Yönetime çağrı: Hukuken hatalı

Galatasaray Lisesi mezunu 139 kişinin kulübe üyelik başvurularının referans imzalarındaki sorunun gerekçe gösterilip kabul edilmemesiyle ilgili yeni bir gelişme yaşandı.

Yönetime çağrı: Hukuken hatalı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 27.10.2018 - 07:30

Galatasaray Lisesi mezunu 139 kişinin kulübe üyelik başvurularının referans imzalarındaki sorunun gerekçe gösterilip kabul edilmemesiyle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Kulüp üyesi 18 avukat, konuyla ilgili hukuki görüş metni oluşturup Galatasaray yönetimine gönderdi. Hadisenin Galatasaray camiasını yaralayan bir boyut kazandığını ifade eden avukatların, yönetime gönderdiği yazıda olayın gelişimi hakkındaki detayları aktardığı; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun, Yargıtay 6. ve 21. Ceza Dairesi’nin ve Galatasaray Kulübü Tüzüğü’nün ilgili maddelerinden örnekler verdiği öğrenildi. Metinde özetle şu noktaların altının çizildiği kaydedildi: 

- Bu olayda mağdur olduklarını kabul ettiğiniz gençlerin üyelik başvurularının reddi istikametindeki kararınızı hukuken hatalı bulmaktayız. Sayın yönetiminizin kararının gözden geçirilmesini ve üyelik başvurularının kabulü yönünde karar oluşturulmasını talep etmekteyiz. 

- Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre; ilgililer kulüpte kayıtlı iletişim bilgileri aracılığıyla Sicil Kurulu’na ulaşarak referanslarına ilişkin rızalarının gerçek olduğunu belirtmişlerse, ‘özel belgede sahtecilik’ suçu oluşmayacağı gibi üyelik formu da geçerliliğini koruyacaktır. 

- Eğer imza sahiplerinin itirazı yoksa ve hatta bu kişiler imzalarına sahip çıkma yönünde irade de beyan etmişlerse üyelik işleminin gerçekleştirilmesi hukuken zorunludur. 

- 139 üye adayıyla ilgili kararınızın yeniden değerlendirilerek referans üyelerin imzasına yazılı olarak itiraz etmediği başvuruların kabul edilmesinin hukuka uygun bir değerlendirme olacağı kanaatindeyiz. Belirtmek isteriz ki aksi yönde bir uygulama yapılması ve olayın yargıya intikal etmesi halinde yeni üyeliklerin çok daha girift bir hukuki tartışmanın konusu olması, 2019 yılında yapılacak genel kurullarda alınacak kararların geçerliliğinin tartışmaya açılması, dolayısıyla bir hukuki kaosun ortaya çıkması ihtimali oldukça güçlüdür.