Kürt sorununda konjonktür ve temel açmazlar III

07 Şubat 2016 Pazar

AKP’nin tutarsız, birbirine 180 derece ters ve yanlış politikalarla iyice içinden çıkılmaz hale getirdiği Kürt sorununun temel çelişkileri nasıl aşılabilir?
Bir başka deyişle, AKP bu yanlışları yapmasaydı bile varlığını sürdürecek olan Kürt sorunu nasıl çözülebilir?
Bu sorunun yanıtını önce, cuma günü sözünü ettiğim Murat Somer’in “Milada Dönüş” adlı kitabındaki öneriler üzerinden arayacağım.
Daha sonra genel bazı değerlendirmeler de yapacağım.

***

Somer, birinci çelişki olan kimlik konusunda, Türk ve Kürt kimlikleri ile ilgili sorunların iç içe geçtiğini şu şekilde belirliyor:
1) Ortak Kimlik İkilemi:
“Kürt Kimliği Meselesi: Yasal-kurumsal, sosyal ve siyasal reformlarla Kürtlerin kendi kimliklerinin toplumsal ve siyasal yaşamda özgürce yaşanabildiğini, makbul ve eşit bir kimlik olarak kabul gördüğünü ve güvencede olduğunu kabul etme ihtiyacı.”
“Ortak Kimlik ve Türk Kimliği Meselesi: Kürt kimliği meselesi reformlarla çözülürken Türkiye’deki ortak kimliklerin zayıflamaması ve Türklerin de kendi kimliklerinin aşınmasından endişe duymamaları.”
Somer bu sorunun çözümünü zorlaştıran öğeleri uzun uzun çözümledikten sonra, Türk ve Kürt kimliklerinin birbiriyle alt-üst gibi hiyerarşik değil, eşitlikçi bir statüde tanınmalarının sorunu çözebileceğine işaret ediyor...
“Çözümün farklı grupların aynı ad ve içerikle benimsemesi dayatılmayan -yani Türklerin Türklük, Kürtlerin Türkiyelilik adıyla içselleştirebileceği- ve diğer kimliklerle bir hiyerarşi ilişkisi içinde görülmeyen ortak bir millî kimliğin savunulmasında olduğunu düşünüyorum. (s.32)

***

2) Dış Güvensizlik İkilemi:
Somer, benim “Dış Etkenler Açmazı” olarak daha geniş bir biçimde tanımladığım bu çelişkiyi de her iki taraf açısından ayrı ayrı ele alıyor.
“Devlet, Kürtlerin sınır ötesi etnik Kürtlerle birleşmek politikası güdeceğini ve bağımsızlık için onlardan destek alacağını düşündüğü -yani Kürtler potansiyel ayrılıkçı unsur olarak görüldüğü- için bir güvensizlik duyuyor.”
“Kürtler de devletin bunu engellemek için hem içerde hem de komşu ülkelerde Kürtleri zayıflatma amacı güttüğüne inandığı için güvensizlik yaşıyor.”
Somer, bu çelişkinin çözümü için, devletin Türkiye dışındaki Kürtlerle güven ilişkisi oluşturabileceğine işaret ediyor ve Kuzey Irak’taki Barzani oluşumunu buna örnek gösteriyor. Bu konudaki çözümün çok büyük ölçüde öteki iki çelişkinin içerdeki çözümüne bağlı olduğuna işaret ediyor. (ss. 32- 33; 42)

***

Benim “Güven Açmazı” dediğim, Somer’in “Elit İşbirliği İkilemi” dediği çelişki hakkındaki görüşlerini ve “çözüm için genel bir yöntem” konusundaki önerisini salı günü irdeleyeceğim.
Ama konu ile ilgilenenlere önerim, kitabı bir an önce okumalarıdır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yeni anayasa tuzağı 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları