'0'a '0', Elde Var '0'

21 Ağustos 2011 Pazar
\n

\n

Bırakalım 30 yılı, son 10 yılda kim bilir kaç yüz şehit cenazesi kaldırıldı bu ülkede? Kim bilir kaçıncı kez teröre lanetler okundu, yumruklar sıkıldı, çeneler kasıldı, öfkeler haykırıldı? Kim bilir kaçıncı gez gözyaşı döküldü?\n

\n

Sonuç?\n

\n

Uçaklarımız kim bilir kaç kez kalktılar, Kandilde, Sinath-Haftaninde, Hakurkta, Garada ve daha birçok yerde PKK yerleşimlerini tam isabet bombaladılar. Televizyonlarda görüntülerini izledik, gazetelerde haberlerini okuduk. Artık bu iş tamam! dedik. \n

\n

Ama değilmiş Bir-iki yıl geçti, uçaklarımız yeniden yeniden kalktılar, o yerleri yeniden yeniden bombaladılar.\n

\n

Bugün de döndük, dolaştık, aynı yere geldik. Uçaklarımız Kuzey Irakta PKKnin mevzilendiği noktaları vuruyorlar; gazetelerimizin manşetleri, televizyonların flaş haberleri bize Türk Hava Kuvvetleri’nin görevlerini başarıyla yerine getirdiğini duyuruyor. \n

\n

Bunlar son bombalamalar mı? Sanmıyorum, çünkü Kürt sorunu topla, tankla, tüfekle, bombayla çözülemeyecek ölçüde kangrenleşmiş bir sorun. Çözmek için siyasal neştere gereksinim var. Doğal ki bir de o neşteri doğru kullanacak bir siyasal iktidara, deyim yerindeyse usta bir siyasal cerraha.\n

\n

AKP iktidarı bir ara cerrahlığa soyunup o neşteri kullanmayı denemedi değil, ne var ki sınır mahkemeleri, otobüs tepelerinde gerillalar, APO posterli karşılayıcılar Daha başında yüzüne gözüne bulaştırdı. Ve çark etti, şimdilerde MHP ile yarışıyor.\n

\n

Devletin kendini savunma hakkına kimsenin karşı çıktığı yok! TSK son bir ayda 49 şehit vermiş, bu durumda misilleme yapması, şiddet odaklarını vurması doğal, buna da kimse karşı çıkmıyor. Fakat yöntem eğer yalnızca karşı şiddete indirgenecekse bu yanlış.\n

\n

*** \n

\n

BDP sözcüsü Selahattin Demirtaşın gözden kaçırılmaması gereken bir sözü var: Siyasete inandığım için buradayım, inanmasam zaten bugüne kadar başka yerde olurdumdiyor. Başka yer dediği, dağ”. Olayın kangrenleşme sürecinin geldiği nokta burası; ya siyaset yapılacak ya da dağa çıkılacak. \n

\n

AKP iktidarı ise şiddetin cazibesine kapılmış, siyaset alanında eveleme gevelemetaktiği uyguluyor. Belki de şiddete başvurma yoluyla daha önce Güneydoğuda görev yapmış, şimdiyse yarıdan çoğu tutuklu generallere, Bakın, bu iş nasıl yapılırmış görün!mesajı vermek istiyor. Bilemiyorum. \n

\n

Siyasal çözüm için bir muhatap gerekiyor; tek muhatap ise BDP. Fakat onlar henüz TBMMde bile değiller, altı milletvekilleri tutuklu bulunduğundan yemin etmemekte direniyorlar. Bir de binlerce üyesi tutuklu KCK var, sanıkların aylardır ifadeleri alınamıyor. İfadelerini Kürtçe vermek istiyorlar, mahkeme reddediyor. Bir inatlaşmasöz konusu. Aynen yıllardır siyasal iktidarların BDP ve öncüllerine, PKKye terör örgütü deyin! çağrısı yapmaları, onların da bu çağrıya kulak vermemeleri gibi bir inatlaşma.\n

\n

Tarafların haklı ve haksız olduğu yerler var; “normal ülkelerde taraflar haklılıkları temelinde konuşur, anlaşır, uzlaşırlar. Ne var ki Türkiye giderek doğuya kayan bir Ortadoğu ülkesidir; bu ülkelerdeuzlaşmadeğil, inatlaşmakültürü egemendir. \n

\n

Sözgelimi, Dediğim dedik, çaldığım düdük!ya da İnadım inat, kıçım iki kanat!gibi özdeyişlere Batı ülkelerinde rastlamak olası değildir. Burası Türkiyedir, herkes kafasının doğrusuna gider. 30 yılda 40.000 ölüme mal olmuş bir savaşın içindeymişiz; bu kimsenin pek umurunda değildir. Bakarız, topluminfialnoktasındadır, uçaklarımız gidip bir yerleri bombalarlar. Her şey yeniden eskiye döner, hayat devam eder, yeni toplu kıyımlara kadar. Yaşanan “0’a 0, elde var 0kısırdöngüsüdür.\n

\n

Çünkü inadın hazzıölen çocuklarımızın ardından duyduğumuz acılara yeğ tutulur bu topraklarda. Ta ki bir gün toplumca aklımız başımıza gelip Türk-Kürt, AKPli, CHPli, BDPli, MHPli demeden, milyonlarcamız sokağa dökülene kadar. O gün ne zaman gelir, insan hayatının en üstün değer olduğu kafamıza ne zaman dank eder, o uğursuz döngü ne zaman kırılır? \n

\n

Bu soruların yanıtını hep birlikte vereceğiz.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları