Uğur Mumcu yaşıyor, yaşatıyor
Sevgi Özel
Son Köşe Yazıları

Uğur Mumcu yaşıyor, yaşatıyor

25.01.2024 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

24 Ocak 1993 Pazar günü Cumhuriyet’i ve ülkeyi sarsan bir bomba patladı; alçaklar, Uğur Mumcu’dan kurtulduk sandılar. Oysa o, terörsüz özgürlüğün, demokrasinin, adaletin, ulusal bağımsızlığın, Atatürkçülerin güçlü sesi olarak Ozan Ceyhun Atuf Kansu’nunMustafa Kemal’in bahçesi”nde, “Bir ulusun suladığı beslediği/ Yediveren bağımsızlık gülü” gibi çoğaldıkça çoğaldı. 

Alçakça öldürülmesinden bu yana 31 yıl geçmesine karşın düşünceleri, yazıları hâlâ hainlerin korkulu düşü... Onu da demokrasi, adalet yolunda öldürülenleri de hiç unutmadık. Abdi İpekçi, Çetin Emeç, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Ahmet Taner Kışlalı, Bedrettin Cömert, Doğan Öz, Cavit Orhan Tütengil, Turan Dursun, Musa Anter, Hrant Dink, Necip Hablemitoğlu, Ali Tatar niceleri... Maraş, Çorum, Madımak, dinci gerici kalkışmalar... Uğur Mumcu olacakları öngörmüştü. Laik eğitim, düşünce özgürlüğü, hukukun üstünlüğü baskılanıyor; yoksul toplum ötedünyaya yürütülüyordu. 

Mumcu falcı değildi; hukukçuydu, gazeteciydi. Gazetecimsiler gibi eline verilenle yazıp çizmezdi. Koltuk ve çıkar hırsıyla milliyetçiliğe sığınan, muhafazakârlığı dinle soslayan gericiler Cumhuriyetin bütün değerlerini, Kurtuluş Savaşı’nı bile hesaplaşma konusu yapar, devletin kılcal damarlarına sızarken durmadı, susmadı.

Bir yanda laik Cumhuriyete düşman iktidarlar, öte yanda inşallahla “okey” arasına sıkıştırılan toplum... İlkokullara bile Arapça dersi koymaya çalışan MEB... Sabah akşam tek kanal TRT’de, gazetelerde devrimleri karalayanlar... Eğitimi, ekonomik çöküşü, yoksulluğu, taşın toprağın satışını perdeleyerek “statükocu Kemalizm” mi, Atatürkçülük mü; “neden-niçin Atatürk” tartışmalarını körükleyen solcu-sağcı yanardönerler... 

Uğur Mumcu topuna birden yanıt veriyordu: 

“(...) Kemalist, sözcük olarak ilk kez, Kurtuluş Savaşı öncesi yurdumuzu işgal eden yabancı ordu yetkilileri ve bu işgalci ülkelerin basını tarafından kullanılmıştır. (...) Uzun uzadıya yorum yapmadan belirtirsek, ‘Kemalizm eşittir, antiemperyalizm’ kısa formülü, Kemalist kavramının özünü, özetle ve yeterince açıklayabilir.

(...) Kurtuluş Savaşı, emperyalist ülke basınının Kemalist adını verdiği askeri-sivil aydınlar öncülüğünde ve her sınıf ve tabaka halkın desteğiyle gerçekleştirilmiştir. Bu savaşta, Mustafa Kemal’in çevresinde din adamı, Ankara Müftüsü Börekçizade Rifat’lar da yer almıştır, sosyalist aydınlar da işçi de köylü de esnaf da... Yani her sınıf ve tabakadan halk, emperyalizme karşı tek bir yürek, tek bir yumruk gibi birleşmiştir. İşte, Kemalizmin özü budur! 

(...) Bu koşullara, Cumhuriyetimizin kaynağına dönmek, antiemperyalist milli mücadele ruhunu canlandırarak, ezilen sınıf ve tabakaları ‘tam bağımsızlık’ inancı çevresinde toplamak, tek geçerli kurtuluş yoludur...” (23 Nisan 1980)

Mumcu, Avrupa’daki dinci örgütlenmeyi, yurtiçindeki çeteleri, bunların yurtdışı bağlantılarını korkmadan belgeliyordu. Laik Cumhuriyeti bekleyen tehlikeleri, yolsuzlukları, terörün kaynağını açık açık yazıyor, hepimizi uyarıyordu. Basın, medya olup da salt iktidarı gören fildişi kulelere tünediğinde o, “tarikat-ticaret-siyaset” siyasasına yağcılıkla medyatikliğe yükselen liboşlarla, akademiden siyasete akan döneklerle de savaşım içindeydi.

Her gün, “Öldürülürsün!” tehditleri... “Dikkatli ol!” 

İyi tanıyordum; dikkatliydi, ya biz? 

Cumhuriyetin 100 yılının son çeyreğini kaygı ve öfkeyle yaşarken Uğur Mumcu’yu çok aradık, özlemle andık.

Mustafa Kemal’e, Uğur Mumcu’ya, öldürülen aydınlara borcumuz büyüdü.

Ödeme zamanı...

Yazarın Son Yazıları

Gözlüye gizli yoktur...

Cumhuriyetin 102’nci yaşını, “Atatürk ilke inkılapları”nı yaşamıyla özdeşleştiren on binler kutladı.

Devamını Oku
27.11.2025
Atatürksüz olmaz!

Ulusun, çocuklarımızın Atatürk’ü sevmesini...

Devamını Oku
13.11.2025
Harf Devrimi 97 yaşında...

Ortak dilimiz Türkçe siyasal tartışmaların öznesi...

Devamını Oku
30.10.2025
Gerilim, gerginlik...

Kim gerilim içinde olmak, gerginlik yaratmak ister?

Devamını Oku
16.10.2025
Dünya bir, işin bin...

26 Eylül 1972’deki Dil Bayramını, Divanü Lûgatit-Türk’ün yazılışının 900. yıldönümünü dünyaca tanınmış 45 Türkbilimciyle kutlamıştık.

Devamını Oku
02.10.2025
MEB, 105 yaşında...

Bilip de bilmezden gelenlere...

Devamını Oku
18.09.2025
Eğitmeme sistemi...

Okulların açılacağı bugünlerde her alan savruluyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Karanlıkta boy veren, karanlıkta kalır...

Yakın geçmişte Atatürk’e sözle saldıran, baltayla anıtlarını kırmaya kalkışanlara...

Devamını Oku
21.08.2025
Hangi düşünce özgürlüğü?

Bu başlığı 2010’da kullanmış, birkaç ay önce benzer başlıkla ve kimbilir kaçıncı kez sormuştum.

Devamını Oku
07.08.2025
Ah kitap, vah eğitim...

Ay, kim bunlar, nerenin yandaşları... Niçin bas bas bağırıyorlar...

Devamını Oku
24.07.2025
Okuryazarlık...

Yazar kim, okur kim? “Okur” da “yazar” da aydınlanmaya ışık tutandır...

Devamını Oku
10.07.2025
Kitapsız dinlenceler

Yaz geldi. Dinlenmek, çalışanın çalışmayanın en temel hakkı...

Devamını Oku
26.06.2025
Yanaşma yandaş...

Elli yıldır siyasetçilerin, toplumun gözü önündekilerin kullandığı dili izliyorum.

Devamını Oku
12.06.2025
İktidar yenir mi, giyilir mi?

Öteden beri toplumbilimciler, aydınlar bilimsel yazıları söyleşileriyle özgür kürsülerde... Akla, bilime tutunanlar için belge bilgi kitaplar çuvallar dolusu...

Devamını Oku
29.05.2025
Canım öğretmenim...

Yetmişi yarıladım, onları hiç unutmadım.

Devamını Oku
15.05.2025
Dil kiri...

Dil kiri...

Devamını Oku
01.05.2025
Çocuklarımız...

Çocuklarımız...

Devamını Oku
17.04.2025
Bu bahar, başka bahar...

Bu bahar, başka bahar...

Devamını Oku
03.04.2025
Delikanlıyız!

Delikanlıyız!

Devamını Oku
20.03.2025
Kalem oynatmak...

Kalem oynatmak...

Devamını Oku
06.03.2025
Düşünce özgürlüğü mü?

Düşünce özgürlüğü mü?

Devamını Oku
20.02.2025
Dilim seni...

Dilim seni...

Devamını Oku
06.02.2025
Uğur Mumcu’yu dinleyelim...

Devlet çökertilince!

Devamını Oku
23.01.2025
Nâzım Hikmet 123 yaşında

Nâzım Hikmet 123 yaşında

Devamını Oku
09.01.2025
Bu yıl yenisi gelir mi?

Bu yıl yenisi gelir mi?

Devamını Oku
26.12.2024
Bağışlayabilir miyiz?

Bağışlayabilir miyiz?

Devamını Oku
12.12.2024
‘Kadim yalanlar...’

‘Kadim yalanlar...’

Devamını Oku
28.11.2024
Kötünün kötüsü...

Kötünün kötüsü...

Devamını Oku
14.11.2024
Cumhuriyet sonsuza dek yaşayacak!

Cumhuriyet sonsuza dek yaşayacak!

Devamını Oku
31.10.2024
İş işten geçmeden

İş işten geçmeden

Devamını Oku
17.10.2024
Dil Devrimi 92 yaşında

Dil Devrimi 92 yaşında

Devamını Oku
03.10.2024
Narinler, Sılalar...

Narinler, Sılalar...

Devamını Oku
19.09.2024
Bir kendimiz sevemedik

Bir kendimiz sevemedik

Devamını Oku
05.09.2024
Konuşmalıyız!

Konuşmalıyız!

Devamını Oku
22.08.2024
Düşünce özgürlüğü mü?

Düşünce özgürlüğü mü?

Devamını Oku
08.08.2024
Kuş uykusu bitti!

Kuş uykusu bitti!

Devamını Oku
25.07.2024
Atatürk’ün Türk Dil Kurumu 92 yaşında

Atatürk’ün Türk Dil Kurumu 92 yaşında

Devamını Oku
11.07.2024
Dilinizi eşekarısı...

Dilinizi eşekarısı...

Devamını Oku
27.06.2024
Tek sorun tabelalar mı?

Tek sorun tabelalar mı?

Devamını Oku
13.06.2024
Gençlerin ‘müfredat’ı

Gençlerin ‘müfredat’ı

Devamını Oku
30.05.2024