Avrupa Kadınlar Futbol Şampiyonası çeyrek finalinde 10. dakikada 10 kişi kalmasının ardından Fransa karşısında geriye düşen Almanya’nın mücadelesi ders niteliğindeydi. 10 kişi kalan takım, mücadeleyi bırakmadan oynaması gerektiği şekilde bir futbol sergiledi. Fransa ise öne geçtikten sonra yediği beraberlik golünün ardından rakibin eksik kalmasından dolayı rahat kazanacaklarını düşünerek hatalar yaptı. Alman spor ve eğitim ekolünün her branşta olduğu gibi kadınlar futbolunda da mentalitesinin öne çıktığı bir karşılaşma izledim. 110 dakika 1 kişi eksik oynayarak maçı tamamlayan Almanya, bu motivasyon ve hırsını penaltılarda avantaja dönüştürerek yarı finale çıkmayı başardı.
Bizim buradan almamız gereken ders şudur: Sporda daha fazla yatırım yapmalı ve sporcu eğitimine önem vermeliyiz. Her branşta kadın erkek fark etmeden. Rekabetçi ve saygınlığı olan takımlar yaratmalı, bunları sürdürmeliyiz. Külüplerin ise burada yapması gereken tüm maddi gücünü sadece erkek takımlarına değil kadın takımlarına da pay etmeli, doğru hamlelerle hem Avrupa liglerinde yer alan takımlar oluşturmalı hem de milli takım seviyesinde oyuncular yetiştirmelidir.
Turnuvadaki favorim ise her sporda başarı odaklı ve ekolü en kuvvetli gördüğüm ülke İspanya. Özellikle Alexia Putellas’ın yaratıcılığıyla takım oyununu hızlı şekilde oynayabildikleri için maç içinde kapanan rakiplere karşı pozisyon yaratmada ve gol bulma konusunda problem yaşamıyorlar. Fizik ve kondisyon avantajıyla öne çıkan ülke ise İngiltere olurken oyun kurma ve etkili olma konusunda İspanya’nın gerisindeler.