Önder Özen'den Lanzini ve Mitroglou açıklaması

Önder Özen'in açıklamalarını tamamı şu şekilde;

"8 Ağustos'ta Chelsea, Fenerbahçe ve bizim yer alacağımız bir turnuva olacak. Şükrü Saracoğlu'nda gerçekleşecek. Stoper, ofanisf orta saha, hücumun sağ bölgesine ve forvete transfer yapacağız. Motta'nın bonservisni 2.5 milyon eurodan 1.1 milyona indirerek aldık."

"BAŞKANA BAĞLI PROFESYONEL ÇALIŞAN..."

"İki şekil arasındaki farkı tam net olarak gördüğümüz, ikisini mukayese edecek kadar hakim olduğumu söyleyemem. Benim profesyonel bir iş saham var. Yönetim kurulundaki 15 kişi benim iş verenim. Benim onlara karşı sorumluluğum var. Başkana bağlı profesyonel çalışan bendim. Transfer komitesi başkanı Deniz Atalay'dır. Tüm aşamalarda çok sayıda transfer operasyonunu yürütmüş olan büyüğümüzdür. Sayın Ahmet Kavalcı, tüm seyahatlarde, kamplarda, birçok gün Ümraniye'de de bizlerle beraberdi. Her yöneticiyle ayrı beraberliklerimiz vardı. Biz birlikte çalıştık. Futbol komitesinde olan sorumluluklarım vardır."

"Bu sezon nasıl bir yapılanma olacak bilmiyorum. Ben yöneticilerle her gün konuşurum. Bizim olağan bir iş akışımız var, benim iletmek zorunda olduğum, almak zorunda olduğum bilgiler var. Bunları paylaşıyoruz. Ben çatıdaki yapıya bakmıyorum, o benim ilgi alanımın dışında. Hangi yöneticiyle çalışacağımız yönetim kurulu tarafından belirlenir. Benim amacım, mümkün olduğu kadar uyumlu çalışabilmektir."

"TARTIŞTIĞIMIZ OLMUŞTUR"

"Sayın Ahmet Kavalcı benim bir dost, abi olarak insanlığından çok etkilendiğim, insanlığında bir şeyler bulduğum bir abim, büyüğümdür. Ben kendisini tanımış olmaktan ötürü mutluyum. Son derece pozitif bir karakterdir. Basın mensupları tarafından da, camia tarafından, futbolcular tarafından çok sevilen, çok koşan bir büyüğümüzdür."

"İş için, başarmak için, daha iyisi için tartıştığımız da oldu. Ona karşı da sorumluluğumuz devam edecek. Neticede, Beşiktaş'ın 15 yöneticisinden birisi. Biz buraya Mete Vardar'la birlikte geldik. Bundan sonra da bizimle beraber. Mete Vardar da Beşiktaş'ın içerisinde uzun yıllar bulunan, ailesi de camia içerisinde olan, kulübün altyapıdaki sorunlarını bilen, zorlukları bilen bir yöneticimiz. Birlikteyiz. Birlikte çalışacağız. Uyumlu bir çalışma ortamı olacağından benim bir şüphem yok."

"SLAVEN BILIC BENİM SEÇİMİMDİR"

"Hepinizin bildiği gibi Slaven Bilic benim seçimimdir. O dönem yöneticiler benim işimi kolaylaştırmak için randevular aldı. Ben Bilic ile çalışmak istedim. Futbol Direktörlüğü benim için de, kulüp için de, ülke için de yeni bir iş sahası. Bu iş sahası kitapta yazılmıyor, bunun okulda bir tanımı yok. Dolayısıyla ben bir tarz oluşturmaya çalışırım."

"Ben teknik direktörlük yaptım, yöneticinin soyunma odasına, yedek kulübesine gelmesi, antrenman sahasında direktifi, eleştirisi beni rahatsız etti. Bu ülkedeki antrenörlerin tamamını rahatsız etmiştir. Ben bu rahatsızlığı bilen biri olarak, antrenmana müdahil olmadım. Soyunma odasına girmek, oraya müdahil olmak, yedek kulübesinde olmak, müdahale etmek, kadroya karışmak, şunu al, bunu gönder gibi bir eğilimim olmadı. Kendisiyle fikir paylaşımları yaptık."

"TARTIŞMALARIMIZ OLDU AMA SONUÇTA..."

"Devre arasında kendisine yazılı bir rapor verdim. Antrenmanlardan, kadroya, 11'lere kadar bir rapor verdim. Neden, farklı bir gözden baksın diye verdim. Kendi antrenör ekibi içerisinde de farklı gözler var. Ben kendi görüşlerimi devre arasında paylaştım. Son derece makul bir paylaşım oldu. Sezon sonuna kadar hiçbir müdahalem olmadı. Her dediğine evet dedim anlamında değil. Sezon bitince bir toplantı yaptık. Fikir ayrılıklarımız, tartışmalarımız oldu. Sonuçta bir noktaya geldik."

"Antrenör ekibi, antrenör planı, takımla, takım sevk ve idaresiyle alakalı fikir ayrılıklarımız oldu. Fatih Terim'in bir ikiz kardeşi olsaydı, aynı eğitim sürecinden geçseydi, aynı yerlerde oynasaydı, aynı yerlerde görev yapsalardı, yine de fikirler aynı olmazdı. Bir antrenörün görev alanı var. O yüzden sezon sonunu bekledim. Anlaştığımız, anlaşmadığımız yerler var. Transfer döneminde de üzerinde mutabık olamadığımız oyuncular var, onları eledik. Ben küs kalabilirim, Slaven Bilic yapı itibariyle küs kalabilecek bir insan değil. Duygusal bir insandır. Duygularıyla yaşar. Kesinlikle ve kesinlikle küskünlük, dargınlık, iletişimsizlik söz konusu değildir."

"KERİM FREI İLE SIKINTILARIMIZ OLDU"

"Antrenör ekibinin geliştirilmesi gerektiğini Bilic'e söyledim. Bilic kendi antrenör ekibine güveniyor. Ben de güvenmesem, kimin güvendiğine bakmadan 1 saniyede alırım görevden, düşünmem. Üç tane isim üzerinden konuştuk, antrenör ekibine dahil olması için. İkisi basına yansıdı. Oyuncularımızın bireysel desteğe ihtiyacı olduğunu düşündüm."

"Kerim Frei konusunda sıkıntılarımız oldu. Sürekli içe kat ediyordu, çizgiye paralel oynaması gerektiğini biri ona öğretmeli. Bazı sıkıntılarımızı aşacak, bireysel antrenmanları uygulayabilecek, Beşiktaş'ta oynamış, klası olan, gösterebilen bir teknik adam olsun istedim. Bunu Slaven Bilic'le paylaştım. Bir arkadaşı kendisine önerdim, düşündü, bu ekiple devam etmek istediğini söyledi. Bu konuyu bu şekilde kapattık. Hoca bu ekiple daha iyisini yapabileceğini düşünüyor. Bu konuyu tartışmasız, mutabakata vararak kapattık."

"UÇAKTAN ATLARIM"

"Beşiktaş'ta göreve başladıktan sonra futbolun en önemli unsurun menajerler olduğunu gördüm. Şimdi bir şey söyleyeceğim, belki dava açacak insanlar. Doğru anlatmaya gayret edeyim. Ticareti hırsızlıkla eş değer tutan bir kültürle büyüdüm. İşin ticari tarafı beni hep rahatsız ediyor, beni korkutuyor. O sebeple ben değerli yöneticilerimize rica ettim, pazarlıkta, kontratta yardımcı oldular. Uçakta menajer görmek, uçakta menajer olması beni rahatsız ediyor. Ölmeyeceğimi bilsem atlarım uçaktan, öyle rahatsız ediyor. Otelde görmek rahatsız ediyor. Kim olursa olsun, kimin menajeri olursa olsun. Yöneticileri de rahatsız ediyor. Şöyle bir gerçek var, benim gibi geri kafalılar kabul etmiyor ama futbol bir iş ve bunun önemli bir parçası menajerler.

"Bir şeye şahit oldum, bazı ligler var. İtalya, İspanya, İngiltere'de menajerler liglerdeki antrenörlerin yerleriyle oynar. Bunu gördük ve bazı politika değişiklikleri yaptık. Neticede menajerler beni ürkütüyor, görmek istemiyorum ama bu işin içerisindeler."

"BILIC'İN YALNIZCA 1 TRANSFERİ VAR"

"Slaven Bilic tüm futbol hayatı boyunca bir saygınlığı var. Bunu unutmayalım, şuna her zaman inanalım. Sporcular iyi paralar kazanır. Üst düzey oynayan sporcular iyi para kazanılar ve genelde de tokturlar. Kendi kontratlarında zaten yüklü rakamlar kazanırlar. Ufak rakamlar için görüşleri olmaz. Bilic'in de böyle bir eğilimi yok. Futbolun 1 numaralı endüstri yerinde çalıştı. Çabuk halledebilen insanlardan yardım istedi. Biz de kulüp olarak bazı transfer operasyonlarında bazı menajerlerden yardım istiyoruz."

"Hocanın menajerlerle ilişkisi konusunda söylenenlere istinaden söyleyebileceğim şey şu; hocanın kendi menajerinden yaptığı sadece 1 transfer var. Geçen sene yönetim kurulunda transferleri gösterdim. 11 transfer vardı. Oyuncuların isimleri, transfer eden yönetici, menajeri  vardı. Menajer isimleri hep farklıydı, 11 farklı isim vardı. Bir uluslararası sporcudan, teknik adamdan bahsediyoruz. Onun saygınlığına bu şekilde zarar gelmesi beni rahatsız ediyor. Bu konuda üzgünüm."

"TRANSFER İLE HAVA YAPILMAZ!"

"Her kamera karşısına çıktığımda gerginleşiyorum. İlk gün karşılaştığım şeyi hatırlıyorum, acaba yine böyle bir şeyle karşılaşır mıyım diye düşünüyorum. Doğal olarak bu beni gerginleştiriyor olabilir."

"Transfer, taraftar bekliyor, haklı. Az önce Motta'yı anlattım. 2.5 milyon euroydu madde ama biz 1.1 milyon euroya getirdik ve 1.4 milyon euro kazandık. Parayı bastırınca hemen alıyorsunuz ama basmalısınız. Taraftar açıklayacak, taraftar size kredi verir, bir moral verir, ona hepimizin ihtiyacı var. Gerçekten, hepimizin iyi bir havaya ihtiyacı var. Sırf bu havayı yaşamak için 300, 500, 1 milyon fazla veremeyiz, vermemeliyiz. Neden UEFA, Finansal Fair Play kurallarını dayıyor. Gelir kalemleri ile gider kalemleri arasında fark var. Bu dengelenene kadar bütçemizi dengelemeliyiz. Lanzini'nin transferinde kağıtta bir rakam yazıyor, verirseniz alırsınız. Sizi alkışlarlar ama 2 sene sonra kurulda "Ne yaptın Başkan" derler. Transferle hava atılmaz, sonra size sorarlar."

"BİZ RAKAM VERDİK, KABUL EDERLERSE LANZINI TAMAM"

"Geçen sene bir rakam harcamışız, büyük kulüplerin harcadıkları para var. İki tane seçenek var, ya Fernandes'le aynı parada daha kaliteli ya da Fernandes'ten daha ucuz ama aynı kalitede olacak. Ancak, Fernandes'ten daha kalitesiz olmayacak. Lanzini'yi alır mıyız, almaz mıyız bilmiyorum. Biz rakamı verdik, kabul ederse eder, etmezse etmez, olmadı öbürüne teklif yaptık, onu bekleyeceğiz. Bu konu biraz zaman alacak, maalesef."

"Belçika'daki feeder kulübe bu yaz bir oyuncu vereceğiz, bu kamptan sonra belki ikinci bir oyuncu göndereceğiz. Biz hangi oyuncuları verebiliriz, onunla ilgili çalışma yapacağız. Brezilya'daki kulüp ise çok değerli oyuncular yetiştirmiş bir kulüptür. Biz Güney Amerika ile ilgili turnuva takvimi istedik. Biz istediğimizde fiyatlar uçabiliyor, ancak o kulüp istediği zaman 50 bin, 100 bin euroya alabiliyor. O kulübün transferlerini biz yapacağız, oyuncuların çıkışları olacak."

"MITROGLOU İLE KONTAKTAYIZ"

"Mitroglou, kontakta olduğumuz oyunculardan birisi. Diğer oyuncularla da görüşüyoruz. Perşembe günü en azından 1 oyuncuyla ilgili kesin sonuç alacağız."

"Moledo konusuna gelecek olursak, UEFA orada bir toplantı yaptı. 6 şehirde futbol oynamayı yasakladı. Kulüpler başta yanaşmadı, sonra Kiev'de oynayabileceklerini söylediler. Oradan istediğiniz oyuncu için 8-9 milyon euro istiyorlar. Biz o fiyata stoper almayacağız. Biz başka fiyata alacağız. Her türlü bir stoper alınacak. Yalçın da bu stoperlerden bir tanesi, değerli bir oyuncudur. Sivok'un kontratının son senesi, kiralık verilmesi söz konusu değil. Antrenör çalışmak istemezse formül ararız. Sivok ile alakalı bugüne kadar herhangi bir düşünce ortaya çıkmadı."

OLCAN ADIN TRANSFERİ HAKKINDA

"24 Mayıs'ta Bilic'e çalışmak isteyip, istemediği oyuncuları sordum. Bilic bana cevabı verdi. Bana bir liste verdi. O listede olan oyuncular bugün çalışıyorlar. Gökhan ve Sezer'in cezaları bitti. Bence bu soruyu artık Bilic'e sorun. Ben cevabı biliyorum ama sizin de öğrenmeniz için Bilic'e sormanız gerekiyor. Bu konu artık idari değildir. Sağ bek pozisyonuna ikinci oyuncu alacağız. Orijinal sağ bek olarak tek oyuncu var. Öncelik saydığım 4 bölgedir. Bu bölgede ikincil derecede önemli. Bu bölgeye bir transfer olmadan sahaya çıkabiliriz ama o 4 bölge olmadan çıkamayız."

"Eneramo geçen sezon oynayamıyordu ve çok mutsuzdu. Kiralık gitmek istedi, bu yüzden de kampa alınmadı. Gökhan Töre ile ilgili kararımız, oyuncu ile devam etmek yönündeydi. Bu transferi zorlaştıran çok sayıda faktör var. Rakamlar, Rubin Kazan'ın tutumuyla ilgili sorunlar var. Sağ açık pozisyonunda alternatiflerimiz var. Olcan konusunda Trabzonspor'la görüştük. Bizim önerdiğimiz rakamlar kabul görmemiş, Galatasaray verdiklerine göre bunu anlayabiliyoruz. Galatasaray, Trabzonspor'a, Olcan'a önümüzdeki süreçte başarılar dilerim."

LESCOTT TRANSFERİNE AİLE ENGELİ!

"Bizim için her profesyonel oyuncu bizim için değerlidir. Pahalı bir oyuncu alalım, arkasından Yalçın'la imzalayalım gibi bir düşüncemiz yoktur. Kasımpaşa'nın kaptanıydı, değerli maçlar çıkardı. Yalçın'ın menajeriyle ve kendisiyle görüşmelerimiz sürüyor. Eğer anlaşırsak kampa katılacak."

"Lescott ile alakalı birçok şey basına yansıdı. Oyuncuyla hem burada, hem ülkesinde görüşmeler yaptık. Belli bir noktaya geldik ama ailesi oyuncunun İngiltere'de kalmasına yönelik bir tavrı vardı. Bu yüzden devre arasında gerçekleşmedi. Sezon sonunda ailesi tavrı değiştirdi ama bizim alternatiflerimiz ve tercihlerimiz değişti."

"Almanya kampı ve İngiltere kampından sonra kadro son şeklini alacak. Kadro 24 ila 26 arasında olacak. İdeal sayı budur. Biz de bakacağız ve ona göre hareket edeceğiz."

BREZİLYA'DAN EMİN DEĞİL!

Ben Dünya Kupası'nda Brezilya ve Arjantin'in final oynamasının çok görkemli olacağını düşünüyorum. Güney Amerika'da oynanan kupada, Güney Amerika'nın iki büyük ülkesinin oynaması güzel olur ama Brezilya futboluyla finale gelemeyebilir.

Bugün bunu Beşiktaş taraftarlarına iletmek isterim. Benim ilgili birşeyler yazıldı, yine yazılacaktır. Bilic'le kavgalı olduğumuz gün kopar gideriz, biz de böyle kavgalar yok. Bahsedilen kavgalar olmamıştır. Arşive değer bir hayatım yoktur. Bunun da bilinmesini isterim.