Dini iktidarın aracı yapmak!..

Dini iktidarın aracı yapmak!..

20.01.2020 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

İnsanların inancı kutsaldır.

Dinler, insanları korkularından kurtarmak amacına yönelmiş bir sığınaktır..

Ölüm korkusu.

Yok olup gitme korkusu.

Çaresiz kalma korkusu.

Bu korkulara karşı insanlar inançlarına sığınırlar.

Dinler, inanç gereksinmesinin kurumsal örnekleridir.

Tapılacak bir Tanrı, onun elçisi olan bir peygamber, kutsal bir kitap, kutsal bir mekânları vardır, ayinleri oluşur.

Dinler, bu koruma karşılığında tam bir itaat, tam bir teslimiyet isterler.

Totem ayinlerinden çoktanrılı dinlerin ritüellerine, oradan da tektanrılı dinler sistemine geçen inançlar, kendi ibadet biçimlerini oluşturmuştur.

Ancak inançlar bu çerçevede kalmamış, toplumları yönetmek isteyen iktidar hırsının sahipleri, dini kendi iktidarları için kullanmayı öğrenmişlerdir.

Ortaçağda kilise, Vatikan’da “papalık” makamını kurmuş, onun kararlarını kutsal emir saymış, uymayanları engizisyon ve aforoz ile cezalandırarak iktidar olmuştur.

Bu Katolik iktidarının emirlerine karşı çıkanlar, ayrı mezheplerle kendi yorumlarına uyan topluluklar yaratmıştır.

Almanya’da Martin Luther adındaki rahip Katolikliğe karşı “Protestanlık” diye adlandırılan yeni bir mezhep kurmuştur.

Jean Calvin adlı Fransız rahip de “Kalvenizm” mezhebini kurmuş, 1541 yılında Cenevre’de teokratik bir kent yönetimini en katı kurallarla yönetmiştir.

Toplumlar bunları nasıl kabul eder?

İşte, insanların akıl merkezlerine bir filtre takarak düşünmelerine ambargo konursa, o insanlar artık “kendilerine söylenen güdülerle ve kışkırtılmış dürtülerle” hareket ederler. Bu insanların oluşturduğu toplulukların düşünmeleri engellenmiştir. Onlar artık soru sormazlar, eleştiri yetenekleri yoktur, sadece itaat eder ve teslim olurlar.

İşte, bizdeki tarikatların, cemaatlerin oluşma mekanizması da budur.

Şimdi, siyasal iktidarın yürüdüğü yol da, bu “iktidar için dinin kullanılması” yoludur. Bu yolda gidiş sürerse, olacağı bütün toplumun bir “ümmet ve cemaat” olmasıdır.

Siyasal İslam temeline dayanan bir toplumda iktidarın tanımladığı din referansı dışında bir yaşam ancak “izin verilmiş azınlık yaşamı” olacaktır.

Kamusal alandan dışlanmış, bütün kamu olanaklarından yoksun bırakılmış azınlık, artık bu cemaat içinde izin verilmiş bir yerde yaşamaya çalışacaklardır.

“Böyle şey olur mu?” demeden önce üç şeyi düşünün:

Bir, Türkiye Cumhuriyeti 20 yıl içinde nereden nereye, nasıl geldi?

İki, tarihte Adolf Hitler, Avrupa’nın uygar Almanyası’nı “üstün ırk” kuramına nasıl inandırarak peşinden sürükledi?

Jean Calvin, nasıl oldu da dinsel iktidarını en katı kurallarla Cenevre’de uygulamaya soktu.

Üç, modernleşme yolundaki İran, Humeyni tarafından katı bir din devletine nasıl çevrildi? 

İşte, bunları görünce, bizim ülkemizde de nelerin nasıl olduğunu, nelerin nasıl olacağını daha iyi anlarız.

Bu gidiş önlenebilir mi?

Evet. Tabii ki önlenebilir. Ama koşulları var.

Bir: En başta CHP muhalefeti “rehavetli gidiş”ini değiştirip “alarm durumu”na geçerse önemli bir adım atılır. 

Meclis muhalefeti değil, örgütlü ülke muhalefeti yapılmalıdır. Bugün İstanbul Belediyesi, başkanı dahil, iktidar kuşatması altındadır. Bütün ülke bu kuşatmayı kaldırmalıdır.

İki: Eğitimdeki dinci kuşatma laik kesimin en sert karşı koymasıyla kaldırılmalıdır. Bütün anneler babalar seferber edilmeli, toplumsal muhalefet örgütlenmelidir.

