Rejimin çalışmayan dişlileri
Yakup Kepenek
Son Köşe Yazıları

Rejimin çalışmayan dişlileri

10.09.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Başkan Erdoğan tarafından tıkır tıkır çalışacağı sözü verilerek oluşturulan tek kişiye bağlı yönetimin iki dişlisi, son gelişmelerin bir kez daha kanıtladığı gibi, hiç de düzgün işlemiyor.
Ülkenin geleceğinin temel belirleyicileri olan bu dişliler ekonomi ve eğitimdir. Ekonomide yaşanan çözümsüzlük yurttaşın bugününü, eğitimin durumu da hem bugününü hem de geleceğini karartıyor.

Ekonomi yönetimi güven veremiyor
Başkanlık seçimlerinin yapıldığının ertesi günü, 25 Haziran’da bir ABD Doları’nın karşılığı, TCMB verileriyle 4.64 liraydı. İzleyen günlerde aşırı dalgalanmalar yaşayan dolar kuru bugünlerde 6.40 dolayında dolaşıyor. Yeni rejim döneminde TL, dolar karşısında yüzde 40 dolayında değer kaybetmiştir.
Başta mal ve hizmet fiyatları olmak üzere, ekonominin tüm değişkenleri, sermayenin fiyatı olan faizler ve ücret ve maaşlar, en azından dolardaki bu aşırı artışa göre yeniden saptanmaya çalışılıyor. Dolar kuru bu noktada durağanlaşsa da, şimdiki düzeyde kalsa da bunun sonucu çok yüksek oranlı enflasyondur, yoksullaşmadır; işten çıkarmalardır, işsizliğin ve faizlerin artışıdır.
Dolar kurundaki artışın ana nedeni bu ülkenin ekonomi yönetiminin içinde bulunduğu uyumsuzluktur. Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, iç ve dış sermaye kesimlerine serbest piyasa kurallarına göre işleyen bir ekonomi sözü verirken, Başkan Erdoğan’ın özellikle serbest faize ve TCMB’nin bağımsızlığına hiç de sıcak bakmadığı biliniyor. Bu büyük uyumsuzluk, sermayeye güven vermiyor.
Başkan Erdoğan faiz ve TCMB bağımsızlığı takıntılarından tamamıyla vazgeçtiğini, inandırıcı bir biçimde açıklamadıkça bu uyumsuzluk düzelmez. Ek olarak, başta Kamu İhale Kanunu olmak üzere, hukuk düzeninde piyasa koşullarının işlerliği sermayeye güven verecek biçimde düzenlenmezse şu andaki dolar kurunun korunamayacağını içerde ve dışarıda herkes görüyor.
Geçmiş deneyimlerden çıkarılan bu açıklama ve düzenlemelerin yapılmayacağı konusundaki kesin kanı, ekonominin geleceğiyle ilgili karamsarlığı çok artırıyor.

Yükseköğretime ‘giriş’ bile yönetilemiyor!
Geçen hafta açıklanan Yükseköğretim Yerleştirme Sınavı-YKS sonuçlarına göre, tercih yapma hakkı olan öğrenci sayısı 1.749.144; tercih yapan 1.206.811; bunun anlamı çok açık, 542 bin 433 lise mezunu genç bir üniversiteye giriş tercihi yapamıyor; yaşamın yarı yolunda kalıyor.
Bundan sonrası daha az acıklı değil; açılan onca üniversiteye karşın toplam kontenjan sayısı 839 bin 490. Yüce rejimimizin kurumları arasındaki uyuma bakar mısınız? Bu 839 bin 490 olan kontenjan doldurulamıyor, yalnızca 710 bin 982 genci yerleştirebiliyor; böylece tercih yapanların da 495 bin 829’u hiçbir yere yerleştirilemezken, 128 bin 508 kontenjan boş kalıyor!
Çok büyük özveri ile çocuklarına destek olan ailelerin beklentilerini ve gençlerin umutlarını yok eden bu durum, tek başına genç beyinleri öğütmekle kalmaz, uzun dönemde ülkeyi de bitirir.
Dahası var. Yine geçen hafta Yargıtay Başkanı Cirit’in hukuk fakültelerinin beş yıla çıkarılması için YÖK’e başvurduğu basına yansıdı. Türkçe dilbilgisi dersinin zorunlu olmasını isteyen Cirit şöyle diyordu: “Düşünmeyen, sorgulamayan, araştırmayan ve ezbere dayalı bir temel eğitim üzerine iyi bir hukuk eğitimi inşa etmek şansımız bulunmamaktadır.” Üniversite öncesi eğitimin gerçek niteliğini dile getiren bu çok yerinde istek, sorunun kaynağına, Milli Eğitim Bakanlığı’na yapılmalıydı.
Özetle, rejimin ekonomisi, emeği çoktan unuttu, sermaye için bile çalışmıyor; eğitim çarkının da yıllardır olduğu gibi dişlileri kırılıyor.  

