ÜLKEDE doğru ve iyi örnekler çoğaldıkça yanlışlar ve kötülükler azalır. Mantık bunu emrettiği gibi, uygulamalar sayıya vurulsa istatistikler de onaylar bunu.
Haliç üzerinde yapılmakta olan metro köprüsü bu açıdan ilginç bir tartışmaya yol açmıştı. Haliç üzerine kurulacak metro köprüsünün kent siluetini bozacağı ileri sürülünce dünya kültürünün gözeticisi olan UNESCO’ya başvuruldu. Orada yabancı uzmanların da katılımıyla yapılan çalışmalar köprü tasarımının düzeltilmesine yaradı ve uzlaşma sağlandı: Köprü, İstanbul’u çirkinleştirmeyecek.

Benzer yöntemler başka çıkmazlar için de kullanılamaz mı?

Örneğin HES’çilerle çevrecileri bir araya getirip eşleştirmek. Yani kendi kurumsal amaçlarını gerçekleştirmek için çırpınan ve aynı nedenle simetrik fakat karşıt direnişe geçenleri aynı masada toplamak. Bu, zaten Bakanlar Kurulu’nun ve Başbakan’ın ödevidir. Ülkenin enerji konusu belli. Katı yakıt, akaryakıt ve doğalgaz sorunları da. İster istemez, güneş ve rüzgâr enerjisi yatırımları gibi pahalı yollara başvurmak gerekiyor. Barajlar yapıp HES diye bilinen hidroelektrik santrallarda elektrik üretmek en çabuk ve görece en ekonomik yol sayılıyor. Ülkenin akarsuları ve jeolojik yapısı da buna çok elverişli.
Gelgelelim, çeşitli nedenlerle en güçlü baskı grupları durumuna gelmiş olan yerel kuruluşlar, Karadeniz kıyısının vadilerinde görüldüğü gibi doğa sevgisiyle ve Dicle’de olduğu gibi tarih kalıntılarını koruma endişesiyle buna karşı çıkmaktalar. Bir de bu direnişlerden bazılarının gerisinde bölücülüğü dıştan kışkırtmaya kadar giden öyle dış oyunları var ki, onlardaki kirlilik hepsindekinden daha da koyu.

Oysa, bütün bu karşı-çıkışlar, kıtlıklar, gereksinimler, özlemler, maliyetler, duyarlıklar ve engeller örgütlemelerle yan yana getirilip uygarca çözümler bulunabilir. Örneğin bir baraj gerisindeki birikim, enerji üretmenin yanında basit sulamadan başlayıp yerel ulaşıma, turizme, sağlığa ve spora yarayan tesislerle niçin donatılmasın?

Enerji üretimi, çoğu zaman ya çevre kirliliği yaratmakla ya da doğa güzelliğini bozmakla suçlanır. Ama, üretilen enerjinin kirliliği temizlemek ve doğayı aydınlatarak süsleyip daha da güzelleştirmek için kullanıldığı hep unutulur.