Üç: Her yolsuzluk her yolla açıklanmalı, yapanlar topluma açıklanarak çalınan her kuruşun hesabı sorulmalıdır.

Türkiye Cumhuriyeti laik ve bağımsız bir ülke olarak kurulmuştur.

Bu kuruluşu hak etmek için her vatandaş, her yurttaş geleceğinin sorumlusu olarak yaşanan her şeye müdahil olmalıdır.

Bu gidişe daha fazla seyirci kalmak, yarının “İslam Cumhuriyeti”ne izin vermek anlamına gelecektir.

Uyanın vatandaşlar. Uyanın yurttaşlar.

Her gün, bir gündür. Her saat, bir saattir.

Uyanın. Geleceğinizi hak edin...


Yazarın Son Yazıları

Çalınan gelecek!...

Çalınan gelecek!...

Devamını Oku
29.04.2024
Istakozun intikamı!

Istakozun intikamı!

Devamını Oku
22.04.2024
Başarının psikolojisi...

Başarının psikolojisi...

Devamını Oku
15.04.2024
Özeleştiri?...

Özeleştiri?...

Devamını Oku
08.04.2024
Kaderinizi seçtiniz mi?...

Kaderinizi seçtiniz mi?...

Devamını Oku
01.04.2024
Hapishanedeki Ali Sirmen...

Hapishanedeki Ali Sirmen...

Devamını Oku
25.03.2024
Liderlerin ruhsal durumu...

Liderlerin ruhsal durumu...

Devamını Oku
18.03.2024
Ben başkan olamazsam?

Ben başkan olamazsam?

Devamını Oku
11.03.2024
Kimi neden seçiyoruz?

Kimi neden seçiyoruz?

Devamını Oku
04.03.2024
Erdal Atabek yazdı...

Ruh sağlığımızı koruyalım...

Devamını Oku
26.02.2024
Kendi iktidarının sömürgesi...

Kendi iktidarının sömürgesi...

Devamını Oku
19.02.2024
Erdal Atabek yazdı

Seçilecek aday...

Devamını Oku
12.02.2024
‘Körü körüne inanç’...

‘Körü körüne inanç’...

Devamını Oku
05.02.2024
Bilinçaltı itirafları...

Bilinçaltı itirafları...

Devamını Oku
29.01.2024
‘Çetelerin’ siyaseti...

‘Çetelerin’ siyaseti...

Devamını Oku
22.01.2024
Aday...

Aday...

Devamını Oku
15.01.2024
Tarihle savaşmak!...

Tarihle savaşmak!...

Devamını Oku
08.01.2024
Atatürk’ün adı yetti!...

Atatürk’ün adı yetti!...

Devamını Oku
01.01.2024
2024: Çatışma yılı mı?..

2024: Çatışma yılı mı?..

Devamını Oku
25.12.2023
Şiddet!...

Şiddet!...

Devamını Oku
18.12.2023
PISA gerçekleri...

PISA gerçekleri...

Devamını Oku
11.12.2023
Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Devamını Oku
04.12.2023
Eğitim kimin derdi?

Eğitim kimin derdi?

Devamını Oku
27.11.2023
Fenomen!...

Fenomen!...

Devamını Oku
20.11.2023
Saray darbesi mi?

Saray darbesi mi?

Devamını Oku
13.11.2023
Cumhuriyet Halk Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi...

Devamını Oku
06.11.2023
Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Devamını Oku
30.10.2023
Savaş budur!

Savaş budur!

Devamını Oku
23.10.2023
Zehirli miras: Nefret...

Zehirli miras: Nefret...

Devamını Oku
16.10.2023
Hafız...

Hafız...

Devamını Oku
09.10.2023
Hatamızdan ders alabilmek!...

Hatamızdan ders alabilmek!...

Devamını Oku
02.10.2023
Karakter ne midir?

Karakter ne midir?

Devamını Oku
25.09.2023
Psikolojik dayanıklılık...

Psikolojik dayanıklılık...

Devamını Oku
18.09.2023
Atam nereye bakıyor?...

Atam nereye bakıyor?...

Devamını Oku
11.09.2023
Misyon ruhu...

Misyon ruhu...

Devamını Oku
04.09.2023
İşgale direnen toplum...

İşgale direnen toplum...

Devamını Oku
28.08.2023
Beyin yıkama...

Beyin yıkama...

Devamını Oku
21.08.2023
Medrese...

Medrese...

Devamını Oku
14.08.2023
İlkeler-başkanlar-örgütler...

İlkeler-başkanlar-örgütler...

Devamını Oku
07.08.2023
Önce laiklik demiyorsa?

Önce laiklik demiyorsa?

Devamını Oku
31.07.2023