İşsizlik
Veysel Ulusoy
Son Köşe Yazıları

İşsizlik

13.08.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bir garip işgücü piyasası verileri ile karşı karşıyayız son dönemde... Üretim ve piyasada gelişen fiyat hareketleri benzeri, halkı şaşkına çeviren, pazarla ve marketle uyuşmayan türden hem de. Pandemide küçülmeyen hatta büyüyen bir üretim yapısının yanında işgücü piyasası göstergelerindeki gariplikler nedir ki demeyin...

Gerçekten de aylarca evlere kapandığımız, işe gitmeden işli olduğumuz ve uzun dönemli zorunlu tatil yaptığımız bir dönemde ulusal üretimin artarak işsizliğin sabit kaldığını da gözlemledik ülkemizde.

Başardık bunu. Pandeminin bir yıl öncesinde 32.7 milyon olan işgücü (işsiz+çalışan sayısı) pandeminin tam ortasında 30.6 milyona düşerken her iki yılda da işsizlik oranını yüzde 13.5 civarında sabitlemeyi başardık!

Nasıl olduysa artık?

ABD’de bile yüzde 4’lerde gezen bir işsizlik oranının pandemi döneminde yüzde 15’leri aştığı bir küresel sağlık krizi ortamında, bizim çakılı bir şekilde tuttuğumuz oranlar başarı hanemize garipliği ile yazılması gereken istatistiklerdir.

Bununla da kalmadık doğal olarak.

Enflasyon verileri sıcak gündemi meşgul ederken işgücü piyasasında oluşan dengesizlikler göz ardı edildi son zamanlarda. Fazla irdelenmedi veriler zira orada oluşan herhangi bir değişim zaten piyasaların da umurunda değildi.

ÜRETİMLE BAĞINI KOPARAN İŞSİZLİK

Ekonomide tüm veriler irili ufaklı birbiriyle ilişkilidir. Örneğin enflasyonla işsizlik, istihdamla ekonomik büyüme birbirini oldukça derinden etkiler. Mevsim koşulları tarımsal üretimdeki değişimin yanında onların fiyatlarını (enflasyonunu) da belirleyen faktörlerin başında gelir.

Ekonomik değerlerdeki bu bağlar özellikle son beş yılda büyük ölçüde koptu. Ekonomi küçülürken büyüdü(!), büyüdü gösterilen ekonomide işsizlik azal(tıl)maya başla(n)dı ve hatta sanayi üretimi düşmüşken teknolojik ilerleme naraları atıldı sürekli. 

Ekonomik hayata ters düşen çok şey oldu özetle. En başta çalışabilir nüfus pandemiden günümüze 3-4 milyon kişi arttı. Doğum oranının neredeyse sabitlendiği bir toplumda 15+ yaş olarak tanımlanan bu grubun aksine azalması beklenirken bu kadar artması, son seçimde oy kullanan, yeni vatandaşlığa geçen yabancıların işgücü piyasasındaki izdüşümü olarak yorumlanabilir.

Bir diğer açıdan bakıldığında, emek arzının (çalışma isteğinin) son yıllarda yüzde 52-53’lerde sabit kaldığı öte yandan işgücün 31 milyonlardan 35’lere ulaştığı gerçeğiyle, işgücüne yeni katılanlara tam istihdam sağladığımız gibi, daha önceden işsiz olanların büyük bir kısmına da iş olanağı yarattığımız ortaya çıkıyor.

Nasıl oluyorsa artık?

Sanayideki büyümenin neredeyse olmadığı, gençler arasındaki işsizliğin tavan yaptığı, saat bazında işsizliğin yüzde 25’leri yokladığı bir ekonomide sabit olan bir emek arzıyla nüfusu artırarak işsizliği 4 yüzde puan düşürmek farklı bir yetenek gerektirir. Fakirliğin tavan yaptığı bir ekonomide enflasyonu yüzde 50’nin altında göstermek gibi!

Yazarın Son Yazıları

Vasat siyaset tuzağı

Bir ülkede orta gelir seviyesine ulaştıktan sonra, teknolojik gelişme için yapılan harcamaların birim maliyetleri düşürmemesi ve diğer girdi maliyetlerdeki artışın getirdiği ekonomik yavaşlamaya paralel olarak büyüme modellerinin uygulanmasında aksaklıklar ortaya çıkar.

Devamını Oku
30.11.2025
Hukukun üstünlüğü, ekonomik büyüme... Osimhen ve Mario Lemina örneği

Bir ülke adının veya devletin önüne sıfat koyup onu tanımlarken çok dikkatli olmak gerekir.

Devamını Oku
16.11.2025
Yapısal değişim ve ithal ikamesi: Açık ama korumacı bir model

Türkiye’de kendini sadece öğretici değil, aynı zamanda topluma karşı sorumlu hisseden ekonomistler uzun zamandan beri yapısal değişimin gerekliliğini vurguluyor.

Devamını Oku
02.11.2025
Enflasyon normalleşmedi, tabelası değişti

Son aylarda Türkiye’de enflasyonun düşme trendine girmesine dair anlatı daha çok ölçüm ve etiketlemedeki değişimle ilgilidir.

Devamını Oku
19.10.2025
Türkiye ekonomisinde fiyat düzeyi-gelir uyumsuzluğu: Pahalı ama fakir paradoksu

Enflasyon ülkemiz dışında çoğu ülkede artık bir sorun olmaktan çok uzaktadır.

Devamını Oku
05.10.2025
Bir ekonomi politikası hikâyesi...

Ekonomi politikaları toplumun sosyal refahını daha yukarılara çıkarmak ya da sıkıntılı zamanlarda piyasa dengelerini yeniden ayarlamak için kullanılır.

Devamını Oku
21.09.2025
Yapısal çürüme

Devletteki çürüme kurumsal çöküş ile son noktaya evrilir.

Devamını Oku
07.09.2025
Bir temiz vurgun: döviz kuru korumalı mevduat

Ekonomimizde tarif edilemez bir yalancı mutluluk yaşanıyor bugünlerde. Yanlış anlamayın...

Devamını Oku
24.08.2025
Sahte profesör, sahte ekonomi

Ahlaki çöküntü toplumsal bir olgu haline geldiğinde onun elinden kurtulmak yıllar alır.

Devamını Oku
10.08.2025
Sözde büyüme, gerçekte fakirleşme: Bir derecelendirme hikâyesi

Sizi yönetenlerin ülke notumuz yükseldi kelimesi kapsamında sevindiklerine bakmayın.

Devamını Oku
27.07.2025
KTV-karbon tüketim vergisi, terörsüz Türkiye ve eğitim kalitesinin ortak noktası

Ekonomik ve siyasal sürecin sanki önümüzdeki pazar günü seçim olacak fikri üzerine kurulu olduğu ülkemizde yeni proje diye yapılan tanıtımların sayısında ivme artışı gözlemliyoruz son günlerde.

Devamını Oku
13.07.2025
Asgari ücret ve enflasyon… ya döviz kuru!

Asgari ücretteki artış enflasyon oranını yukarılara taşır mı? Bu soru çoğu ekonomist tarafından ampirik olarak incelenmiş ve sorunun sade bir yanıtının olmadığı, etkileşimin çeşitli nedenlere ve olgulara bağlı olarak değiştiği gözlemlenmiş ve veri analizleri ile ortaya konmuştur.

Devamını Oku
29.06.2025
İstanbul Üniversitesi: Bir diploma iptali oyunu ve yarattığı maliyet

Sahnenin en çarpıcı bölümü ise sanki tüm yanlışlıkları ve usulsüzlükleri sadece bir siyasi partinin kamu yöneticileri yapıyormuş algısının vurgulandığı kısımdır.

Devamını Oku
15.06.2025
Hastalıklı büyüme

Ulusal gelirimiz 2025 yılının ilk çeyreğinde yüzde 2 arttı. Bunu TÜİK söylüyor.

Devamını Oku
01.06.2025
Jeoekonomik ticaret politikası

ABD-Çin arasında tarife yani uluslararası ticarette ithalatta alınan vergilerin artırılması ile yeniden başlayan ekonomik savaşlar tedarik zincirindeki kırılmaları tetiklemeye devam ediyor.

Devamını Oku
18.05.2025
Buğday ve döviz kuru

Buğday ve döviz kuru

Devamını Oku
04.05.2025
Orta gelir-siyasi tuzak

Orta gelir-siyasi tuzak

Devamını Oku
20.04.2025
Boykot

Boykot

Devamını Oku
06.04.2025
Özel çıkar grubu

Özel çıkar grubu

Devamını Oku
23.03.2025
Gıda enflasyonu

Gıda enflasyonu

Devamını Oku
09.03.2025
İnsan sermayesi, yolsuzluk...

İnsan sermayesi, yolsuzluk...

Devamını Oku
23.02.2025
Merkez Bankası ve ekonomik durum

Merkez Bankası ve ekonomik durum

Devamını Oku
09.02.2025
Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Devamını Oku
26.01.2025
Tehlikenin farkına varmak

Tehlikenin farkına varmak

Devamını Oku
12.01.2025
Ekonomik büyüme ve refah

Ekonomik büyüme ve refah

Devamını Oku
29.12.2024
Silkeleme

Silkeleme

Devamını Oku
15.12.2024
Fakirsiniz çünkü...

Fakirsiniz çünkü...

Devamını Oku
01.12.2024
Çaput

Çaput

Devamını Oku
17.11.2024
Neden sürekli kriz içindeyiz?

Neden sürekli kriz içindeyiz?

Devamını Oku
03.11.2024
Bir çöküşün hikâyesi

Bir çöküşün hikâyesi

Devamını Oku
20.10.2024
Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Devamını Oku
06.10.2024
Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Devamını Oku
22.09.2024
Ekonomi programının anatomisi

Ekonomi programının anatomisi

Devamını Oku
08.09.2024
Çiftçi

Çiftçi

Devamını Oku
25.08.2024
Körüğe gerek yok

Körüğe gerek yok

Devamını Oku
11.08.2024
Tecrübe ederek öğrenme

Tecrübe ederek öğrenme

Devamını Oku
28.07.2024
Verilerle soyulan halk

Verilerle soyulan halk

Devamını Oku
14.07.2024
Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Devamını Oku
30.06.2024
TÜİK, enflasyon ve buğday

TÜİK, enflasyon ve buğday

Devamını Oku
16.06.2024
Sen üret yeter!

Sen üret yeter!

Devamını Oku
02.06.2024