5 Nisan Avukatlar Günü, 6 Nisan?

09 Nisan 2017 Pazar

Av. Gökmen Yeşil ve Av. Erkan Sabri Ünüvar’a 

6 Nisan 2017, bir grup avukat, tutuklu meslektaşları Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör ve Akın Atalay için İstanbul Adliyesi’nde adalet tanrıçalarının önünde iki saatlik bir sessiz eyleme başlıyorlar. Eylem görünüşte üç avukat için ama gerçekte sadece onlar için değil, tüm Cumhuriyet tutuklularından başlayarak Türkiye’nin haksızlığa uğrayan bütün yurttaşlarına, avukatların “ayakta olduğunu” anımsatmak için. Ya da bugünün adliye saraylarında adalet değil haksızlık dağıtıldığını göstermek için. Ya da tahliyelerin birkaç saat içinde başlatılan yeni “gece yarısı” soruşturmalarıyla hükümsüz kılındığı bir yargı düzeninin olamayacağını haykırmak için. Ya da bu gece yarısı soruşturmasını incelemek yerine, tahliye kararı veren yargıçları görevden alan HSYK’nin varlığını sorgulamak için. Ya da savcıların düzeltmesi için adalet bakanına iddianame “sunduğu” bir yargının bağım
sızlığından söz edilemeyeceğini bağırmak için. Siz de bizim gibi bir şekilde-bir sebeple Türkiye’de adliyenin adaletinin can çekiştiğini mi düşünüyorsunuz? İşte onun için toplandı avukatlar.

Barışçıl eylem

Oturmak ya da durmak da bir eylemdir. 6 Nisan’da avukatlar, sessiz biçimde slogansız-pankartsız “durmayı veya oturmayı” yeğlediler. Merdiven geçişini engelledikleri söylendiğinde kenara çekilip yolu açtılar. Ama bu, başsavcıdan emir alan polisi durdurmadı. Bu sessiz, barışçıl eylemin adliyedeki işleyişi engellediği, adliyede böyle bir eylem yapılamayacağını söyleyerek, sona erdirilmezse 10 dakika içinde müdahale edeceklerini söylediler. (Aynı adliyenin koridorlarını halılarla kapladıktan sonra, hafız çağırıp, savcılar ve yargıçlar için cuma namazı öncesi “tilavet etkinliği” düzenlemek adliyenin işleyişine dair ama!) 

Bahri Belen’in sözleri

Eylemi sona erdirin “talimat”ına cevap, Avukat Bahri Bayram Belen’den geldi:

“Biz avukatız, nerede duracağımıza, nerede cüppe giyeceğimize, nerede konuşma yapacağımıza biz karar veririz.” Bunlar tarihsel ve evrensel değeri olan sözler. Tarihin çöplüğünde yerini alacaklar için bir anlam ifade etmeyebilir. Etmedi. Polis insanlık onuruna aykırı biçimde avukatlara saldırdı. İnternette görüntüler var, saldırının vahşi niteliğini herkes görebilir. Yumruklar, tekmeler, kalkan darbeleri, göz yaşartıcı gaz kapsülleri vs. Bu yazının ithaf edildiği avukatlardan birisinin burnu kırıldı, birisinin ayak bileği. Sayısız yara bere ve sekiz gözaltı. Neye karşı? Avukatların çalışma mekânı adliyede, haksızlığa, hukuksuzluğa karşı çıkmak için gerçekleştirdikleri, polis müdahale edene dek tam bir sükûnetin sürdüğü barışçıl protestoya karşı. Ne için? Şiddetin dilinden başka hiçbir dil bilmedikleri, konuşamadıkları için. 5 Nisan, Dünya Avukatlar Günü’ydü. Avukatlara saldırdıkları için 6 Nisan da öyle. Zorbalık var oldukça ona karşı duranlar da olacak. Zorbalığa karşı, işkenceye karşı, bugün ve yarın, yeryüzünün her yerindeki haksızlığa karşı, avukatlar ayakta.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları