“Doğru zaman doğru adam!”

Bu slogan ile geçirdik seçimleri. Erdoğan seçim döneminde ekonomide yaşanan çıkmaz konuşulmasın diye PKK, FETÖ terör örgütleri jokerini kullandı. Montaj videolar ile de devam ettirdi. Halk açlığını unutup AKP’nin bu “can suyunu” içti.

Muhalefet partileri de asıl derdimiz olan ve bizi bekleyen ekonomik yıkımı ne yazık ki savunma yapmaktan anlatamadı.

Seçimler bitti ve iliklerimize kadar ekonomik krizi yaşıyoruz.

Seçimlerin hemen akabinde zam yağmuru başladı. Akaryakıta, sigaraya, içkiye zamlar başladı. Daha önce gözlerinden ışıltı yayan bakanlarımız sayesinde türetilen sözde önlemler ile baskılanan döviz kuru “AKP’nin Kemal Derviş’i” Mehmet Şimşek yönetiminde serbest bırakıldı ve döviz fırladı. Dolayısıyla tüm tüketim ürünleri zamlandı. Bu daha başlangıç... Sırada Türkiye Varlık Fonu’ndaki özelleştirmeler var.

Erdoğan yüksek faiz yüksek enflasyon diye türetilmiş bir ekonomi modeli ile deyim yerinde ise ekonomiyi batırdı.

Yıllardır fakirleşiyoruz. “Nas” var diye dini ekonomi politikalarına alet edenlere tepki verenler susturuldu. 

Bilim, sınıfsal yok oluşlar, sosyolojik bozulmalar elinin tersiyle itildi.

Seçim sonrası “nas” falan kalmadı. Çünkü ekonomi bir bilimdir. İnşallah, maşallah ile yönetilmez. Ülkeyi, halkı deneme tahtasına çevirdiler.

Önceki gün MTV’nin (Motorlu Taşıtlar Vergisi) bir seferliğe mahsus 2 katına çıkarılacağını öğrendik. Meclis’te görüşülecek bu torba kanun teklifi. Adı üstünde torba. Bakalım içinden neler çıkacak.

Cuma sabahı ise Resmi Gazete’de cumhurbaşkanı kararnamesi ile yeni zamlar yayımlandı.

Yüzde 18 olan KDV yüzde 20’ye çıktı. Ehliyet hariç harçlar yüzde 50 zamlandı. Yurtdışında getirilen telefon harcı 6 bin liradan 20 bin liraya çıktı. Şans oyunları vergisi yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıktı. Müşterek bahislerden alınan vergi yüzde 7’den yüzde 14’e çıktı.

Sabun, şampuan, deterjan, dezenfektan, ıslak mendil, peçete, tuvalet kâğıdı gibi ürünler için alınan yüzde 8 KDV yüzde 20’ye çıktı.

Vergi Uzmanı Dr. Nedim Türkmen’e göre MTV’nin 2 kat alınması 42 milyar TL, Kurumlar Vergisi zammı 300 milyar TL, KDV ve harç zammı 100 milyar TL bütçeye ek gelir kazandıracak. 

Anlayacağınız memura verilen zam verildiği gibi fazlasıyla alındı.

Vergi artırmak ile sorunların çözüleceğini düşünen siyasetçiler asıl sorunun kendileri olduğunu saklamaya çalışıyorlar.

Hiçbirinde, devlet hazinesi gelirinin yüzde 25’ine tekabül eden aşar vergisini kaldıran Atatürk ve İnönü cesareti yok. Ama bunlarda varsa yoksa halka, emekçilerin sırtına binmeyi bilsinler.

İhaleler ve kamu kurumlarındaki akıl almaz yolsuzluklar, harcamalar devam ettiği müddetçe yoksul halkın sırtına binen yük daha da artacak.

Bakın örnek ile somutlaştıralım.

Daha önce de yazmıştım.

Cumhurbaşkanlığı harcamalarını yakından takip ediyorum biliyorsunuz.

Cumhurbaşkanlığı’nın 2023 bütçesi 6.3 milyar Türk Lirası olarak öngörülmüştü. Yani Cumhurbaşkanlığı bütçesi aylık 553 milyon Türk Lirası, günlük ise 18 milyon TL’ye denk geliyor.

Bu sadece Saray’ın maliyeti...

Ama bununla sınırlı değil.

Mesela Cumhurbaşkanlığı koruma gideri var. Bu bütçeden ayrıca oluşturuluyor. Görüyorsunuzdur mutlaka cumhurbaşkanı nereye giderse camiye dahi giderken arkasında koruma ordusu onu takip ediyor. Tabii bu ordu bedavaya takip etmiyor. Bir gideri var.

2023 yılın ocak ayında bu gider 99 milyon 991 bin TL oldu.

Şubat ayında 168 milyon TL oldu.

Mart ayında 245 milyon TL oldu.

Nisan ayında 318 milyon TL oldu.

Ama mayıs ayına gelince bu harcamalara bir şey oldu.

Önce normal açıklandığı takvimden çok geç açıklandı. 

Fakat nisan ayının ardından mayıs ayında da harcamalar neredeyse yüzde 100 arttı. 

Cumhurbaşkanı koruma ordusu gideri mayıs ayında 391 milyon TL’ye çıktı.

Yani mart ayında günlük 8.1 milyon lira olan cumhurbaşkanını koruma gideri mayıs ayında günlük 13 milyon Türk Lirası oldu.

Sadece 2023 yılı ilk 5 ay koruma gideri toplam 1.2 milyar TL oldu.

Saray’ın aylık maliyeti neydi? 553 milyon Türk Lirası...

Bunu 2023 ilk 5 ayı ile çarpalım. Sonuç 2 milyar 765 milyon Türk Lirası çıkar.

Koruma ordusu 2023 ilk 5 ayı gideri ne kadar 1 milyar 223 milyon Türk Lirası.

İkisini toplarsak yaklaşık 4 milyar Türk Lirası eder. Yani Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve cumhurbaşkanı koruma ordusunun bu millete 5 aylık maliyeti 3 milyar 988 milyon TL.

Bu çıkan sonucu da 5 aya bölelim ve günlük ne kadar harcıyoruz onu bulalım. Sonuç günlük 26 milyon TL’lik bir harcamadan bahsediyoruz.

Yani değerli dostlar kafanızı karıştırmak istemiyorum. Ancak ortaya çıkan tablo şu...

Cumhurbaşkanlığı koruma ordusu mayıs ayı gideri 391 milyon TL, mayıs ayı günlük 13 milyon TL oldu.

Cumhurbaşkanlığı Saray bütçesini de bu hesapla harmanladığımızda cumhurbaşkanı koruma ve Saray gideri günlük 26 milyon 586 bin TL oldu.

Bu giderler olduğu müddetçe bizim sırtımıza binen vergi daha da artacak.

Adı değişecek ama çok daha fazla artacak.

Artık şunu anlamamız gerekiyor. 

Erdoğan ve çevresinin bu sultani yaşam tarzından bir vazgeçmesi lazım...

Hem uyguladığı yanlış faiz-ekonomi politikası nedeniyle hem de Saray harcamaları nedeniyle gece gündüz Erdoğan’ın açığını kapatmak için çalışıyoruz.