İman tamam, ya ahlak?
Mine G. Kırıkkanat
Son Köşe Yazıları

İman tamam, ya ahlak?

07.06.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Oğlunun kıtır kıtır kestiği Münevver’in çöp konteynırında biten yaşamını, “Takdiri ilahi”ye bağlayan katil babası Nida.

Konya’da tesettürlü metresi Hacer’den doğan çocuğunu boğup, onunla birlikte ormana gömen 4 çocuk babası Zekeriya.

Adıyaman’da -9 çocuklu!- aile meclisi kararıyla, kümese gömülerek infaz edilen 16 yaşındaki Medine.

Diyarbakır’da üvey kardeşi tarafından tecavüze uğradığı için, öz babası tarafından elektrik kablosuyla boğulan 18 yaşındaki Gülseren. Babası boğarken, “kıpraşmasın” diye boğulan kız kardeşinin ayaklarını tutan ağabey. Baba ve ağabey ablasını öldürürken seyreden küçük kardeş.

Töre cinayetlerine “indirim yok” diyen hukuk. Gülseren’in tecavüze uğramakla kendi katlini “haksız tahrik” ettiğine ve katil babasının da “iyi hali”ne hükmedip, cezasını müebbetten 20 yıla indiren hâkim.

Hâkim haklı, valla... Bunca çocuk yapan babaların her çocuk öldüreni müebbete mahkûm olsa hapishane yetişmez bir, henüz öldürülmeyen çocuklar öksüz kalır iki, başka çocuk yapamazlar, ülkemiz cani nüfus artışında hedefi tutturamaz, üç.

Bu cinayetleri ateistler işlemiyor!

Her gün 5 kişinin yöre, töre ya da gözünün üstünde kaşın var diye öldürüldüğü ülkede, bu cinayetleri laikler, ateistler, komünistler, kısaca “allahsız teröristler” işlemiyor, sayın seyirciler...

Türkiye’de 79 bin 96 cami, 90 binden fazla din görevlisi, bütçesi dört bakanlık ve 22 üniversitenin bütçesine denk Diyanet İşleri Başkanlığı var.

Türkiye’de 536 imam hatip lisesinde 105 bin öğrenci okuyor ve bu liselerden çıkanlar, otobüsçü oluyorlar, havayolcu, müteahhit oluyorlar, kaldırımcı, asfaltçı, sağlıkçı, itfaiyeci, doğalgazcı, sucu, elektrikçi, deniz fenerci, RTÜK’çü, gemici, otelci, limancı, yatçı, katçı, velhasıl ihaleci oluyorlar, hatta milletvekili ve iktidar oluyorlar.

Kaldırımlar dayanmıyor, asfaltı sık sık yenilemek gerekiyor. Elektrikler kesiliyor, sular kesiliyor, gemiler bazen yan yatıyor, bazen batıyor. Uçaklara doğru düzgün bakım yapılmıyor, itfaiyeciler yangın söndürmesini pek bilmiyor, doğalgaz ve suyolları da arada bir patlayıp, yargıcı, savcısı birbirine giren devlet gibi çatlıyor tabii...

Ama Türkiye’nin 79 bin 96 minaresinden her gün beş vakit ezan okunuyor, müminler Allah’a imana çağrılıyor. Din, her şeyden önce bir ahlak öğretisi. İmamlar her vaazda cemaate “güzel ahlak”ı anlatıyor. Tüm müminler, Allah’a imanın onun emrettiği “iyi insanlık”, sevap işlemek, günaha girmemek olduğunu biliyorlar.

Oysa bir ahlak erozyonu yaşıyor Türkiye, hiç olmadığı kadar. Günah rekorları kırılıyor.

İlla ki kasıtlı olması da gerekmiyor, bu günahların. İstanbul Üsküdar’da, hatalı ve yasak dönüş yaparken 16 yaşındaki Ömer’i öldüren minibüs şoförü bir cani değil midir?

Liste uzun. İyi imamdan illa ki iyi avukat, iyi öğretmenden usta doğramacı, taksi şoföründen vinç operatörü, inşaat işçisinden minibüs şoförü, tornacıdan kasap, çapacıdan asfaltçı olmayacağı içindir ki; kimsenin bildiği işi yapamadığı Türkiye, işinin ehli olmayan sorumsuz kişilerin elinde binlerce insanın sağlığından, canından, malından olduğu, çocuklarını yitirdiği bir ülke.

Ahlaksızlığın kaynağı yoksulluk değil!

Bu ülkede 1446 çocuk kayıp ve büyük olasılıkla, çoğu organ mafyasının kurbanı, diğerleri sübyancı çetelerin.

Kendi çocuklarını, karılarını satan, dilendiren, seks kölesi olarak kullandıranlar da cabası.

İnançlı ya da inançsız, laik ya da muhafazakâr; siz değilsiniz, ben değilim çocuklarımıza Medine adını koyup, kümese gömen. Münevver’i katleden cani oğlunun şeytani günahını “Takdiri ilahi!” diye Allah’ın sırtına yıkan da biz değiliz. Aramızdan gayri meşru ilişkiden doğan çocuğunu boğup ormana gömen de çıkmaz, satan da, dilendiren de. Metres çıkar aramızdan, ama adı Hacer ve tesettürlü olmaz, zaten çocuk da yapmaz, olursa da öldürmez. Tam tersine, metresi olduğu adamı “çocuk var” diye sağar mı, sağar... Budur günahı.

Yoksulluk da gerekçe değildir, ahlaksızlığa. Aramızda yoksul ve ahlaklı, hâlâ, her şeye rağmen çok var.

Öyleyse?

Benim kişisel görüşüm: Din, ancak uygar insana ahlak aşılar. Cehalet dinden ya da din cehaletten beslendiğinde, ortaya yukarıdaki tablo çıkar.


Y.N.: Yukarda okuduğunuz satırlarım, 11 Kasım 2007’de yayımlandı, sevgili okurlarım. Aradan geçen on üç yılda Türkiye’deki cami sayısı 85 bine ulaştı. Diyanet’in bütçesi sekiz bakanlığı geride bıraktı ve artık 76 üniversitenin bütçesine denk. Müftü, imam, hatip, vaiz vb. personel sayısı 130 bine yaklaştı. Artık 5 bin 138 adet imam hatip lisesi ve 1 milyon 600 bin İHL öğrencisi var.

Ama Türkiye’de ahlakın toplumsal portesi artmadı, tam tersine azaldı!

On üç yılda akıbeti meçhul kayıp çocuk sayısı on binleri aştı. 5 binden fazla kadın öldürüldü. İşlenen toplam cinayet sayısı, yüzde 61 artış göstererek 30 bini geride bıraktı.

Yıllar önce yazılmış bir yazının, bugün o günden daha güncel olması mümkün müdür? Geçen hafta Facebook’ta paylaşım rekoru kırdığına bakılırsa, mümkünmüş...

2007’deki gerçekler, bugün daha da vahim bir güncelliği ifade ettiği içindir ki; değerli okurum Fazıl Eryurt’un hatırını kırmayarak yeniden yayımlıyorum.

Yazarın Son Yazıları

Hemingway’in Türklerle imtihanı

Kurtuluş Savaşı’nın Cumhuriyetle taçlanmasına bir yıl var ve İstanbul işgal altındaydı.

Devamını Oku
21.12.2025
Bir sosyal demokratın anıları

Halkçı Parti’nin genç milletvekilleri koşulların izin verdiği ölçüleri aşarak 12 Eylül ve sonrasındaki işkence iddialarını Meclis gündemine taşıyordu.

Devamını Oku
14.12.2025
Hello Papa, sen misin yeni baba?

Boğaz kıyılarındaki küçük Byzantion yerleşkesini Nova Roma’ya (Yeni Roma, bugünkü İstanbul) dönüştürecek yıkım-yapım çalışmaları 324 yılında başladı.

Devamını Oku
07.12.2025
Türkiye’nin ilk kitap müzesi: FKE

Fethiye, yurttaşların ormanları yanmasın diye nöbet tuttuğu ve olağanüstü güzellikte kıyı şeridine çöken muktedirlere, muktedir torpillilerine karşı kazanamayacaklarını bile bile mücadeleye girmekten korkmayan çevreciler ile yurtsever Yörüklerin diyarıdır.

Devamını Oku
30.11.2025
Karar ve tavır

Türkiye artık ulusal bir toplum değil.

Devamını Oku
23.11.2025
Onlar SAFE, bizler saf..

Hayhuy arasında kaynadı gitti...

Devamını Oku
16.11.2025
Yangın önlemek mi, keriz silkelemek mi?

Turizm, Türkiye’nin en önemli gelir kaynaklarından biri.

Devamını Oku
09.11.2025
Panik atak mı, panik aşk mı?

Kırk yaş, rastgele bir yaş değildir.

Devamını Oku
02.11.2025
İster zart, ister zurt, illaki zort

Dünyada pek çok devlet ve yönetim biçimi vardır.

Devamını Oku
26.10.2025
Yılanların yalanı

Türkiye’nin yalanları, tarihi kadar uzun, kalın ve kuyrukludur.

Devamını Oku
19.10.2025
Hayaller Riviera, gerçekler Gazze

ABD’nin en hafif deyimle en tuhaf başkanı Trump’ın Gazze’ye ilişkin bir projesi var.

Devamını Oku
12.10.2025
Siter yalha züdü çekger dirmi?

Çocukken çok sevdiğim bir oyun vardı. Belki siz de oynamışsınızdır...

Devamını Oku
05.10.2025
Al saat ver saat

Makronezya müstebiti Valdemir Potin’in ricası üzerine Mikronezya’yı barışçıl amaçlarla işgal eden 100 bin Çinli askeri doyurmak kolay değildi.

Devamını Oku
04.10.2025
Bir muhtarın çığlığı

11 Eylül 2025 tarihinde Kadıköy ilçesindeki Caferağa Mahallesi’nin kalbindeki tek mazbut (tahrip edilmemiş alan), Ali Oğlu Hüseyin Vakfı’na ait 12 dönümlük arsa için bir ihale düzenlendi.

Devamını Oku
28.09.2025
Hatırla sevgili, o makus tarifi

100 bin Çinlinin 100 bin nüfuslu Mikronezya adasını işgali, iştah ve sefayla sürüyordu.

Devamını Oku
27.09.2025
Eğriliğin ederi, doğruluğun bedeli

Dünyanın tüm kedileri aynı dili konuşur, aynı tınılarda hırlar ve miyavlarlar.

Devamını Oku
21.09.2025
Kayyum devşirme

12 Haziran 2011 genel seçimleri, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP genel başkanı olarak girdiği ikinci, oy kullanabildiği ilk seçimdi.

Devamını Oku
14.09.2025
Sal gideyim, salla geleyim

Yalnız ve güzel ada Mikronezya’nın uyuşuk ahalisi, her şeye alıştığı gibi savaşsız gerçekleşen Çin işgaline de alışmış, minnak adayı nüfusu kadar işgalciyle paylaşmayı da kabullenmişti.

Devamını Oku
13.09.2025
Hayaller dolgun fon, gerçekler yırtık don

Güzel bir Kafkas atasözüdür: “Yükseklerde ne eserse alçaklarda onu toplarsın.”

Devamını Oku
07.09.2025
Belirsizliğe doğru

Joseph Ignace Guillotin, 1738 ile 1814 yılları arasında yaşamış bir doktor; Paris Tıp Enstitüsü’nde anatomi dersleri veren bir hocaydı.

Devamını Oku
31.08.2025
Yarım insan hakları

Mısır, nüfus çoğunluğu Müslüman bir ülkedir.

Devamını Oku
24.08.2025
我们身后还有十五亿

Çin’in Mikronezya’yı sessizce işgali Makronezya müstebiti Valdemir Potin hariç, Ezya arşipelindeki tüm istibdatları heyecana gark etmiş ve hatta okyanus ötesi kıtaları da zıplatmıştı.

Devamını Oku
23.08.2025
Bir vasiyetin ağırlığı

“Toplum olarak fikirdüşünce gelişmesi ve vicdan bilinçlenmesi gibi nimetlerden yoksun kalmışlığımızın iki sorumlusu vardır...

Devamını Oku
17.08.2025
Çin işi, asker dişi

Mikronezya ile Yutania’nın şöyle ağız tadıyla bir türlü kapışamayan ordularının sahillerde pineklediği bir sabah; olan oldu.

Devamını Oku
16.08.2025
İsyan hakkı

İnsanlar niçin anneye, babaya, düzene isyan ederler?

Devamını Oku
10.08.2025
Yanık toprak taktiği

Türkiye, artık ağır yaralı bir ülke.