Yazarın Son Yazıları

Bilimden uzaklaşan Türkiye!

Devamını Oku
06.01.2020
Eşitsizlikler derinleşiyor

Eşitsizlikler derinleşiyor

Devamını Oku
01.04.2019
Yerelde yeşermeli

Yerelde yeşermeli

Devamını Oku
25.03.2019
Yıkımı durdurmak!

Yıkımı durdurmak!

Devamını Oku
18.03.2019
…İzin verirse demokrasisi!

…İzin verirse demokrasisi!

Devamını Oku
11.03.2019
‘Komünist’!

‘Komünist’!

Devamını Oku
04.03.2019
Hukuksuzluğun bu kadarı!

Hukuksuzluğun bu kadarı!

Devamını Oku
25.02.2019
Başkan- sermaye-emek

Başkan- sermaye-emek

Devamını Oku
18.02.2019
ODTÜ ile ‘uçurmak’!

ODTÜ ile ‘uçurmak’!

Devamını Oku
11.02.2019
İzmir zamanıdır!

İzmir zamanıdır!

Devamını Oku
04.02.2019
‘Normalleşiyor’!

‘Normalleşiyor’!

Devamını Oku
28.01.2019
‘Parlamento’

‘Parlamento’

Devamını Oku
21.01.2019
‘Toplumsal ruh sağlığı’

‘Toplumsal ruh sağlığı’

Devamını Oku
14.01.2019
Sermaye-devletparti - SDP

Sermaye-devletparti - SDP

Devamını Oku
07.01.2019
Bilgisizliğin gülmecesi

Bilgisizliğin gülmecesi

Devamını Oku
31.12.2018
‘Yücel’in Çiçekleri’

‘Yücel’in Çiçekleri’

Devamını Oku
24.12.2018
Rejimi dizginlemek

Rejimi dizginlemek

Devamını Oku
17.12.2018
Karadeniz karartılıyor!

Karadeniz karartılıyor!

Devamını Oku
10.12.2018
2019’a doğru (03.12.2018)

2019’a doğru

Devamını Oku
03.12.2018
Kaşıkçı cinayetinin izdüşümleri

Kaşıkçı cinayetinin izdüşümleri

Devamını Oku
26.11.2018
‘He For She’

‘He For She’

Devamını Oku
19.11.2018
Geleceğe bakılmalı

Geleceğe bakılmalı

Devamını Oku
12.11.2018
Açılışla gelen ve giden

Açılışla gelen ve giden

Devamını Oku
05.11.2018
Cumhuriyet; sağı, solu

Cumhuriyet; sağı, solu

Devamını Oku
29.10.2018
‘Reisleşmenin’ üniversitesi!

‘Reisleşmenin’ üniversitesi!

Devamını Oku
22.10.2018
Demokrasi: Temelden

Demokrasi: Temelden

Devamını Oku
15.10.2018
Yerel demokrasi zamanı

Yerel demokrasi zamanı

Devamını Oku
08.10.2018
Yalan ile beslenmek!

Yalan ile beslenmek!

Devamını Oku
01.10.2018
Demokrasi - yargı bağımsızlığı bağı

Demokrasi - yargı bağımsızlığı bağı

Devamını Oku
24.09.2018
Eğitim-2018: Curcuna

Eğitim-2018: Curcuna

Devamını Oku
17.09.2018
Rejimin çalışmayan dişlileri

Rejimin çalışmayan dişlileri

Devamını Oku
10.09.2018
Aziz Sancar… Küsmüş?!

Aziz Sancar… Küsmüş?!

Devamını Oku
03.09.2018
‘Bizim Güngör’ diyenlere bak!

‘Bizim Güngör’ diyenlere bak!

Devamını Oku
27.08.2018
Rejimin temel sorunu

Rejimin temel sorunu

Devamını Oku
20.08.2018
Demokrasinin can suyu ve bir soru

Demokrasinin can suyu ve bir soru

Devamını Oku
13.08.2018
Karadeniz’in…

Karadeniz’in…

Devamını Oku
06.08.2018
Muhalefetsiz!

Muhalefetsiz!

Devamını Oku
30.07.2018
Asıl sorunlar: Ekonomi ve CHP

Asıl sorunlar: Ekonomi ve CHP

Devamını Oku
23.07.2018
İlk değerlendirme

İlk değerlendirme

Devamını Oku
16.07.2018
Suçluyorum

Suçluyorum

Devamını Oku
09.07.2018