‘Bizim Güngör’ diyenlere bak!
Yakup Kepenek
Son Köşe Yazıları

‘Bizim Güngör’ diyenlere bak!

27.08.2018 06:12
Güncellenme:
Takip Et:

Geçen hafta Güngör Uras’ı yitirdik. Daha çok köşe yazılarıyla bilinen Uras, değişik çevrelerden hak ettiği övgüyü aldı. Ancak, iktidar sahiplerinin Uras’ı sahiplenmeleri bir başkaydı. Cumhurbaşkanlığı ve AKP sözcüleri, Hazine ve Maliye Bakanı yaptıkları açıklamalarla Uras’ı göklere çıkardı. Hatta son başbakan ve şimdiki Meclis Başkanı, Uras’ı “Halka ekonomiyi öğretti” diye methetti. Cumhurbaşkanı boş durur mu? Uras’ın eşini telefonla arayarak övgü konusunda da öne geçti.
AKP iktidarının Uras’ı dört koldan göklere çıkarması, yeni rejimin üzerinde durulmaya değer yepyeni bir özelliğidir.

Uras ve AKP
Osmanlı’dan kalmış olmasına karşın Cumhuriyet’in önde gelen yükseköğretim kurumlarından biri olan Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden en etkili olduğu günlerinde mezun olan; Devlet Planlama Teşkilatı’nda uzman olarak çalışan; TÜSİAD Genel Sekreterliği’ni kurumlaştıran; uzun yıllar gazete yazarlığının yanı sıra öğretim üyeliği yapan ve 30 dolayında yapıtı bulunan Uras’ın ülke ekonomisine bakışı ile AKP politikalarının örtüşmesi söz konusu değildi.
Cumhuriyetin değerlerine, yerli üretime, özellikle de sanayileşmeye tutku derecesinde bağlı olan Uras, onca çabasına karşın AKP’ye ekonomiyi öğretemedi. İşte bunun somut kanıtlarından biri:
Aksu-Giresun Kâğıt Fabrikası’nın hikâyesi, kurulu üretim tesislerinin nasıl yok edildiğinin, yandaş girişimcilere rant yaratan özelleştirme işlemlerinin sonunda ülkeyi nasıl dışa bağımlı hale getirdiğinin hikâyesidir.
Türkiye’de Cumhuriyetin kurduğu sanayi tesislerinin hurdacıya satılarak, arsalarının konut yapsatçılarına açılmasının hikâyesidir.
Fabrika, özelleştirme programı çerçevesinde 12 Eylül 2003’te Milli Gazete’nin yan kuruluşu Milda’ya 5 (beş) milyon liraya satıldı.
Özelleştirme için hazırlanan değer tespit raporunda 60 milyon lira değer biçilen fabrikaya sahip olan Ankara merkezli şirket, fabrikayı 5 yıl çalıştırma zorunluluğuyla satın almasına rağmen, kısa bir süre üretim yaptıktan sonra TEDAŞ, SSK, Maliye, belediye, vergi dairesi ve işçilere toplam 40 milyon lira borçlanarak fabrikayı kapattı.
Özelleştirme İdaresi, sözleşme şartlarına uyulmadığı için fabrikayı geri almadı.
Şirket 5 milyon liraya aldığı Türkiye Selüloz ve Kâğıt Fabrikası’nın makinelerini 2010’da 11 milyon liraya hurdacıya sattı.
2013 yılında hükümetin talimatı ile Giresun İl Özel İdaresi, SEKA Kâğıt Fabrikası’nın 684 dönümlük arazisini 68 milyon liraya Milda’dan satın aldı.
Arazi daha sonra TOKİ’ye devredildi.
Milda, özelleştirmeden 5 milyon liraya aldığı fabrikadan toplam 79 milyon lira gelir elde etmiş oldu. … TOKİ, SEKA tesislerinin yerine 1500 konut, stadyum, hastane inşa ediyor.
Şimdilerde yılda kâğıt ve karton ithalatına 3.5 milyar dolar ödüyoruz.
(Güngör Uras; Sanayileşecektik, Büyüyecektik N’oldu Bize?, İstanbul: Doğan Kitap, 2017, s. 106)

Neden?
Şunca yıllık iktidarı süresince Uras’ın düşüncelerinden yararlanmayan, önerilerini değerlendirmek yerine bu yazıda sergilendiği gibi tamamıyla karşıt ekonomi politikalarına imza atan AKP iktidarı, ölümünden sonra Uras’a sarılıyor.
Türkiye sağının, aklı sıra kurnazlıkla, kendisinden olmayan kimi değerlere sahip çıkması, Nâzım Hikmet örneğiyle yaşandığı gibi, hiç de yeni değil.
Ancak, bu kez durum çok daha farklı. Uras’ın ölümü sonrasındaki tutumu kanıtlıyor ki, yeni rejim toplumun kamuoyuna mal olmuş tüm insanlarına, ölümlerinden sonra, geçmişte kendisini eleştirmiş olmalarına bakmaksızın, güçlü ve düzenli bir biçimde sahip çıkmaya başlıyor.
Böyle bir sahiplenme, düşünce ve anlatım özgürlüğü ortamında anlamlı ve olumlu bulunabilirdi. Bizim Güngör yaklaşımı, toplumun, yeni rejimin geçen günlerde ok atışlarıyla süslenen kutlu davası ile bütünleşmesini güçlendirme isteğinden başka bir şey değildir.

Yazarın Son Yazıları

Bilimden uzaklaşan Türkiye!

Devamını Oku
06.01.2020
Eşitsizlikler derinleşiyor

Eşitsizlikler derinleşiyor

Devamını Oku
01.04.2019
Yerelde yeşermeli

Yerelde yeşermeli

Devamını Oku
25.03.2019
Yıkımı durdurmak!

Yıkımı durdurmak!

Devamını Oku
18.03.2019
…İzin verirse demokrasisi!

…İzin verirse demokrasisi!

Devamını Oku
11.03.2019
‘Komünist’!

‘Komünist’!

Devamını Oku
04.03.2019
Hukuksuzluğun bu kadarı!

Hukuksuzluğun bu kadarı!

Devamını Oku
25.02.2019
Başkan- sermaye-emek

Başkan- sermaye-emek

Devamını Oku
18.02.2019
ODTÜ ile ‘uçurmak’!

ODTÜ ile ‘uçurmak’!

Devamını Oku
11.02.2019
İzmir zamanıdır!

İzmir zamanıdır!

Devamını Oku
04.02.2019
‘Normalleşiyor’!

‘Normalleşiyor’!

Devamını Oku
28.01.2019
‘Parlamento’

‘Parlamento’

Devamını Oku
21.01.2019
‘Toplumsal ruh sağlığı’

‘Toplumsal ruh sağlığı’

Devamını Oku
14.01.2019
Sermaye-devletparti - SDP

Sermaye-devletparti - SDP

Devamını Oku
07.01.2019
Bilgisizliğin gülmecesi

Bilgisizliğin gülmecesi

Devamını Oku
31.12.2018
‘Yücel’in Çiçekleri’

‘Yücel’in Çiçekleri’

Devamını Oku
24.12.2018
Rejimi dizginlemek

Rejimi dizginlemek

Devamını Oku
17.12.2018
Karadeniz karartılıyor!

Karadeniz karartılıyor!

Devamını Oku
10.12.2018
2019’a doğru (03.12.2018)

2019’a doğru

Devamını Oku
03.12.2018
Kaşıkçı cinayetinin izdüşümleri

Kaşıkçı cinayetinin izdüşümleri

Devamını Oku
26.11.2018
‘He For She’

‘He For She’

Devamını Oku
19.11.2018
Geleceğe bakılmalı

Geleceğe bakılmalı

Devamını Oku
12.11.2018
Açılışla gelen ve giden

Açılışla gelen ve giden

Devamını Oku
05.11.2018
Cumhuriyet; sağı, solu

Cumhuriyet; sağı, solu

Devamını Oku
29.10.2018
‘Reisleşmenin’ üniversitesi!

‘Reisleşmenin’ üniversitesi!

Devamını Oku
22.10.2018
Demokrasi: Temelden

Demokrasi: Temelden

Devamını Oku
15.10.2018
Yerel demokrasi zamanı

Yerel demokrasi zamanı

Devamını Oku
08.10.2018
Yalan ile beslenmek!

Yalan ile beslenmek!

Devamını Oku
01.10.2018
Demokrasi - yargı bağımsızlığı bağı

Demokrasi - yargı bağımsızlığı bağı

Devamını Oku
24.09.2018
Eğitim-2018: Curcuna

Eğitim-2018: Curcuna

Devamını Oku
17.09.2018
Rejimin çalışmayan dişlileri

Rejimin çalışmayan dişlileri

Devamını Oku
10.09.2018
Aziz Sancar… Küsmüş?!

Aziz Sancar… Küsmüş?!

Devamını Oku
03.09.2018
‘Bizim Güngör’ diyenlere bak!

‘Bizim Güngör’ diyenlere bak!

Devamını Oku
27.08.2018
Rejimin temel sorunu

Rejimin temel sorunu

Devamını Oku
20.08.2018
Demokrasinin can suyu ve bir soru

Demokrasinin can suyu ve bir soru

Devamını Oku
13.08.2018
Karadeniz’in…

Karadeniz’in…

Devamını Oku
06.08.2018
Muhalefetsiz!

Muhalefetsiz!

Devamını Oku
30.07.2018
Asıl sorunlar: Ekonomi ve CHP

Asıl sorunlar: Ekonomi ve CHP

Devamını Oku
23.07.2018
İlk değerlendirme

İlk değerlendirme

Devamını Oku
16.07.2018
Suçluyorum

Suçluyorum

Devamını Oku
09.07.2018