Tehlikenin farkına varmak
Veysel Ulusoy
Son Köşe Yazıları

Tehlikenin farkına varmak

12.01.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

İşgücü piyasası yapısı itibarıyla diğer piyasalardan birçok yönden ayrılır.

Özellikleri yanında, içinde insanı barındıran, toplumun geleceğini şekillendiren en önemli olması ve benzeri daha çok nedenden dolayı bu piyasa ile ilgili verilerin çok daha derinden ve incelikle irdelenmesi gerekir.

İşgücü piyasasının en önemli verisi işsizlik oranıdır. Sadece birkaç rakamın bileşimi olan bu verinin önemi diğer tüm ekonomik verilerden çok daha fazladır. Bunların başında da yarattığı gelir ve katma değer ile ulusal gelirinin yaklaşık yüzde 70’ini oluşturması gelmektedir.

Bu önemine ve yarattığı katma değere rağmen ona biçilen aylık bedel son yıllarda ülkemizde maalesef asgari ücret ve onun etrafında şekillenmektedir. Hayat pahalılığı ve tüm diğer sorunlara rağmen ona layık görülen aylık ücret 22 bin lira ile açlığın hissedildiği seviyede oluşmuştur.

Üzerinde konuşulacak bir karşılık, bir değer değil bu esasında. Öte yandan, hemen herkesin sorması gereken birkaç sorunun yanıtı geleceğimizin şekillenmesi bakımından önemlidir. Bu soruların başında ise bir ülkenin ekonomisinin neden asgari ücretle şekillendiği, neden böyle bir cendere altına alındığı gelmektedir.

Kalkınmanın, ekonomik büyümenin ve yaratılan katma değerin paylaşımı bakımından bu sorunun yanında diğer bazılarının yanıtlanması gerekir.

Kalkınmış bir ülkede hemen hiç kimse asgari ücret konusunda konuşmaz. Onun fazla da bir önemi yoktur. Önemi sadece geçici, yarı zamanlı ya da saat bazlı çalışanları ve onların işverenlerini ilgilendirir. Fazla bir tecrübeye bağlı olmayan, yarattığı katma değer bakımından istatistiki bir öneme sahip olmayan çalışanların oluşturduğu bir kalabalağın saatlik değeridir. Bunların oranı ise kalkınmış ülkelerde yüzde 10’un çok altındadır.

Önüyle arkasıyla, ülkemizde ortalama ya da buna yakın bir değer olan asgari ücret artık uzun yıllar ülkemizin bir cenderesi olarak kalacaktır. Büyük yapısal kırılmanın bir sonucu olan bu durumun işgücü piyasasında da yarattığı kırılmanın etkilerini de açıkça görüyoruz.

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM

Çalışanların ortalama ücretinin asgariye yakınsadığı bir ülkede işgücü verilerini yorumlamak yanıltıcı olur. Genel ya da manşet işsizlik oranının anlamı tamamen değişir. Böyle ülkelerde ekonomistler geniş kapsamlı işgücü verilerini irdeler ve ekonominin geleceğini ona göre yorumlar.

Ülkemiz için bu durumu kısaca analiz edelim.

Tüm ekonomik türbülans ve onun uzun zamandan bu yana hayatımızda olmasına rağmen manşet işsizlik oranının sürekli azalma eğiliminde olduğunu görüyoruz. Öyle ki:

- İstihdam azalırken işsizlik oranının da azaldığını,

- Son sekiz yıldaki cılız (ve çoğu zamanda yanlış sunulan) sanayi ve genel ekonomik büyüme oranlarına rağmen istihdam edilenlerin sayısının cetvelle çizilen bir trend verdiğini,

- Bazı aylarda istihdamın, doğal gelişimine rağmen yüzde 1’den fazla arttığını,

- Sanayi üretimi sıfır seviyesi etrafında büyürken/küçülürken işsizliğin azalmasını hayretle izliyoruz.

Ekonomistlerin önem verdiği diğer bir işsizlik oranı olan atıl işgücü (daha doğru bir ifadeyle geniş tanımlı işsizlik) oranıdır. Bu oran ekonominin işgücü kapasitesinin yanında çalışılan toplam saati kapsadığından, emeğin katma değere yaptığı ya da yapamadığı katkıyı da en doğru verendir.

İşte bu işsizlik oranı yüzde 30’lar civarına demir atmıştır. Diğer bir anlamıyla “ekonomik işsizlik” ülkemizde yüzde 30’a doğru yol almaktadır. Çalışma yeteneğine/ kapasitesine sahip bireylerin işsizliğini veren bu istatistik temel iki anlamıyla önemlidir:

- Manşet işsizlik oranı azalırken genel işsizlik oranının arşa çıkması asgari ücretin genel ücrete daha hızlı yakınsayacak ve

- Yüzde 30’lara varan genel işsizlik oranının ekonomideki sorunları çok daha uzun süre devam ettireceği açıktır.

Yazarın Son Yazıları

Vasat siyaset tuzağı

Bir ülkede orta gelir seviyesine ulaştıktan sonra, teknolojik gelişme için yapılan harcamaların birim maliyetleri düşürmemesi ve diğer girdi maliyetlerdeki artışın getirdiği ekonomik yavaşlamaya paralel olarak büyüme modellerinin uygulanmasında aksaklıklar ortaya çıkar.

Devamını Oku
30.11.2025
Hukukun üstünlüğü, ekonomik büyüme... Osimhen ve Mario Lemina örneği

Bir ülke adının veya devletin önüne sıfat koyup onu tanımlarken çok dikkatli olmak gerekir.

Devamını Oku
16.11.2025
Yapısal değişim ve ithal ikamesi: Açık ama korumacı bir model

Türkiye’de kendini sadece öğretici değil, aynı zamanda topluma karşı sorumlu hisseden ekonomistler uzun zamandan beri yapısal değişimin gerekliliğini vurguluyor.

Devamını Oku
02.11.2025
Enflasyon normalleşmedi, tabelası değişti

Son aylarda Türkiye’de enflasyonun düşme trendine girmesine dair anlatı daha çok ölçüm ve etiketlemedeki değişimle ilgilidir.

Devamını Oku
19.10.2025
Türkiye ekonomisinde fiyat düzeyi-gelir uyumsuzluğu: Pahalı ama fakir paradoksu

Enflasyon ülkemiz dışında çoğu ülkede artık bir sorun olmaktan çok uzaktadır.

Devamını Oku
05.10.2025
Bir ekonomi politikası hikâyesi...

Ekonomi politikaları toplumun sosyal refahını daha yukarılara çıkarmak ya da sıkıntılı zamanlarda piyasa dengelerini yeniden ayarlamak için kullanılır.

Devamını Oku
21.09.2025
Yapısal çürüme

Devletteki çürüme kurumsal çöküş ile son noktaya evrilir.

Devamını Oku
07.09.2025
Bir temiz vurgun: döviz kuru korumalı mevduat

Ekonomimizde tarif edilemez bir yalancı mutluluk yaşanıyor bugünlerde. Yanlış anlamayın...

Devamını Oku
24.08.2025
Sahte profesör, sahte ekonomi

Ahlaki çöküntü toplumsal bir olgu haline geldiğinde onun elinden kurtulmak yıllar alır.

Devamını Oku
10.08.2025
Sözde büyüme, gerçekte fakirleşme: Bir derecelendirme hikâyesi

Sizi yönetenlerin ülke notumuz yükseldi kelimesi kapsamında sevindiklerine bakmayın.

