Dayanışma zamanı

07 Şubat 2023 Salı

Seçimlere şunun şurasında yüz günden az bir süre kaldı. Sandığa gitmeye bu kadar az süre kaldığı bir sırada her şey demokrasiye dönülmeyi amaçladığını savlayan Millet İttifakı yararına gelişiyor görünmekte. Artık durumu dikta cephesinin lehine çevirmeyi ancak ve yalnızca Millet İttifakı becerebilir.

Millet İttifakı’nın sandıkta yenilmesi ancak hakkındaki soru işaretlerinin artmasıyla mümkündür. Yoksa Cumhur İttifakı’nın gidişi tersine çevirmesi mümkün değildir.

Bu yüzdendir ki hâlâ ortak cumhurbaşkanı adayını saptayamadığı gibi ne zaman açıklayacağını da söyleyemediğinden artık kimilerinin “Kararsız Kasım” diye adlandırmaya başladığı Millet İttifakı’na “Yeter!” demek zamanı gelmiştir.

Evet, Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanlığı adayını bir an önce açıklamaktan başka çaresi yoktur. Adayın adının açıklanmasını erteleyen her davranış, onun seçimdeki şansını da olumsuz etkilemeye mahkûmdur.

Artık herkesin malumu, Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayının açıklanmasını engelleyen, Meral Akşener ve İYİ Parti kurmaylarının, CHP’nin adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı çıkmalarıdır.

Kılıçdaroğlu’nun şimdiye kadarki politikaları, demokrat kişiliği, Millet İttifakı’nın oluşmasını sağlayan vizyonu ve sabrı ile konumu onun ideal aday olmasını sağlamaktadır.

Buna Meral Hanım dahil kimsenin itirazı yoktur.

***

İşte tam bu noktada Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığına karşı koyanlar kimsenin karşı duramayacağı bir savla ortaya çıkmaktadırlar.

Bunlar “İyi hoş söylüyorsunuz, bunları biz de kabul ediyoruz. Ama Kılıçdaroğlu’nun seçilme şansı yok, daha güçlü olan başka aday da bulunabilir” diyorlar.

Bu sav, eğer kanıtlanabilirse akan suları durdurur.

Ne var ki Kılıçdaroğlu’nun kurmaylarının sundukları yapılmış kamuoyu yoklamaları da araştırmaların Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı arasında birincinin lehine yüzde 60-yüzde 40 bir fark olduğunu, Millet İttifakı adayının kim olursa olsun durumun değişmeyeceğini söylüyorlar.

Bu durumda yapılacak şey basittir. Tarafların üzerinde anlaşacakları bir kamuoyu araştırma şirketinin yapacağı bir anket, durumun tarafların hangisinin iddialarını desteklediğini gösterecektir. Şimdi kimse çıkıp da “Üzerinde anlaşacak güvenilir şirket bulamıyorlar” demesin! Türkiye’yi demokrasiye geçirecek ortak politikalar ve bu politikaları uygulayacak ortak cumhurbaşkanı adayı üzerinde anlaşma durumunda olanlar, güvenilir ehil bir anket firması konusunda da anlaşacaklardır. Zaten birinde anlaşamayanların öbürlerinde anlaşmaları da mümkün değildir.

***

Yukarıdaki satırlar 5 Şubat Pazar günü, on ilimizi etkileyen iki büyük depremden önce kaleme alındı.

Birbirlerini izleyen 7.7 ve 7.6’lık iki büyük depremin kayıplarının şu anda (6 Şubat Pazartesi saat 15.00) öngörülenden maalesef çok daha büyük olacağını söylemek zorundayız.

Bu durumda seçim de ortak aday da her konu gibi geri plana düşmektedir.

Şimdi bu büyük felakette canını kaybedenlere rahmet, acılı yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz.

Şu anda bize düşen, bu büyük felaket karşısında ulusça tam bir dayanışma içinde olmak ve kamu kuruluşları ile tüm vatandaşların, parti ayrımı göstermeksizin arama ve kurtarma çalışmalarında el ele vermeleridir. Bu durumun yanında her şey ikinci planda kalmaktadır. Ortak cumhurbaşkanı adaylığı konusuna gelince: Genel yayın yönetmenimiz Tuncay Mollaveisoğlu’nun dünkü yazısından anlaşıldığına göre, Millet İttifakı önerdiğimiz yolu tutmaya karar vermiş görünmektedir.

Eh ne de olsa aklın yolu birdir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları