Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Cumhuriyet çıplak kralı kızdırdı

31 Mayıs 2015 Pazar

Cumhuriyet’in, “gizlenen”, aslında uzun süredir içlerinde nelerin gizli olduğunu hemen herkesin tahmin ettiği; arayan savcıların tutuklandığı MİT TIR’ları ile ilgili gerçeği kanıtlaması, iktidarda, iktidar medyasında öfkeye neden oldu.
Neyi, neden, kimden gizliyorsunuz ki?
Can Dündar sordu; “Neyi kimden gizliyorsunuz; halktan mı? MİT’ten mi, yoksa IŞİD’den mi?” MİT herhalde adına “MİT TIR’ları” dendiğine göre içlerinde ne olduğunu biliyordur TIR’ların. Eh, el hak IŞİD ya da hangi “muteber teşkilatsa” o da bilgi sahibidir; bakmıştır gelen mühimmata.
Kim kaldı geride? Halk mı?
Halktan gizliyorsanız, bileceksiniz ki gazeteciliğin tanımında olmazsa olmaz bir ilke var: Hiçbir gerekçe halkın haber alma hakkının önüne geçemez. “Ama işte devletlerin gizli işleri olur” mu diyorsunuz?
O sizin sorununuz, halkın ya da gazetecinin değil.

***

Şu “gizli iş” meselesine şöyle bir yakından bakalım mı?
İktidar sahipleri, devletin kurum ve kuruluşlarını ele geçirdiklerinde uzun uğraşlar sonucu bir parça kazanılmış olan, adına “temsili demokrasi” denilen formu bile fazla bulur, yasaklara sığınırlar. O yasak, bu yasak, toplanmak yasak, yürümek yasak, sendika yasak, fikir yasak, örgütlenmek yasak, grev yasak... O zaman yasaklara boyun eğmeyenler bu yasakları aşmanın demokratik yollarını ararlar. İstekleri meşrudur çünkü. Tarih boyu da böyle yaptılar. “Aman Franko’yu, Salazar’ı, Hitler’i, Pinochet’yi kızdırmayalım” demediler; halkın hakkını, hukukunu savundular. Sizin “casusluk”, gizli iş dediğiniz bu mu?
Bu gizli iş değildir. Halktan gizli değildir çünkü.

***

Sizin işleriniz ise halktan gizli.
O nedenle de halka haber verilmesi gerekiyor. Halkın bilmesinin yolunu bulmak gerekiyor. Şimdi mahkemeler haberin, fotoğrafların yayımını yasakladı. İnternet siteleri bu habere yer veremeyecekler. Peki, gizli kalacak mı? Hayır. O haberler, fotoğraflar artık halkın elinde, gözünde, kulağındadır. Yapacağınız tek bir şey kaldı yalnızca. Fotoğrafların, haberin yalan, kurgu, uydurma ya da her zaman iddia ettiğiniz gibi fotomontaj olduğunu kanıtlamak. Sizden beklenen budur. Bunu yapabilir misiniz? Gerçeğin gerçek olmadığını kanıtlayabilir misiniz?
“Ya da gizlilik devletin hakkıdır, bu hakkın çiğnenmesine izin vermeyeceğiz” mi diyeceksiniz! Öyleyse biz buna itiraz edeceğiz; gazetecilikten vazgeçmedikçe de sizin bu savınızı kabul edemeyiz.
Mahkemelerden birisi “gerçek olmayan fotoğraflardan, gerçeği yansıtmayan haberden” söz ediyor; bu “gerçek olmayan haberin, fotoğrafların” yayımını yasaklıyor. Diğeri ise ise bu “gerçek olmayan fotoğrafların orijinallerini” istiyor. İşte fotoğraflar orada, internet sitesinin, sitelerinin yasakladığınız haberlerinde duruyor. Kaldırın yasağı, hep birlikte bir kez daha bakalım o fotoğraflara; orijinal midir, değil midir anlayalım.

***

Cumhuriyet gazetesi gazeteciliğin gereğini yaptı. Gerçeği kanıtladı. Gizlediklerinizi ortaya çıkardı. Ve size kötü bir haber verelim; gerçek bir kere ortaya çıktı mı bir daha gizlenemez. Çağımızın denetleyemediğiniz teknolojisi size ihanet etti. Ne yapsanız boş artık.
Bu arada haberi değil kaynağını merak eden “gazetecilere, pek âlim akademisyen yazarlara” öteki gazetecilik ilkesini hatırlatmakta yarar var mı, işe yarar mı bilemiyorum: Kardeşler, kaynağı boş verin, komplo teorilerini bırakın, habere bakın; gerçek mi değil mi onu arayın, araştırın; gazetecilikte kaynak açıklanmaz, haber açıklanır, haber sorgulanır.
Bilmem bildiniz, hatırlayabildiniz mi?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları