Atatürk Cumhuriyeti 92. yılında...

Atatürk Cumhuriyeti 92. yılında...

02.11.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Çünkü bu Cumhuriyet, Atatürk Cumhuriyeti’dir.
Bülent Tanör’ün Kuruluş kitabını okuyun, göreceksiniz.
Atatürk olmasaydı bu Cumhuriyet olamazdı.
Onun için de “Atatürk Cumhuriyeti”dir.

***

Atatürk, kurduğu Cumhuriyet’in başında 15 yıl kalabildi: 1923 - 1938.
Atatürk’ten sonraki 15 yıllara bakalım:
1938 - 1953 (Demokrat Parti üç yıldır iktidardadır.)
1953 - 1968 (Dünyada ve ülkemizde 68 olayları yaşanacaktır.)
1968 - 1983 (12 Mart ve 12 Eylül askeri darbeleri yaşanmıştır.)
1983 - 1998 (Dünyada küreselleşmeülkede liberalizm yaşanmaktadır.)
1998 - 2013 (AKP 2002’den beri tek başına iktidardadır.)
2013 - 2028 (Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 sonrası yaşanacaktır.)
Atatürk’ten sonrasının altıncı 15. yılı yaşanmaktadır.
Ülke nereden nereye gelmiştir?

***

On boyutta “Genel Görünüş - Manzarai Umumiye”ye bakalım:
Aydınlıktan..................Karanlığa
Bağımsızlıktan............ Taşeronluğa
Ulusallıktan................. Kabileciliğe
Vatandaşlıktan........... Cemaatçiliğe
Laiklikten.................... Dinciliğe
Saygınlıktan................ İtibarsızlığa
Üreticilikten................ Tüketiciliğe
Paylaşımdan................ Kapkaççılığa
Güvenden..................... Güvensizliğe
Dürüstlükten .............. Sahtekârlığa

***

Türkiye’de 1950 yılından başlayarak -kısa bir Bülent Ecevit dönemi dışında- ülkenin yol haritasını Amerika ile birlikte çizen sağ iktidarlar, emperyalist- kapitalizme uyumlu bir gidiş izlemişlerdir.
Toplumu “din-dindarlık-dine” dayalı itaat modelinde yönlendiren iktidarlar, emeği her türlü sömürüye açmışlar, yoksul kesimlere para dağıtarak emeğine de yabancılaştırmışlardır.
AKP açıkça bir “din devleti” kurma yolunda yürümekte, bu yolun sonunda “Saltanat ve Hilafet”i de geri getirerek Atatürk Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırma planını uygulamaktadır. Ortadoğu politikası da bu hedeflere dayalıdır.
Bu hedeflerine ulaşabilmek için Amerika’ya her türlü ödünü vermekte, Rusya ile ikili oynamaya çalışarak da kendince bir taktik yapmaya çalışmaktadır.
Bu hedeflerine ulaşabilirler mi?
İki büyük nedenden ötürü “hayır, ulaşamazlar”.

***

Birinci neden; dünyadaki büyük satranç oyununda yerleri yoktur. Şu anda ülkenin Atatürk döneminden kalan itibarı ile ve coğrafi stratejik önemi nedeni ile tavla oyununa alınmaktadır. Tavladan satranca giden yol bu ekibin kapasitesi dışındadır. Bu nedenle de dış politikaları iflas etmiştir. Büyük satranç oyununda piyon oldukları zaman işe yaramakta, başka bir role heves ettikleri zaman oyunun dışında kalmaktadırlar.
Türkiye’nin büyük satrancını Atatürk oynamış ve kazanmıştır. O kadar. İkinci neden; Türkiye’nin büyük Atatürkçü potansiyelidir. Ülkenin beyin gücü, sonuna kadar gidecek yürek gücü, satın alınamaz bilek gücü Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundadır. Yürümektedir ve durdurulamaz bir güçtür.
Bu büyük gücü, korkutulan, satın alınan, sinsi oyunlarla kandırılan kişilerin oylarıyla kıyaslamak büyük hatadır.
Aslında bu büyük gücü bütünüyle CHP temsil edebilse hiçbir sorun kalmaz.
Gene de ülke AKP’ye teslim olmayacaktır.
Ve tarihin bilinen gerçeği şudur ki;
Teslim Olmayanlar Ölmez...  

Yazarın Son Yazıları

Çalınan gelecek!...

Çalınan gelecek!...

Devamını Oku
29.04.2024
Istakozun intikamı!

Istakozun intikamı!

Devamını Oku
22.04.2024
Başarının psikolojisi...

Başarının psikolojisi...

Devamını Oku
15.04.2024
Özeleştiri?...

Özeleştiri?...

Devamını Oku
08.04.2024
Kaderinizi seçtiniz mi?...

Kaderinizi seçtiniz mi?...

Devamını Oku
01.04.2024
Hapishanedeki Ali Sirmen...

Hapishanedeki Ali Sirmen...

Devamını Oku
25.03.2024
Liderlerin ruhsal durumu...

Liderlerin ruhsal durumu...

Devamını Oku
18.03.2024
Ben başkan olamazsam?

Ben başkan olamazsam?

Devamını Oku
11.03.2024
Kimi neden seçiyoruz?

Kimi neden seçiyoruz?

Devamını Oku
04.03.2024
Erdal Atabek yazdı...

Ruh sağlığımızı koruyalım...

Devamını Oku
26.02.2024
Kendi iktidarının sömürgesi...

Kendi iktidarının sömürgesi...

Devamını Oku
19.02.2024
Erdal Atabek yazdı

Seçilecek aday...

Devamını Oku
12.02.2024
‘Körü körüne inanç’...

‘Körü körüne inanç’...

Devamını Oku
05.02.2024
Bilinçaltı itirafları...

Bilinçaltı itirafları...

Devamını Oku
29.01.2024
‘Çetelerin’ siyaseti...

‘Çetelerin’ siyaseti...

Devamını Oku
22.01.2024
Aday...

Aday...

Devamını Oku
15.01.2024
Tarihle savaşmak!...

Tarihle savaşmak!...

Devamını Oku
08.01.2024
Atatürk’ün adı yetti!...

Atatürk’ün adı yetti!...

Devamını Oku
01.01.2024
2024: Çatışma yılı mı?..

2024: Çatışma yılı mı?..

Devamını Oku
25.12.2023
Şiddet!...

Şiddet!...

Devamını Oku
18.12.2023
PISA gerçekleri...

PISA gerçekleri...

Devamını Oku
11.12.2023
Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Devamını Oku
04.12.2023
Eğitim kimin derdi?

Eğitim kimin derdi?

Devamını Oku
27.11.2023
Fenomen!...

Fenomen!...

Devamını Oku
20.11.2023
Saray darbesi mi?

Saray darbesi mi?

Devamını Oku
13.11.2023
Cumhuriyet Halk Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi...

Devamını Oku
06.11.2023
Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Devamını Oku
30.10.2023
Savaş budur!

Savaş budur!

Devamını Oku
23.10.2023
Zehirli miras: Nefret...

Zehirli miras: Nefret...

Devamını Oku
16.10.2023
Hafız...

Hafız...

Devamını Oku
09.10.2023
Hatamızdan ders alabilmek!...

Hatamızdan ders alabilmek!...

Devamını Oku
02.10.2023
Karakter ne midir?

Karakter ne midir?

Devamını Oku
25.09.2023
Psikolojik dayanıklılık...

Psikolojik dayanıklılık...

Devamını Oku
18.09.2023
Atam nereye bakıyor?...

Atam nereye bakıyor?...

Devamını Oku
11.09.2023
Misyon ruhu...

Misyon ruhu...

Devamını Oku
04.09.2023
İşgale direnen toplum...

İşgale direnen toplum...

Devamını Oku
28.08.2023
Beyin yıkama...

Beyin yıkama...

Devamını Oku
21.08.2023
Medrese...

Medrese...

Devamını Oku
14.08.2023
İlkeler-başkanlar-örgütler...

İlkeler-başkanlar-örgütler...

Devamını Oku
07.08.2023
Önce laiklik demiyorsa?

Önce laiklik demiyorsa?

Devamını Oku
31.07.2023