Devamını Oku
03.08.2025
Satamam derdimi kimseye

Mikronezya’nın Yutania ile nihai kapışması beklenirken Ulu Çoban Muktedir Makropiç’in de askeri ve sivil ahalinin moralini elbette yüksek tutması gerekiyordu.

Devamını Oku
02.08.2025
Patria Nostra’dan Madara Mostra’ya

Hani karşınızda biri limon yer, sizin damağınız kamaşır.

Devamını Oku
27.07.2025
Emekli açlık, emeksiz tokluk

Köyde doğdum. Lise bitene kadar kara lastik ayakkabı giydim. Devlet yurdunda tıkış tıkış vaziyette üniversiteyi bitirebildim...

Devamını Oku
20.07.2025
Son dilek, yok çörek

Mikronezya ve Yutania’nın yaz sıcağında çöle dönüşen kumsallarında düşman beklerken sivrisinek avlayan, sevdiklerinden aylardır uzak kalan askerler, depresyona giriyorlardı.

Devamını Oku
19.07.2025
Yüreğimiz sızlar, ciğerimiz yanarken...

Canlılar arasında bir canlı türü olan insanın, ait olduğu memeliler sınıfındaki diğerlerinden tek üstünlüğü, beyinsel yeteneğidir.

Devamını Oku
13.07.2025
Dar sahada kısa paslaşma

Mikron ordusu kıyıda düşman beklerken, Betonit Saray’da işler çığrından çıkmıştı. Olası savaş masrafları boyuna yoksul halkın sırtına bindiriliyor; savaş korkusu ise Kel Tepe’deki ayrıcalıklı nüfusun cima furyasını kamçılıyordu. Sarayın CİA danışmanı Frozen Goldstein, donuk zekâsına karşın epeyce ateşli bir çapkındı. Güzeller güzeli karısı Frambuaz ise başlangıçta dini bütün bir Yolcu ve erdemli bir kadındı. Ama kocasının ihanetlerini öğrenince yoldan çıkmış; “göze göz dişe diş” deyip o da cima havuzuna atlamıştı.

Devamını Oku
07.07.2025
Diyanet’in yol harcı, teğmenlerin ihracı

Tuzla Piyade Okulu’nda 10 Kasım 2023’te Atatürk’ü anma etkinlikleri için son hazırlıklar yapılıyordu.

Devamını Oku
06.07.2025
Saçma sapan bir savaş mıydı?

Saçma sapan bir savaş mıydı? İ srail’in suikast saldırıları, İran’ın Demir Kubbe’yi delen füzeleri, ABD’nin İran’ı bombardımanı, yıkılan binalar, insan kayıpları ve pek de anlam verilemeyen bir savaş daha tavsadıktan sonra ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth dünyaya açıkladı: “Biz bu saldırılara aylardır hazırlanıyoruz…”

Devamını Oku
29.06.2025
Suratın tatlısı, limonun ekşisi

Mikronezya adasının Yutania’ya bakan kıyı şeridinde, askeri karargâh dışında bir sivil yaşam belirtisi de vardı...

Devamını Oku
28.06.2025
Sarı Paşa ve Türk Mucizesi

Vakit dardı. Kütahya mücadelesi sonrası, Yunan ordusu var gücüyle saldırıya geçecekti.

Devamını Oku
22.06.2025
Felekten bir gece, adını hece hece

Bolluk ve mutluluk istibdatı Yutania adasında, herkes seferberlik öncesi günleri özlüyordu.

Devamını Oku
21.06.2025
Organize işler

Antik Yunan tarihinin “Sokrates öncesi” diye anılan ilk filozofları, sayıları 23’e ulaşan bir düşünür topluluğuydu.

Devamını Oku
15.06.2025
Doğal cennetten parasal cinnete: Türkiye

Jeolojik olarak yaklaşık 300 milyon yıl önce oluşan ve şairin dediği gibi Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan Anadolu, birçok ilkleri barındıran bir coğrafya olmasının yanı sıra çok çeşitli bitki ve hayvana da ev sahipliği yapar.

Devamını Oku
08.06.2025
Yalan patolojik, savaş psikolojik (2)

Dünyada halen “iftira yoluyla algı operatörlüğü” yapan pek çok hükümet ve istihbarat kurumu, Edgar Hoover’ın yasadışı COINTELPRO yöntemlerini izliyor.

Devamını Oku
01.06.2025