Yoksa layık mıyız?

07 Ağustos 2017 Pazartesi

İlkokuldaydık, anımsıyorum.
Öğretmen. “Laiklik ne demektir” diye soruyordu.
Biz de birbirimize bakıp “layık olmaktır” diyorduk.
Öğretmen anlamadığımızı görüp anlatıyordu: Din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır, gibi açıklamalar.
Biz gene birbirimizle bakışıyorduk.
Haklıymışız.
Laiklik anlaşılmazmış.
Hâlâ anlaşılmadığına göre anlaşılmaz bir şeymiş.
“Layık olmak” ise, gene haklıymışız, cuk oturuyor.
İmamlar artık resmi nikâhı da kıyacakmış.
İmam nikâhı denen uygulama bu denli yaygın olursa, şaşalım mı?
Çocuk yuvaları için MEB (Milli Eğitim Bakanlığı demek oluyor), bir tarikat derneği ile anlaşma yapmış. Şaşalım mı?
İlk laiklik karşıtı hareketler ortaya çıktığında ne olmuştu?
“Yok canım, daha neler” diyenler vardı.
“Ordu izin vermez, yapamazlar” diyenler vardı.
“Aydınlar ne yapıyor” diye kızanlar vardı.
“Laikçiler toplumu anlamıyor” diyen liberallerimiz vardı.
Sonra sonra laikliğin ağza alınışından korkulur oldu.
“Canım, iki de bir bunlar söylenmez ki, bak böyle oy alınmıyor” diye susulması makbul oldu.
Laik olamadık, anlaşıldı.
Layık olduk diyelim mi? Böyle iyi mi oldu?
“Bu toplum buna layık mı?” diye dövünenlere soruyorum.
Layık değilse bu toplum buralara nasıl geldi kardeşim?

***

Şimdi buralara geldik mi? Buralar nereler?
Düşman ceza hukuku uygulanıyor. İşte buralar.
Ne miymiş “düşman ceza hukuku”?
Alman ceza hukukçusu Günther Adolf tanımlamış.
Yok öyle, suçlu bulunana kadar masum sayılmak.
Sen, düşmansın, suçlusun.
Egemenin izlenimi bu. Kanaati bu. Suçlusun.
Öyle delil yokmuş, şahit yokmuş, bu hukukta yeri yok.
Biz olmayanı uydururuz, bulunmayanı buluruz.
Suçlusun, o kadar.
Cezan da tehlikeli olma derecene göre verilir.
Anlaşıldı mı acaba, düşman.
Eğitim mi? Yok öyle evrim mevrim. Gâvur uydurmalarına paydos.
Allah ne yarattıysa o.
Çocuklara dinini öğreteceksin.
Din iman. İtikat, ibadet.
Gâvurun dilini de öğrenecek ki onları da hak dinine çevire.
Bütün mektepleri imam hatip okulu yapacaksın.
Önce dinini öğrenecek, geri yanını sonra öğrenir.
Sanat mekteplerine de bakacaksın. Oralarda ne oluyor?
Öyle bale, opera falan gibi kültürümüze yabancı şeylere uzak ol.
Ebru var, hat sanatı var, hadi alaturka da olsun.
Kemanı, piyanoyu da öğrensinler de çaldıkları bizim olsun.
Osmanlıca, Arapça okuma yazma öğreteceksin.
Farsça da var da o biraz beklesin.
İslam dünyasıyla birleşeceğiz.
İslamın ilmi. İslamın hikmeti.
Tarikatlar da sivil toplum kuruluşlarıdır.
FETÖ, maazallah. Terör örgütüdür.
Şimdilik muhalifleri o torbaya koyuyoruz.
İktidarımızın başında da, içinde de F harfi bile yok.
Aldandık, kandık, oldu bitti.
Şimdi önümüze bakalım.

***

İlkokulda öğretmenimiz “Laiklik nedir” demişti de bilememiştik.
“Layık olmaktır öğretmenim” demiştik.
Laik olmayı hiç öğrenemedik.
Layık olduğumuzu da yavaş yavaş öğreniyoruz... 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları