri anlatan AKP genel başkanı ve Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, “Dünya genelinde satılan her 100 İHA’dan 65’ini biz tedarik ettik, 180 ülkeye ürün ihraç ettik. Sizleri 25 yıl geriye götürmek istiyorum, ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk” demiş.

Devamını Oku
18.11.2025
‘Entel-dantel Özdemir Bey’in itirazı

“Eşit anayasal vatandaşlık...

Devamını Oku
16.11.2025
Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni.

Devamını Oku
14.11.2025
Karakuşi siyaset

Kuzey Kıbrıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman’ın kazanmasının ardından, genel kanıya göre, MHP lideri Devlet Bahçeli önemli bir açıklama yaptı.

Devamını Oku
11.11.2025
İşin aslı

Kürtçülerin, Türkiye’nin demokrasi bağlamında atacağı ilk adımın “ilkokuldan üniversiteye Kürtçe anadilde öğrenim hakkının anayasada yer alması talebinin yerine getirilmesi” olduğunu biliyoruz.

Devamını Oku
09.11.2025
Bir kez daha emriniz olur!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Devlet Bahçeli’nin “terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili olarak düşüncelerini eleştiriyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (3)

CERN’in (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkesi) evrenin oluşumuyla ilgili olarak yapmaya başladığı deney Türkiye’yi birden bilim dünyasının göbeğine getirdi.

Devamını Oku
02.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (2)

Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Dreyfus A la Turca

Hüseyin Gün 4 Temmuz 2025 günü tutuklandığına göre işlem çok daha önce başlamış olmalı. Demek ki Merdan Yanardağ’ın casusluğu (!) o günden çok daha önce belli olmuş olmalı. Öyle değil mi? Gecikme operasyon icabı mı aceba? Yoksa kerrat cetvelini (çarpım tablosunu) bilmeyen kasap hali mi?

Devamını Oku
28.10.2025
Kurtarıcının adı toryum (1)

21 Ekim 2025 Salı günü yayımlanan “Toryum dedikleri şey” başlıklı yazımla “toryum” adlı ender elementle tanıştınız.

Devamını Oku
26.10.2025
Bir kez daha toryum denen mucize

Gazetelerde, kitaplarımda yayımlanmamış yazı(lar) da var zulada.

Devamını Oku
24.10.2025
Toryum dedikleri şey

Ülkemizde edebiyattan en ince bilimlere kadar tuhaf bir alışkanlık vardır.

Devamını Oku
21.10.2025
Dilini eşek arısı soksun!

Eşek arısının nasıl soktuğunu çok iyi bilirim.

Devamını Oku
19.10.2025
UYANIN

Uyanın, uyanın artık, ey yitik insanlar!

Devamını Oku
17.10.2025
Yerçekimi

Yerçekimi denen şeyi ben bulmadığım için ortak mal Vikipedi’ye başvurarak tanımını bilginize sunuyorum.

Devamını Oku
14.10.2025
Sorumluluk

Biraz önce en küçük kardeşim Bülent telefon etti.

Devamını Oku
12.10.2025
Comandante Che Guevara

Deniz kıyısına oturup da denize girmediğim, içki içtiğim günler.

Devamını Oku
10.10.2025
Sisifos olarak

Okuyacağınız yazı 6 Eylül 2020 günü gazetemizde yayımlanmış.

Devamını Oku
07.10.2025
Gündelik hayat ve kuralları

Uzun süredir, gündelik hayatın türlüsüyle, sağlık işleriyle, bilgisayarımla, internetle, telefon santralcılarıyla, sekreterlerle başım hiç de hoş değil.

Devamını Oku
05.10.2025
Yürrü kerreste müdürü

Mersin’de, çocukluğumda, o zamanlar adı Bozkurt olan caddenin üzerindeki Büyük Çıkmaz Sokak’ta (artık çıkmaz değil) otururduk.

Devamını Oku
03.10.2025
Düşman bile yapmaz

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, doğal zenginlikleri ve tarihi mirasıyla dünya çapında ilgi gören Muğla’nın, rant uğruna tehdit altında olduğunu söyledi.

Devamını Oku
30.09.2025
Müslüman birey yoktur*

Defterlerimden birine yazdığım ancak kaynağını yazmayı ihmal ettiğim alıntı şöyle...

Devamını Oku
28.09.2025
Zırva tevil götürmez (2)

Zırvalıkla ilgili ilk yazıyı 29 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet gazetemizde yayımlamıştım.

Devamını Oku
26.09.2025
RTE ne yapmak istiyor?

Basından bir haber: “Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’deki sarayında toplandı. Saat 14.30 sıralarında başlayan ve iki saat süren toplantıda, PKK’nin sembolik silah bırakma töreni ve Meclis’te komisyon kurulması çalışmalarıyla devam eden süreç, orman yangınları ve Gazze gibi başlıklar görüşüldü. Toplantının ardından konuşan Erdoğan, CHP’ye seslenerek ‘Siyasette pek çok şeyin kazası olur ama süreci yokuşa sürmenin affı olmaz. Süreç, özellikle ana muhalefet partisi için geçmiş günahlarına kefaret olabilecek bulunmaz bir fırsattır’ dedi.”

Devamını Oku
23.09.2025
Emekliler ve iktidar

Televizyonların emeklilerin hal-i pür melalini tanımlayıp aktarmak için seçtikleri insanların neredeyse tamamı garip bir ruh durumu içinde.

Devamını Oku
21.09.2025
Mahşer günleri

Bu yazıyı yazmaya değerli ve genç yoldaşım Zülâl Kalkandelen’in 3 Eylül 2025 günlü Cumhuriyet’te yayımlanan “Ortadoğu kazanı fokurduyor” başlıklı yazınında yer alan Cengiz Çandar’la yapılan söyleşiden aktardığı şu bölümü okuyunca karar verdim...

Devamını Oku
19.09.2025
Din ve tarafsızlık

Hemen yazalım sonra neyin ne olduğunu açıklayalım: Teokratik yönetimde devlet başkanı genellikle bir dini liderdir.

Devamını Oku
14.09.2025
Rezillik, utanmazlık, alçaklık

31 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet’in birinci sayfasındaki “Zafer coşkusu” manşetin altında yer alan utanç verici haber şöyle...

Devamını Oku
12.09.2025
İmdaat soyguncu vaaarrr!

Google’a “Türkiye’de bilgisayar tamircileri odası var mı?”, “Bilgisayarcılar sendikası var mı?” diye soracaktım.

Devamını Oku
09.09.2025
Tohumu olmayan hiçbir şey olamaz (2)

Türkiye bu kıyametten kurtulabilir mi?

Devamını Oku
07.09.2025
Tohumu olmayan hiçbir şey olamaz (1)

Gazetede yayımlanmayan epeyce eski bir yazıyı, affınıza sığınarak huzurunuza getiriyorum.

Devamını Oku
05.09.2025
Kime kızmalı

R.T. Erdoğan’dan sonra Türkiye’nin ikinci sorunu sanki (kimilerine göre iktidarın gözdelerinden biri olan) holding sahibi Mehmet Cengiz. “Gözü doymazcasına bir şeyler istiyor ve iktidar ne isterse veriyor” diyorlar.

Devamını Oku
02.09.2025
Önsöz olarak son söz

15 ve 17 Ağustos 2025 günlerinde üstat Sadri Maksudi Arsal’ın Teokratik Devlet ve Laik Devlet adlı kitabından aynen aktararak “Eski Türklerde din (1, 2)” başlığıyla yayımlamıştım.

Devamını Oku
31.08.2025