Devamını Oku
27.07.2025
KTV-karbon tüketim vergisi, terörsüz Türkiye ve eğitim kalitesinin ortak noktası

Ekonomik ve siyasal sürecin sanki önümüzdeki pazar günü seçim olacak fikri üzerine kurulu olduğu ülkemizde yeni proje diye yapılan tanıtımların sayısında ivme artışı gözlemliyoruz son günlerde.

Devamını Oku
13.07.2025
Asgari ücret ve enflasyon… ya döviz kuru!

Asgari ücretteki artış enflasyon oranını yukarılara taşır mı? Bu soru çoğu ekonomist tarafından ampirik olarak incelenmiş ve sorunun sade bir yanıtının olmadığı, etkileşimin çeşitli nedenlere ve olgulara bağlı olarak değiştiği gözlemlenmiş ve veri analizleri ile ortaya konmuştur.

Devamını Oku
29.06.2025
İstanbul Üniversitesi: Bir diploma iptali oyunu ve yarattığı maliyet

Sahnenin en çarpıcı bölümü ise sanki tüm yanlışlıkları ve usulsüzlükleri sadece bir siyasi partinin kamu yöneticileri yapıyormuş algısının vurgulandığı kısımdır.

Devamını Oku
15.06.2025
Hastalıklı büyüme

Ulusal gelirimiz 2025 yılının ilk çeyreğinde yüzde 2 arttı. Bunu TÜİK söylüyor.

Devamını Oku
01.06.2025
Jeoekonomik ticaret politikası

ABD-Çin arasında tarife yani uluslararası ticarette ithalatta alınan vergilerin artırılması ile yeniden başlayan ekonomik savaşlar tedarik zincirindeki kırılmaları tetiklemeye devam ediyor.

Devamını Oku
18.05.2025
Buğday ve döviz kuru

Buğday ve döviz kuru

Devamını Oku
04.05.2025
Orta gelir-siyasi tuzak

Orta gelir-siyasi tuzak

Devamını Oku
20.04.2025
Boykot

Boykot

Devamını Oku
06.04.2025
Özel çıkar grubu

Özel çıkar grubu

Devamını Oku
23.03.2025
Gıda enflasyonu

Gıda enflasyonu

Devamını Oku
09.03.2025
İnsan sermayesi, yolsuzluk...

İnsan sermayesi, yolsuzluk...

Devamını Oku
23.02.2025
Merkez Bankası ve ekonomik durum

Merkez Bankası ve ekonomik durum

Devamını Oku
09.02.2025
Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Devamını Oku
26.01.2025
Tehlikenin farkına varmak

Tehlikenin farkına varmak

Devamını Oku
12.01.2025
Ekonomik büyüme ve refah

Ekonomik büyüme ve refah

Devamını Oku
29.12.2024
Silkeleme

Silkeleme

Devamını Oku
15.12.2024
Fakirsiniz çünkü...

Fakirsiniz çünkü...

Devamını Oku
01.12.2024
Çaput

Çaput

Devamını Oku
17.11.2024
Neden sürekli kriz içindeyiz?

Neden sürekli kriz içindeyiz?

Devamını Oku
03.11.2024
Bir çöküşün hikâyesi

Bir çöküşün hikâyesi

Devamını Oku
20.10.2024
Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Devamını Oku
06.10.2024
Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Devamını Oku
22.09.2024
Ekonomi programının anatomisi

Ekonomi programının anatomisi

Devamını Oku
08.09.2024
Çiftçi

Çiftçi

Devamını Oku
25.08.2024
Körüğe gerek yok

Körüğe gerek yok

Devamını Oku
11.08.2024
Tecrübe ederek öğrenme

Tecrübe ederek öğrenme

Devamını Oku
28.07.2024
Verilerle soyulan halk

Verilerle soyulan halk

Devamını Oku
14.07.2024
Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Devamını Oku
30.06.2024
TÜİK, enflasyon ve buğday

TÜİK, enflasyon ve buğday

Devamını Oku
16.06.2024
Sen üret yeter!

Sen üret yeter!

Devamını Oku
02.06.2024