"Şanlıurfa’ya İstiklal Madalyası verilmesi” sözcükleriyle başlayıp Diyarbakır’da Suriçi’ni ranta açan, hayatlarımızın sağını solunu düzenleyen maddelerle doldurulan “torba kanun”a devam ediyoruz.
Önceki yazıda kısaca değindik:
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen tasarıda, kayıt dışılığı önlemek amaçlı, istihdamda özel sektörü teşvik eden bir prim desteği düzenlemesi yer alıyor.
Maddeye göre, devletten nakit yardım alan bir kişi, herhangi bir işe girerse sigorta primini Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı üstleniyor.
Yardımla yaşayabilen kişilerin üretime katkıda bulunması, işgücüne aktif katılımının amaçlandığı söyleniyor.
Fakat oturum tutanakları incelendiğinde, kuru kanun metninde yer almayan gerçekler çıkıyor ortaya.
CHP’li Musa Çam, sosyal yardım alanların kaçının gerçekten yardıma muhtaç, kaçının çalışabilir durumda olduğu halde çalışmamayı tercih eden, yani hak etmeden sosyal yardım alan kişi olduğunu sormuş sözgelimi. Yanı sıra işverenlerin ödemesi gereken primin devlet bütçesinden karşılanmasının “kural” haline getirilmesinin doğru olup olmadığını da sorgulamış.
Oturum sırasında, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in “gazetecilik” refleks ve birikimiyle yönelttiği bir soru ise çarpıcı bir gerçeği ortaya çıkarıyor.

Sorulmasa gizli kalacak
Tasarı görüşülürken bilgi veren Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, işverene prim desteği sağlanacak bu düzenlemenin 157 bin kişiyi ilgilendirdiğini, ancak bu sayının “1 milyon 800 bin kişiye çıkma ihtimali olduğunu” söylüyor. Yıldırım gidiyor. Maliye Bakanı Naci Ağbal geliyor.
Çakırözer, Ağbal’a Suriyelilerin de yardım aldığını anımsatarak, 1 milyon 800 bin kişiyi ilgilendiren bu düzenlemeden onların yararlanıp yararlanamayacağını soruyor.
Ağbal şu yanıtı veriyor:
“Anladığım kadarıyla, Suriyeliler bakımından da İŞKUR kaydı yapmak mümkünmüş. Hani teknik olarak söylediğiniz soruya cevap vermek gerekirse ‘Evet’ diyor arkadaşlar, teknik olarak.”
Bakan Ağbal’dan “Suriyeliler de dahil” yanıtını alan Çakırözer, ilk bakışta olumlu gibi görünen düzenlemenin, işverene destekten ziyade, Avrupa’ya “Suriyelilerin Türkiye’de kalması” için verilen sözlerin bir parçası olduğu görüşünde. İşverenin, Suriyelilere istihdam sağlamak üzere teşvik edildiğini söyleyen Çakırözer, bu düzenlemenin “sosyal yardıma muhtaç vatandaşlarımıza destek” kılıfına gizlendiğini vurgulayarak “Bu, en hafif tabiriyle halkı kandırmak demektir” diyor.
Diğer yandan, komisyon oturumu boyunca 1 milyon 800 bin rakamına nasıl ulaşıldığını soran CHP’li ve MHP’li vekiller, doyurucu bir yanıt alamıyor.

Madalya ‘torba’dan çıkarılacak
Bu torba, iktidarı zorlayacak. Sinyalleri gelmeye başladı. Haftaya Şanlıurfa’ya gidecek olan Başbakan Davutoğlu, yanına “madalya”yı almayı planlıyor. Ama “torba” çok doldurulduğu için genel kurulda yasalaşması biraz zaman alacak. Yazıyı yazarken öğrendim. Şimdi formül aranıyormuş. Şanlıurfa madalyasının; Sur’a rantla, Suriyeli işçiyle doldurulan “torba”dan çıkarılması için.