Ahmet Güvener

Hakemler ve Dünya Kupası (2)

01 Temmuz 2014 Salı

Eleme turlarıyla beraber kontrol futbolu ve düşük skorlu maçlar furyası başladı. Bu hafta üç maçtaki 3 hakemi mercek altına alacağız: Howard Webb (İngiltere) (Brezilya - Şili); Pedro Proença (Portekiz) (Hollanda - Meksika) ve Benjamin Williams (Avustralya) (Yunanistan - Kosta Rika).
Birçok hakem için Dünya Kupası finali hakemliklerinin final maçıdır. Ama Howard Webb 2010 Dünya Kupası finalini yönetmesine rağmen hakemliğe devam etti. 1971 doğumlu Webb 2014’te de karşımızda. Webb’in en önemli özelliği, başka çare kalmadıkça faul / penaltı vermemesi ve kart göstermemesi. Buna rağmen maçları kontrol altında tuttuğu için UEFA ve FIFA’nın göz bebeği. Maçı düdükleri ve kartları kadar fiziği, oyunculara yaklaşımı ve doğru beden diliyle yönetiyor. Çok zor kategorisindeki Brezilya - Şili maçını mükemmel yönetti. Çok faullü, 120 dakika süren maçı hep kontrolünde tuttu. En unutamadığım sahne Scolari bir kararına çok ciddi bir şekilde bağırıp çağırıp itiraz ederken, o pozisyon icabı Scollari’nin yanına gidip ona hiç aldırmadan maçı başlattı. “Burada patron benim” mesajını verdi. Maçta tartışılacak tek kararı Jo’nun Şili kalecisine yaptığı çok sert harekete sarı kart çıkarmasıydı. 2010 Dünya Kupası finalinde De Jong’un Allonso’ya yaptığı çok daha gaddar benzer harekete sarı kart gösterdiğine göre en azından kendi içinde tutarlı. Ama bu pozisyonda kırmızı kart olabilirdi. Cüneyt Çakır’ın Nani’yi buna çok benzer bir pozisyonda atmasından sonra bir yıl müddetle UEFA tarafından üst düzey maçlardan uzak tutulmasından sonra Webb’in sarı kartı, kendi açısından en azından politik olarak doğru karar gibi gözüküyor.
Avrupa’nın en iyi hakemlerinden birisi olan Proença için Hollanda - Meksika maçı bu turnuvadaki son maçı olabilir. Hakem kararları hakkında karar verirken tekrar görüntülerle değil de, ilk görüntülerle karar vermek gerekir. İlk devrenin sonunda Hollanda lehine vermediği ilk pozisyonu ben de izlerken penaltı değil dedim. Ama tekrarda penaltı olduğunu gördüm. Aynen son dakikalarda Hollanda lehine verdiği penaltı kararında önce penaltı derken, tekrarda tereddüde düştüm. İlk pozisyonda Proença pozisyona uzaktı, 2.’sinde ise bulunduğu açı onu yanılttı. Ayrıca maçta Meksika lehine vermesi gereken ceza alanı içinde bir endirekt serbest vuruşu atlarken, maç yönetimi tereddütler içinde idi. Bariz sarı kartı atladı.
Asya Futbol Konfederasyonu’ndan turnuvada hakem kalmasa da Avustralyalı Benjamin Williams eleme turunda zor bir görev almıştı. 1977 doğumlu Williams’ın Yunanistan - Kosta Rika maçı bu turnuvadaki 3. maçıydı. Mükemmel bir fiziğe sahip Williams’ın kondisyonu da inanılmaz iyi. 120 dakika sonunda sahadaki belki de en fit kişi Williams idi. Maçı bence iyi yönetti. Tüm kartları doğru idi. Maçı hep kontrolü altında tuttu. Maçtaki tartışılacak tek kritik hatası, Yunanlı savunma oyuncusunun kafa topuna yükselirken yukarıda olan ellerinden birisinin topla temasını görmemesi ya da bu teması kasıtsız bulmasıydı. En büyük hatası ise maça yeterince süre eklememesi ve de tecrübesizliğinden dolayı maç içindeki aldığı yanlış pozisyonlardı.
Gerek Williams’ın gerek Proença’nın yaptığı hatalar dirayetli ilave yardımcı hakemler kullanılsa idi yapılmayabilirdi.
Bu turda CAF’den bir hakeme görev verilecek ise neden Gassama (Gambia) veya Doue’ye (Fildişi Sahilli) değil de, turnuvanın en komik penaltısını veren Cezayirli Haimudi’ye (ABD - Belçika ) maçının ve de başka hakem kalmamış gibi Brezilyalı Rici’ye neden ikinci defa Almanya maçı verildiğini Busacca açıklasın.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hakem lobisi 9 Temmuz 2016
Kardiac Kids 17 Kasım 2015
Yeter artık (29.09.2015) 29 Eylül 2015

Günün Köşe Yazıları