Eylülde Ölmek

Eylülde Ölmek

11.09.2012 03:59
Güncellenme:
Takip Et:
\n

\n

Eylül günleri geldi yine. Kara bir keder bulutu başımızın üstünde dolanıyor. Kan ve ateşten günler içinde gencecik çocuklarımız kollarımızdan kayıp gidiyor. Zamansız ölümlerin tuzağına sıkıştık. Yastayız.

\n

Hiçbir şeye sevinemiyoruz. Tatlı eylül hüzünleri üretmeye halimiz, zamanımız yok. Sinemalar, tiyatrolar, üretilen eserler, müzik, kitaplar dindirmiyor acımızı. Savaş, silah, katliam haberleri ile yatıp kalkıyoruz. Bir gün, bir an unutmaya çalışsak, yeni cenazelerle yarım kalıyor gülüşlerimiz, köreliyor umutlarımız.

\n

Ne yana dönsen yobazlık, yalan, şiddet, çürüme. Ayaklarımız yere çakılı sıkı durmaya çalışıyoruz. Ama katlanarak, azarak büyüyüp yayılıyor yıkım. Varlık yokluk sorunu haline geliyor. Bu ülkenin içine kapatıldığı ağır demir parmaklıkların açıldığını ne zaman göreceğiz? Değerlerinin, beyinleri çalınacak minicik çocuklarının, savaşa sürülen gençlerinin yok edilmesine daha ne kadar katlanacağız?

\n

***

\n

Bunaltıcı, sıcak bir yazdan sonra nihayet eylül. Yıllardır olmadığı kadar sessizdi bizim oralarda bu yaz. Boyunlar bükük, yürekler yorgundu. Gürültüsüz, neşesiz, ağır bir temmuz, rüzgârı şaşkın, şarkısız, kanayıp duran bir ağustos geçirdik.

\n

Eylül. Sonbaharın giriş kapısı. Ekinler biçildi yine, bağlar bozuldu. Hayat kırık dökük sürüp gidiyor. Mevsimler, doğanın ve hayatın tarafsız döngüsünü hatırlatıyor insana. Yalın güzelliğini. Hep güzellikler olsa keşke. Düşmanlık, kavga, karmaşa olmasa, kan dökülmese. Dağlarcanın dizeleri çıkıp geliyor işte: İnsan dallarla bulutlarla bir / Aynı maviliklerden gelmiştir / İnsan nasıl ölebilir / Yaşamak bu kadar güzelken

\n

***

\n

Eylül gelince, biten yaz aşklarına, mehtaplı gecelere, değişen ışıkla solan günlere, guruba kaldırılan kadehlere şiirler yazılırdı bir zamanlar. Yazlık köşklerdeki sevdalar roman olur, gece trenleri ayrılık taşırdı. Eylül denizlerine bakarak ince kederler üretecek vakit vardı henüz. Arzulara dar gelen hayatlar ya da hayata bol gelen tatlı hüzünler icat edilirdi. Avuntu mu? O da vardı. Hayatın kısa, aşkın geçici olduğunu söylemenin kolaylığı, Beraber ve Solo Şarkılar ve Zeki Müren: Sen nerdesin ey sevgili / yaz günleri nerde?

\n

Acılar da değişiyor. Büyüyor. Unutulmuş, izi kalmış eski eylüllere götürüyor insanı bu ay. 2012 Eylülü de unutulur, ama bin zahmetle büyütülüp askere yollanmış oğulların acısı kalır ateşin düştüğü evlerde. Sonsuza kadar yanar ana baba. Çocuklarının dünyaya ilk gülüşü, attığı ilk adımlar, bebek saçlarının ipeksi dokunuşu kalır parmak uçlarında. Çamurlu okul yolları, zorla denkleştirilmiş defter parası kalır. Paramparça olmuş o umutlardan Anadolu dağlarını çiğnemiş bir çift postal, mermi delikleriyle dolu kanlı bir asker ceketi kalır, eğer kalırsa.

