Özgürlük mücadelesi...

25 Aralık 2017 Pazartesi

İnsanlık tarihi özgürlük mücadelesinin hikâyesidir.
İlk insanlar doğanın sınırlarına karşı özgürlük aradılar. Kölelik dönemi, kölelerin özgürlük mücadelesi ile geçti. Ortaçağ, dogmaların tutsaklığına karşı mücadelelerin tarihidir.
Yeniçağ, endüstri ve ticaretin kâr hırsına karşı emeğin özgürlük mücadeleleri ile geçti.
Günümüz, her türlü baskıya karşı özgürlük mücadelesi ile tarihin kaydına geçiyor.
Özgür insan aklı, özgür insan iradesi için yapılan mücadele günümüzde de sürüp gidiyor.
Ülkemizin içine sürüklendiği durum da bu mücadelenin şiddetini artırdığı bir alan oldu.
Bugün yaptığımız mücadele “özgürlük mücadelesi”dir.
AYDINLANMA”, işte bu mücadelenin tarihsel adıdır.
Değerli arkadaşım Ataol Behramoğlu, Hamburg gezisinde yazdığı notlarda buna değindi. Bu ilkenin politik eksen olmasının Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel görevi olduğunu belirtti.
Doğrudur. Ancak, bugün AKP’nin temsil ettiği “dogma ekseni”nin karşısına çıkacak her siyasal kuruluşun bu ilkeleri savunması siyasetin asıl koşuludur.
İYİ Parti, eğer bu özgürlükleri savunmazsa ne ifade edecektir?
Katılaşmış her ideoloji dogmaya dönüşür.
Bugün AKP dini savunmuyor. Hatta bir “Din Devleti” kurma iddiasına karşı din ilkelerini savunmuyor. Sadece din sembollerini kendi yolsuzluklarını, haksızlıklarını örtmek için kullanıyor. Dinin “kul hakkı yememe”, “hırsızlık yapmama, hırsızları korumama”, “iftira etmeme”, “yalan söylememe” ilkelerinin hepsini çiğneyerek din korunabilir mi?
AKP iktidarına karşı çıkmak artık bir siyasal tavır değil, bir özgürlükten yana olma zorunluluğudur.
AKP iktidarına karşı çıkmak, artık inanç özgürlüğünden yana olmak zorunluluğudur.
AKP iktidarına karşı olmak, artık bir özgür insan olma zorunluluğudur.
İnanç özgürlüğü, her inanca (inanmamaya da) eşit mesafede duran LAİKLİK konusudur.
Ancak laik insan ve laik toplum, her inancın özgürce yaşayabileceği bir ortamı gerçekleştirebilir.
Fransa’da yaşanan Saint Barthelemy katliamı, bir gecede on binlerce insanın öldürüldüğü Katolik- Protestan savaşıdır.
Kahramanmaraş katliamı, Sivas’ta 33 aydının yakılması, hiç unutmamamız gereken utanç sayfalarıdır.
Günümüzde yapılması gereken siyasal mücadele, özgürlük mücadelesidir.
AKP iktidarına karşı olan Cumhuriyet Halk Partisi, “Aydınlanma”nın temel ilkelerine sahip çıkmayı politikasının temeli yapmak zorundadır.
Bu ilkeler de;
Özgür düşünce, özgür irade, laik toplum, laik eğitim, güçler ayrılığına dayalı yönetim sistemi, bağımsız hukuk, bağımsız üniversite, özgür basın, yazılı ve sözlü ifade özgürlüğü, hilesiz seçimler gibi insan hakkına saygılı yaşamın gerekleridir.
İYİ Parti de, eğer AKP siyasetinden farklı bir yol izlemek istiyorsa bu ilkelere dayanmak zorundadır. Dürüst yönetim, yalansız siyaset, yolsuzluklara kapalı sistem ancak böyle olabilir.

***

Bugün toplumumuz bir özgürlük mücadelesi veriyor.
Ya haksızlıkların, yolsuzlukların, dogmaların arkasına saklanıp sürdürüldüğü bir iktidara teslim olunacak,
Ya da bu teslimiyete karşı çıkıp özgür insanın, dürüst yönetimin, uygar toplumun mücadelesi yapılacaktır.
2018 yılı bu ülkenin kader yılıdır.
Ya boyun eğip teslim olacaksınız,
Ya kaderinize sahip çıkacaksınız.
Karar da sizindir. Kader de sizindir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024
Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları