Şiiri kim öldürebilir ki?

Şiiri kim öldürebilir ki?

11.05.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

"Şiiri kim öldürebilir ki? Kedi gibi yedi canlıdır şiir. Ona işkence ederler, sokaklarda sürüklerler, üstüne tükürürler, alay ederler, etrafını dört duvarla çevirirler, sürgüne yollarlar ama şiir bütün bunları yaşar, tertemiz bir yüzle, gülümseyerek ortaya çıkar sonunda…’ Pablo Neruda söylüyor bu sözleri; “Confieso Que he Vivido“ adını koyduğu anılarında, “Yaşadığımı İtiraf
Ediyorum”. “Sanatsız bir toplumun damarları kopmuştur” demiştir büyük Atatürk.
Atatürk Cumhuriyeti’nin kurumudur Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası. Cumhuriyet’in kurumlarıdır Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü.
Milli Eğitim Bakanlığı “Dünya Klasikleri”ni yayımlamıştır. “Tercüme Bürosu” kurulmuş, dünyanın en iyi yapıtları çevrilmeye başlanmıştır. Bakan Hasan Âli Yücel’dir. Köy Enstitülerinin genel müdürü İsmail Hakkı Tonguç’la birlikte.
O dönemde “devlet”, sanatın, kültürün kurucusudur, destekçisidir, yaygınlaşması için güç verenidir.
İsmet İnönü ve eşi Mevhibe
Hanım’ın Cumhurbaşkanlığı Konser
Salonu’nda ayrılmış koltukları vardır.
Her konseri dikkatle izlerler.
Bugünlere gelene kadar bu heyecan sürmese de sanat kurumlarına pek dokunan olmamıştı. Ama şimdi böyle değil.

AKP döneminde sanat
AKP’nin temsil ettiği anlayış, Batı kaynaklı evrensel sanata böyle bakmadı. Tersine, her fırsatta dile getirdiği hoşnutsuzluğunu ısrarla
sürdürdü.
Sanatın muhalif tutumunu hiçbir zaman içine sindiremedi. Başbakanlığı döneminde Recep Tayyip Erdoğan’ın gazeteciler için patronlara “mademki
paralarını siz veriyorsunuz, sizin söylediğinizi yapacaklar” dediği despot anlayışı AKP yönetimi sanata da uyguladı.
Mademki parayı devlet veriyor,o zaman bizim istediklerimizi yapacaklar.”
Bu anlayışla tiyatroda oyun seçimlerine müdahale ettiler. Oyun yasakları konuldu. Oyuncular hakkında soruşturmalar açıldı.
Operaya, “kafa şişirici gürültüler” dediler.
Baleye, “çıplak kızlarla erkeklerin sahnesi” gözüyle baktılar. Dans sanatına “tövbe” dediler,“günahtır.” Heykel zaten yasaktı. “Ucube” deyip yıktılar.
Resim her zaman kuşkuluydu. “Kadınlar örtülü mü, değil mi?” gözüyle dolaştılar.
Şiir, ilahi olursa iyiydi, öykü, roman hep sansürden geçmeliydi.
Sonunda, evet sonunda, bakın ne oldu?

***

Sonunda, “devletin sanattan elini çekmesi” üzerine kurulu bir plan
buldular. “Devlet sanattan elini çekmeliydi, çünkü sanat özgür olmalıydı.
Planları buydu. Görünüş “sanatın özgürleşmesi” olduğu için de taraftar da buluyordu. Oysa, sanatın her dalına böyle müdahale eden, sanatçıyı her fırsatta kötüleyen bir anlayışın “özgür sanat” amacı olabilir miydi? Elbette olmazdı.
Amaç, sanatı devlet hizmetinin dışına çıkarıp desteksiz bırakmak, sonra da kendi yandaşı olarak çalışacaklara “örtülü ya da örtüsüz destek vermek”ti.
Yeniden “Saray sanatçıları
dönemine dönmeyi hedefliyorlardı.
Saray mızıkacıları.
Saray oyuncuları.
Saray kasidecileri.
Sanatı bu kafese hapsedip refahla ödüllendirmek,bilip yaptıkları tek şeydi.
Aydın sanatçıların karşı çıktığı budur.
Aydın sanatçıların kaygı duyduğu bu
despot din devletinin güdümündeki sanat görünümlü icazetli gösteriler”dir.
Bu politik girişimi destekleyen kimi bilinçli, kimi bilinçsiz sanat çevresi insanları bu iktidarın politik tutumuna “evet ama yetmez” diyenlerin durumuna düşmektedirler.
Sanata yapılan bu kasıtlı darbeye karşı çıkması gerekenler sadece sanatçılar değil, bütün sanatseverlerdir.
Hemen belirteyim ki bu despot anlayış sanat alanından da elini eteğini çekecektir.
Toplumun bilinçli direnişi bu despot iktidar anlayışını sandığa gömecek, sanatı da, hukuk gibi, eğitim gibi, özgür basın gibi üzerine çöken karabasandan kurtaracaktır.
Merak etmeyin, “şiiri kim öldürebilir ki”?..

Yazarın Son Yazıları

Çalınan gelecek!...

Çalınan gelecek!...

Devamını Oku
29.04.2024
Istakozun intikamı!

Istakozun intikamı!

Devamını Oku
22.04.2024
Başarının psikolojisi...

Başarının psikolojisi...

Devamını Oku
15.04.2024
Özeleştiri?...

Özeleştiri?...

Devamını Oku
08.04.2024
Kaderinizi seçtiniz mi?...

Kaderinizi seçtiniz mi?...

Devamını Oku
01.04.2024
Hapishanedeki Ali Sirmen...

Hapishanedeki Ali Sirmen...

Devamını Oku
25.03.2024
Liderlerin ruhsal durumu...

Liderlerin ruhsal durumu...

Devamını Oku
18.03.2024
Ben başkan olamazsam?

Ben başkan olamazsam?

Devamını Oku
11.03.2024
Kimi neden seçiyoruz?

Kimi neden seçiyoruz?

Devamını Oku
04.03.2024
Erdal Atabek yazdı...

Ruh sağlığımızı koruyalım...

Devamını Oku
26.02.2024
Kendi iktidarının sömürgesi...

Kendi iktidarının sömürgesi...

Devamını Oku
19.02.2024
Erdal Atabek yazdı

Seçilecek aday...

Devamını Oku
12.02.2024
‘Körü körüne inanç’...

‘Körü körüne inanç’...

Devamını Oku
05.02.2024
Bilinçaltı itirafları...

Bilinçaltı itirafları...

Devamını Oku
29.01.2024
‘Çetelerin’ siyaseti...

‘Çetelerin’ siyaseti...

Devamını Oku
22.01.2024
Aday...

Aday...

Devamını Oku
15.01.2024
Tarihle savaşmak!...

Tarihle savaşmak!...

Devamını Oku
08.01.2024
Atatürk’ün adı yetti!...

Atatürk’ün adı yetti!...

Devamını Oku
01.01.2024
2024: Çatışma yılı mı?..

2024: Çatışma yılı mı?..

Devamını Oku
25.12.2023
Şiddet!...

Şiddet!...

Devamını Oku
18.12.2023
PISA gerçekleri...

PISA gerçekleri...

Devamını Oku
11.12.2023
Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Devamını Oku
04.12.2023
Eğitim kimin derdi?

Eğitim kimin derdi?

Devamını Oku
27.11.2023
Fenomen!...

Fenomen!...

Devamını Oku
20.11.2023
Saray darbesi mi?

Saray darbesi mi?

Devamını Oku
13.11.2023
Cumhuriyet Halk Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi...

Devamını Oku
06.11.2023
Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Devamını Oku
30.10.2023
Savaş budur!

Savaş budur!

Devamını Oku
23.10.2023
Zehirli miras: Nefret...

Zehirli miras: Nefret...

Devamını Oku
16.10.2023
Hafız...

Hafız...

Devamını Oku
09.10.2023
Hatamızdan ders alabilmek!...

Hatamızdan ders alabilmek!...

Devamını Oku
02.10.2023
Karakter ne midir?

Karakter ne midir?

Devamını Oku
25.09.2023
Psikolojik dayanıklılık...

Psikolojik dayanıklılık...

Devamını Oku
18.09.2023
Atam nereye bakıyor?...

Atam nereye bakıyor?...

Devamını Oku
11.09.2023
Misyon ruhu...

Misyon ruhu...

Devamını Oku
04.09.2023
İşgale direnen toplum...

İşgale direnen toplum...

Devamını Oku
28.08.2023
Beyin yıkama...

Beyin yıkama...

Devamını Oku
21.08.2023
Medrese...

Medrese...

Devamını Oku
14.08.2023
İlkeler-başkanlar-örgütler...

İlkeler-başkanlar-örgütler...

Devamını Oku
07.08.2023
Önce laiklik demiyorsa?

Önce laiklik demiyorsa?

Devamını Oku
31.07.2023