\n

***

\n

Eylül. Yaşlıları ölüm korkusuna düşürür. Hastalıklar depreşir. Kana kan çatışmalar şiddetlenir. Her gün biraz daha yayılır kan haritalara. Her gün biraz daha kalabalıklaşır şehit anaları. Hapiste olmayan, gösteri ya da yumurta atmaktan içeri tıkılmamış gençler yollarda yürür sevgiliyle el ele. Güz rüzgârı gibi savrulur düşünceler. Hayal kırıklıkları, pişmanlıklar, öfkeler içinde yeni kararlar alınır. Derlenip toparlanma vakti artık!

\n

Yazar sorar: Her şey yerle bir, savaş, kan durmuyor, ülkenin birikimi hiçe sayılıyor, bu kör gidiş nereye? Ya bu mazlum halk, giden fidanlarının, canlarının hesabını sormak için ne zaman uyanacak?

\n\n

Yazarın Son Yazıları

Veda (08.01.2013)

Devamını Oku
08.01.2013
Burhan Günel

Devamını Oku
01.01.2013
Edebiyatın Sağı Solu

Devamını Oku
25.12.2012
İncelikli Bir Oyun

Devamını Oku
18.12.2012
Vejdi Raşidov

Devamını Oku
11.12.2012
Eleştiri Susuzluğu

Devamını Oku
04.12.2012
Eleştiriye Saygı

Devamını Oku
27.11.2012
Kitap Bayramı

Devamını Oku
20.11.2012
İyilik ve Kötülük

Devamını Oku
13.11.2012
Kurtlar Sofrasında Bir Şair

Devamını Oku
06.11.2012
İlginç Bir Müze

Devamını Oku
30.10.2012
Essen Kitap Fuarı

Devamını Oku
23.10.2012
Hayvan Cinayet Yasası

Devamını Oku
02.10.2012
Uganda'nın Gerisindeyiz

Devamını Oku
25.09.2012
Tek Başına Ölmek

Devamını Oku
18.09.2012
Eylülde Ölmek

Devamını Oku
11.09.2012
Eski Sevgili

Devamını Oku
04.09.2012
Hayat Yaşadığımız Şey midir?

Devamını Oku
28.08.2012
Knidos Akademisi

Devamını Oku
21.08.2012
Hayatın Anlamı

Devamını Oku
14.08.2012
Savaş Başladı

Devamını Oku
07.08.2012
Sevgi Köprüsü

Devamını Oku
31.07.2012
Maya İçin

Devamını Oku
24.07.2012
Kitaplar Sonsuzdur

Devamını Oku
17.07.2012
Şiir ve Acı Dolu Bir Hayat

Devamını Oku
10.07.2012
Sivas Yangını Sönmedi

Devamını Oku
03.07.2012
Edebiyat ve Sinema

Devamını Oku
26.06.2012
Klasikleri Niçin Okumalı?

Devamını Oku
19.06.2012
İslami Burjuvazi Var mı?

Devamını Oku
12.06.2012
Tanıklık

Devamını Oku
05.06.2012
Ne Şark Ne Garp

Devamını Oku
29.05.2012
Ölümsüz Fuentes

Devamını Oku
22.05.2012
Hulda ve Zaman

Devamını Oku
15.05.2012
Fethiye'de

Devamını Oku
08.05.2012
Köy Enstitülerinin Kapatılması (2) (01.05.2012)

Devamını Oku
01.05.2012
Köy Enstitülerinin Kapatılması (2) (01.05.2012)

Devamını Oku
01.05.2012
Bauhaus ve Köy Enstitüleri

Devamını Oku
24.04.2012
Yazma Rekortmeni

Devamını Oku
17.04.2012
'Yeşil Gece'ye Yeşil Işık

Devamını Oku
10.04.2012
Dul Kalmak

Devamını Oku
03.04.2012